Gün doğmadan

Onbir yıl önceydi. Apandisit ameliyatı olmuş evde dinleniyordum. Kanalların birinde rastladım ona. Adı ilgimi çekti. '' Gün doğmadan '' ( Before Sunrise ).

Ethan Hawke ve Julie Delpy baş rollerindeydi.

Birbirini tanımayan ve tren yolculuğu yapan iki gençti onlar. Hatırladığımn kadarıyla kız Fransız, delikanlı Amerikalı idi. Trende başlayan, İnanılmaz bir Viyana gecesinde devam eden, inanılmaz bir aşkın kahramanıydı onlar. İzlediğim en romantizm dolu filmlerden biriydi. On yıl içinde bir kaç kez daha izledim Gün Doğmadan'ı.

Sadece romantik demek filme belki de haksızlık olacak. Filmdeki karakterler de müthişti.

Geçtiğimiz günlerde de ''Gün Batmadan'' ı ( Before Sunset ) izledim. Gün Doğmadan'ın devamıydı. Bir daha hiç görüşmeyen sevgililer on yıl sonra tekrar karşılaştılar. Filmin devamını daha da çok beğendim. Filmin sonunda ''son'' yazmaması da umutlandırdı beni. Devamı gelir mi acaba diye düşünüyorum.

Gün Batmadan ile ilgili bazı ayrıntılarla da değinmek isterim.

''Gün Batmadan" filminin çekimleri sadece 15 gün sürmüş.

Julie Deply'nin apartmanının avlusunda konuştuğu kadın ve erkek, Deply'nin gerçek ev arkadaşları tarafından canlandırılmış, Albert Deply ve Marie Pillet.

Film Amerikan Akademi Ödülleri'nde "En İyi Uyarlama Senaryo" dalında Oscar'a day gösterilmiş olmasına rağmen, ortada filmin uyarlandığı herhangi bir kitap, hikaye vb. yoktu. Ancak Akademi kurallara göre tüm devam filmlerinin uyarlama olduğunu belirtmiş .

Julie Delpy film müzikleri için 3 şarkı yazmış ve seslendirmiş.

- Bu önemli bir ayrıntı diye düşünüyorum- Film zaman olarak öğleden sonra da geçtiğinden, yönetmen Richard Linklater çekimler için günün sadece bu saatini kullanmış. Yönetmen bunun filme inanılmaz bir gerçekçilik kattığını ve oyuncuların en iyi performansı göstermesini sağladığını belirtmiş.

Filmi hiç izlememiş olanlar önce ''Gün Doğmadan''ı ardından, ''Gün Batmadan'' ı izlesinler derim. Biraz romantizm arayanlara emin olun her iki film de iyi gelecek.

Özlem Akaydın