- Kategori
- Anılar
Günaydın Ankara
Ajans Türk Yayınları sahibi şair Necdet Evliyagil. ( 1927- 02 Nisan 1992 )
Bugün evdeyim, hiç bir yere gidemiyorum. 30 Kasım 2011 de Ankara’da özel 100. Yıl Hastanesi'nde ameliyat oldum. Doktorlarımın tavsiyesi üzerine bir yere gidemiyorum. Arabaya binemiyorum, arabamı kullanamıyorum. Gerçi havalar biraz ısındı yine de üşürüm diye evde kalmayı tercih ediyorum. Evde en sadık dostum, gözüm kadar değer verdiğim, önem verdiğim kitaplığımda bulunan kitaplarımdır. Zaman zaman odama girer kitaplarımla konuşurum, onlarla sohbet ederim. Sizler hiç kitaplarla sohbet etiniz mi? Veya söyleşi yaptınız mı? Hatta onlarla adeta dans edip daha sonra güreştiniz mi? Ben kitaplarımla güreşiyorum...Elimde el aman eden kitaplar vardır...Sevdiyim beğendiyim cümlelerin altını kırmızı kalemle çizerim, adeta çiçek tarlasına dönüşürler.Yarım asırdır kitaplığımda özenle sakladığım, şehirden şehire, evden eve taşıdığım nice kitaplarım vardır.Rastgele bir köşeye atamam onları, kıyamam onlara doğrusu.....Bağrıma bastığımnice kitaplar vardır....
Kitaplarımla adeta konuşuyor ve kimi zaman onları çocuklar gibi bağrıma basar, sever ve okşarım. Tozlarını alır ve çoğu zaman da alır, okurum. Onlarda benimle konuşuyor." Beni de al, beni de al " diye seslenenler var. Israrla “beni de al, beni de al “ ısrar edenler vardır...Haydi başım,gözüm üstüne diyerek onlarla haşir, neşir oluyorum...Geçende bir koca antoloji elime ulaştı. Antoloji değil başlı başına bir şiir bahçesi. Öyle sıradan bir Antoloji değil. Hani son zamanlarda “ bize şu kadar şiir gönderin, özgeçmişinizle birlikte bir de 100 TL gönderin, yani ne kadar köfte o kadar köfte gibisinden “ işin ticaretini soyunanlardan değil.
Bu Çağdaş Şiir Antolojisi bundan 47 yıl önce yani yarım asra yakın bir zaman dilimi içinde başucumda saklıyorum. Rahmetli şair ve yazar, Editör Necdet Evliyagil tarafından 1965 yılında Ajans Türk yayınları arasında çıkan bir şiir bahçesi, bir şiir seçkisi. Tam 650 sayfa. Bin bu güzelim Antolojiyi tam 47 yıldır kitaplığımın başköşesinde taşıyorum. Buraya kadar gelmişken biraz da şair ve yazar Necdet Evliyagil’den söz etmek istiyorum:
Şair, gazeteci, politikacı olan Necdet Evliyagil, İstanbul’da doğdu. ( 1927 ). İstanbul Erkek Lisesi’ni, İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi’ni bitirdi. Genç yaşta gazeteciliğe başladı. Yeni Sabah, Cumhuriyet ve Dünya gazetelerinde çalıştı. 1953 yılında ağabeyi Şevket Evliyagil ile Ankara’da Ajans-Türk Matbaası’nı kurdu. 1973 seçimlerinde Demokratik Parti’den Ankara milletvekili seçildi. Sonradan bu partiden ayrılıp CHP’ye geçti. Siyasete girdiyse de aslında buna pek ısınamadı...
1967–1972 yılları arasında beş yıl süreyle Türkiye Turizm Merkezi genel sekreterliğini yaptı. 1967 yılında Basın Şeref Kartı sahibi oldu. Dünya Ajansı kurarak bu sektörün önemli kişilerinden biri oldu.
1950–1960 yıllarında Behçet Kemal Çağlar ile on yıl İstanbul radyosunda "Şiir Saatleri" ve "Şiir Sohbetleri" programlarını sundu. Ülkede yalnız TRT televizyonlarının yayın yaptığı 1978 – 1992 yıllarında 14 yıl süreyle "Şiir Dünyası" programını hazırladı ve sundu. Bütün şiirlerini içeren "İstanbul Düşü" ile şiirde 10, genel olarak 35 eser vermiş olan Necdet Evliyagil, kanserden 2 Nisan 1992’de Ankara'da vefat etti. Mezarı İstanbul’da Edirnekapı mezarlığındadır. Ankara’da Ajans Türk Yayınları ve Ajans Türk Dergisini çıkarıyordu. Vefat edene kadar onunla dostluğumuz devam etti. Aramızdan ayrılalı tam koca 20 yıl oldu.
