Gülme komşuna gül arkadaşınla

Aradığım bir dergiyi bulmak için kitapların bulunduğu dolabı karıştırırken, aceleci davranışlarımdan kaynaklanan nedenlerle, ellerimin arasına tanıdık simalı bir şiir kitabı geldi.

Neye niyet neye kısmet dedim.

Kısmet olan daha çok ilgimi çekti. Kitabın ilk sayfasını çevirdim, sayfanın başına attığım tarihe baktım. Hımm. Epey zaman geçmiş.

Eskiden aldığım bütün kitaplara tarih atardım.

Neden şimdi atmıyorum? Nedenini bilmiyorum ama tarih atmak aklıma gelmiyor şimdilerde.

Neyse kitabın diğer sayfalarını çevirmeden kitabın içindeki dizelerden birazını aklımdan geçirdim.

* * *

Demdir

Derya dibinde yangınlar

Kan kesmiş ovalar üstünde Mayıs

...

...

Uykulara, derin, kaygısız, rahat

Otuziki dişimizle gülmeye

Doyasıya sevişmeye, yemeğe.

* * *

Ne zaman gelinciklerin açtığı bahçeler tarlalar görsem şairin bu dizeleri gelir.Ama şimdi takıldığım dize ‘otuziki dişimizle gülmeye’.

Ne güzel anlatmış şair.

Hasret misiniz siz de otuziki dişinizle gülmeye.

İlk gençlik yıllarımızda olur olmaz her şeye güldüğümüz zamanlar geliyor aklıma.

Şimdi gülebiliyor muyuz öyle?

Evet ama sık değil diye düşünüyorum.

Bizler değiştiğimiz için mi azaldı gülmeler.

Yoksa tükettiğimiz zamanın yan etkisi mi?

Kim bilir belki her ikisi de.

* * *

Yazının rotasını değiştirip gülmenin faydasıyla ilgili bir konuya değinmek istiyorum.

Yanlışım varsa affola okuduklarımın yalancısıyım ben.

Mutlu, olumlu duyguların hissedilmesinde hormonların rolü büyük.

Bu hormonları salgılayan salgı bezlerinden minicik ama çok güçlü olanının adı timus.

Timus uyarıldığında salgıladığı hormonlar, kişide haz ve mutluluk duygusu yaratıyormuş.

Çünkü timus aktive olduğunda bedenin kimyasının değişimine neden oluyormuş.

Bu değişiklik sinir sistemini sakinleştirip, beyin fonksiyonlarını hızlandırıyormuş.

Bu da kişide rahatlama duygusu yaratıyormuş.

Ayrıca timus bezinin aktive olması bağışıklık sisteminin güçlenmesine destek verir diyor Avusturyalı Nobel ödüllü kanser araştırmacısı Sir MacFarlane Burnet.

Ve timus bezinin aktif hale getirilmesiyle insan bedeninin kendisini kanserden koruyabilme yeteneğine sahip olacağını savunuyor.

Peki bize bu kadar iyiliği olan bu bezi nasıl çalıştıracakmışız?

Timusu uyarmanın üç basit yolu varmış bunlardan birincisi ise gülmek. Yani gerçek, içten sıcacık bir gülüş bir kahkaha … otuziki dişimizle gülmek şairin dediği gibi.

Her gülündüğünde timus bezi aktive oluyormuş.

* * *

Sayfaların arasında şiiri bulup okuyorum

Evet ağlamaklı oluyorum, demdir bu.

Hani kurşun sıksan geçmez geceden

Anlatamam nasıl ıssız karanlık…

....

Aradığım derginin önemi kalmadı. Çünkü şiir beni sarmaladı.

Gülmeliyim dedim, yalnızlığa ve yılgınlıklara inat.

* * * *

Ayrıca yapılan bir araştırmaya göre insanlar 50 li yıllarda günde 18 dakika gülerken bu süre günümüzde 6 dakikaya kadar düşmüş.Yetişkinlerin günde ortalama 60 çocukların ise 500 kez güldüğü ve bir gülüşün ortalama 6 saniye sürdüğü araştırmacılar tarafından saptanmış.

* * *