- Kategori
- Gündelik Yaşam
Gündem
Gazeteciler de kavgadalar
Son zamanlarda karamsar yazılar yazdığımın farkındayım. Aslında bunun zaman verdiğim her işi ciddiye almak istememle ilgili olduğunu söylemeliyim. Yazmak gibi, mesela.
Oturup birbirinden neşeli konularda geyikler çevirmeye can atarken, ülkemizin ve dünyanın sürüklendiği geri dönülmez kaosu görmezden gelmenin bencilikten öte geçemeyeceğini düşünüyorum. Neden mi?
Dün okuduğum yazının başlığı: “Üçüncü Dünya Savaşı Türkiye'den çıkabilir,” Le Monde. Yazı genel anlamda komplo teorileri üzerinde kurulu olsa da, gelişebilecek senaryolar içinde düşünülebilir.
Dahası var: ülkemizin içine gitgide sürüklendiği kaotik ortamın gerginliği ve başımızdaki kronik sorunlar.
Tüm bunlara ek olarak, kapitalizmin tıkanmışlığı ve dünyayı bekleyen büyük ekonomik krizler de dahası.
Maalesef dahası da var: yeterli yağış alamayan ülkemizin yaz aylarında karşılaşabileceği büyük kuraklık ve ardından tarımdaki kıtlık.
Türkiye güçlü bir ülke. Ancak global krizler, adı üzerinde.
Ülkemiz aydınlarının büyük kısmının sorunlara çözüm üretmekten öte kendi doğrularını dikte etmenin peşinde olmalarının da sorunlara katkılıları küçümsenemez. Şu unutulmamalı: ülkemiz aydını adı verilen insanların bir çoğunun tuzu kuru ve bir ellerinde Paris biletleri olduğundan aşırı demokrat davranmaları kaçınılmazdır.
Zamanla kaotik ortamlar alışkanlıklara dönüşeceğinden, sonuçlarında masumuyetlerimizi yitirebileceğimizi de unutmamalıyız.