VE BİR ANI
Necdet EVLİYAGİL deyince aklıma bir anı geldi. 1970’lerde Mardin - Kızıltepe'de çiçeği burnunda genç bir öğretmenim. Temmuz 1970’lerde bir iş dolayısıyla yolum Ankara’ya düşmüştü. Buraya kadar gelmişken Ajans Türk Matbaası'nın Kızıllay’da Ziya Gökalp caddesindeki iş merkezine gittim. Kapıdan içeri girdikten sonra, Sayın Necdet Evliyagil’le görüşmemi söyledim. Beni ikinci kata çıkardılar. Orada bulunan bir bayan sekreterle görüştüm.Sayın Evliyagil’in Japonya’dan bir misaferi olduğunu söylediler. Ben de işim aceledir, geri dönmek zorundayım...O'nu görmem lazımdır, siz sadece Necdet Bey’e benim ( Abdülkadir Güler ) diye bir geldiğimi söyler misiniz? “deyince sekreter hanım telefonla Necdet Bey’e benim geldiğimi söylediler. Hiç unutmuyorum Sayın Necdet Evliyagil beni kapıda güleç bir yüzle karşıladılar.
Beni konuğu ile tanıştırdıktan sonra “hocam siz şurada oturun şu kitaplardan beğendiklerinizi alın ve beni 20 dakika bekleyiniz. “ 20 dakika geçtikten sonra misafirini uğurladıktan sonra yanıma geldi ve kucaklaştık. Sohbetimiz yarım saatten fazla oldu izin isteyip yanından ayrıldım. Bana bir tomar kitaplarından armağan edip oradan ayrıldım. Sayın Necdet Evliyagil böylesine cana yakın ve babacan bir insandı. O anı hiç bir zaman unutmuyorum. Dostluğumuz vefat edene kadar devam etti...Onu her zaman saygıyla ve rahmetle anıyorum. Mekanı cennet olsun...
Şiirleri: Asya Baharı ( 1950 ), Eski Yalı ( 1956 ),Duyabildiğine( 1960 ), Değişim ( 1967 ), Gökyüzü ( 1971 ), Zamanların Dili ( 1974 ), Altın kum Vapuru ( 1975 ), Düş ve Gerçek ( 1978 ), Çocukların Görkemli Düşü ve Acı Gülüşü - ( 1982 ), İstanbul Düşü (1982 ), İnceleme: Edebi Mektuplar ( 1949 ), Edebi Cereyanlar ( 1949 ), Edebi Konuşmalar ( 1958 ), Antoloji: Aşk İçin Söylenenler( 1948 ), Divan Şiirinden Seçmeler ( 1958 ), Türk Şiiri Antolojisi ( 1958 ) gibi yayımlanmış eserleri vardır. Vefat edene kadar Ajans Türk Sanat ve Edebiyat dergisini çıkarıyordu. Kitaplığımda iki ayrı cilt ( 30 adet ) halinde bulunmaktadır. Bunların çoğunda şiir ve yazlarım vardır....
Size anlatmaya ve tanıtmaya çalıştığım Türk Edebiyatında Çağdaş Seçme Şiirler ( 1965 ) Şiir Antolojisi' ne dönmek istiyorum. Antoloji 650 sayfadan ibareti olup üç bölümden ibarettir. Birim bölüm 1965 yılıyda şiir yarışmasına ve dereceye girenler vardır, ikinci bölümde Yarışmada nitelikli ve seçilen kalıcı şairlerin şiirlerine yer verilmiş ve üçüncü bölümde ise o yıl için seçilen şiirlere yer verilmiştir. Sırası gelmişken bazı şairlerin adını yazıyorum:
1965 yılın şairleri:
1. Fazıl Bayraktar, 2. Türkan Ateş ve 33. seçilen Müberra İmrâl Önal’dan başka; Ali Rıza Akın, Mahmut Alp Tekin, İbrahim Zeki Burdurlu, Hüseyin Coşkunçay,Yüksel Demir ekler, Arın Dilligil, İskender Cenap Ege, Esra Tanyeri Fındık, Müjgan Gülerman, Ayhan Hunalp, Ayhan Kırdar, Nedim Orta, Güler Özsarı, Nebahat Savaş Ömer Şen, Cavidan Tümerkan, Sedat Ümran, Pınar Yamaç, Kenan Akansu, Türkan Erim, Türkan İldeniz, Mete Altıok, Münire Anaç,Ahmet Blal, Al Bilgiç, A.Rıdvan Bülbül, Basri İmece, Mehmet Çakırtaş, Güler Çapan, Hüseyin Çelikcan, Abdullah Edip Çiftçi, Yusuf Savaş, Zafer Tunçalp, Göktürk Mehmet Uytun, Sırrı Uzunhasanoğlu, Ahmet Anaç, İlkan San, Mete Şamilgil, Feyzi Halıcı, İlhan Geçer, Mustafa Necati Karaer, Mehmet Salihoğlu, Münis Faik Ozansoy, Erhan Tığlı, Enver Tunçalp, Bekir Sıtkı Erdoğan, Şinasi Özdenoğlu, Halil Soyuer, Coşkun Ertepınar, E.Mahir Yalnız, Gültekin Samanoğlu, Mehmet Halistin Kukul,. Muharrem Kubat, Oğuz Kazım Atok, Sadık Necati Ok, Behçet Kemal Çağlar Şahinkayad Dil, Alaettin Zeren ve Ömer Hayyâm ve Hz. Mevlana’dan seçilmiş Rubailer yer alıyor.
Bunlar sadece 1965 yılı " Çağdaş Seçme Şiirler Antolojisi "nde yer alanlardan bazılarıdır. Bugün aramızda olmayanlar da vardır. Şair Necdet Evliyagil ile birlikte olmayanları rahmetle anmadan geçemeyeceğim…. Şimdi 1965 yılında yılın şiiri seçilen ve birincilik ödülünü alan emekli General ( F. Bayraktar, o yıllarda jandarma kıdemli yüzbaşı idi ), şair ve yazar kadim dostum Fazıl Bayraktar’ın birinci gelen ve seçilen “GÜNAYDIN ANKARA “ adını taşıyan güzelim şiirini burada sizlerle paylaşmak istiyorum.Tabi bütün içtenliğiyle Ankara'ya Günaydın diyen sevginin, dostluğun ve barışın değerli şairi Fazıl Bayraktar'a da Harran sıcaklığında buradan selam ve saygılar gönderiyor, sağlıklı günler diliyorum.
GÜNAYDIN ANKARA
Günaydın Ankara,
Günaydın Yenişehir, Altındağ,
Günaydın zengin, yoksul insanlar
Gönülden merhaba derim cümleye
Siz dertsizler
Siz dertliler, deli gibi sevdalılar
“Tanrı” cümlenizi mutlu eyleye…
***
Günaydın Dikmen Yıldızı
Seninle
Ulus’ta buluşalım onu beş geçe,
Sen İncesulu sarışın,
Doğan güne aç pencereni pervasız,
Öpeyim boyasız yanaklarından
Kardeşçe.
***
Sen Komiser Muavini Muharrem Malkoç
Bugün başka bir gün olsun günlerden,
Sok kılıfına beylik tabancanı,
Arınsın kâinat böylesi bir günde,
Karamsar düşüncelerden…
***
Günaydın koğuş koğuş hastalar,
İzbe odalarda yittik umutlar, günaydın,
Günışığına buyur ederim cümlesini,
Siz nur yüzlü hocalar,
Beş vakit yönelmesen de kıbleye
Öperim mübarek elleriniz…
***
Günaydın dostlarım,
İçi karalı düşmanlarım günaydın,
“ Tüfek çıkardım,
“ rahat ettim, fikrin sulhunda” bugün
Sizi yönelten kötülüklere
Bilirim ben,
İçinizdeki hınçtır
Uzatın dostça ellerinizi
Her sabah taze bir başlangıçtır
***
Bu sabah
Gönülden merhaba derin cümleye
Siz, yollar boyu kaynaşın,
Yaşama kaygılı insanlar,
Tanrı cümlenizi mutlu eyleye…
Fazıl BAYRAKTAR
Ajans Türk Takvimi
Çağdaş Seçme Şiirler – 1965- s. 9–10.
Önemli not:
Seçme Şiirler Antolojisi’nde ( sayfa: 390 ) da yer alan Kızıltepe Orta Okulu ve Diyarbakır Erkek ilk Öğretmen Okulu’ndan okul arkadaşım genç şair Yusuf Savaş’ında iki şiiri yer alıyor. Yusuf Savaş’tan 1968 yılından bu yana haber ve bilgi alamıyorum. Bir ara Diyarbakır’ da yayımlanan TARANCI Sanat ve Kültür Dergisi’nde şiirleri ve öyküleri yayımlanıyordu. İlerisi için ümit vaat ediyordu. Onu tanıyanlardan ve bilenlerden bilgi rica edeceğim.