Güne uygun sözler (uygun kulaklar için..)

 Karmakarışık günler yaşayıp duruyoruz. Herkesin kafası da karışık; ülke de karışık. O zaman ülkenin büyüklerinin, aklı başında insanlarının bu ülkeye doğru yolu göstermesi gerekmez  mi?  Halk ise iki arada bir derededir. Kendisine söylenenlere mi inansın, yaşadıklarına mı? Çünkü insanın hayatındaki bizzat yaşadıkları deneyimleri , ona söylenenlerden, çekilen nutuklardan çok daha gerçekçi bir biçimde etki eder. Gördüklerine mi inansın, çektiklerine mi?  Laf laf laf… Laf çok ama milletin kendisini rahatlatacak umut yok.

O zaman millet dönüp atalarının, büyüklerinin söylediği hikmetlere bir bakar. Onlar böyle zor durumlarda ne yapmışlar, ne demişler, ne buyurmuşlar. Hele biz de  atalarımızın hikmetlerine şöyle bir bakalım. Belki bu gün için yararlı bir iki şey bulabiliriz. Haydı hayırlısı…

Tatlı dil yılanı deliğinden çıkartır.

Keskin sirke küpüne zarar.

Alma mazlumun ahını, çıkar aheste aheste.

Ateş olmayan yerden, duman tütmez.

Yanlış hesap Bağdat’tan döner.

Öfkeyle kalkan, zararla oturur.

Köpeklerin duası kabul olsa, gökten kemik yağar.

Bülbülün çektiği dili belası.

Oğlan gitti sefere , gitti geldi aynı hergele.

Halkın sesi, Tanrı’nın sesidir. (Alcuin)

Vox populi vox dei (Halkın sesi , hakkın sesi. (Latin Atasözü)

Korku içinde yaşayan adam asla hür değildir. (Hoatius)

Halk bir insanı ancak son yaptığı şeyle tanır. (Oscar Wilde)

Gerçek demokratik ilke, hiç kimsenin halkın üzerinde bir güce sahip olmaması , demektir. (Lord Acton)

Demokrasinin kötü olan bir yönü, çoğunluğun tiranlığına dönüşmesidir. (Lord Acton)

Demokrasi yönetimine halkın katılımı demokrasinin temelidir. (Lydon B. Johnson)

Bir ulusun kaderi  ulusun Başbakan’ının sindirim organlarının iyi çalışıp çalışmamasına bağlıdır. (Bernard Shaw)

Peter’den çalıp, Paul’e veren devlet daima Peter’e bağımlıdır. (Bernard Shaw)

İki Yahudi bir araya gelse şirket, iki Türk bir araya gelse Devlet kurar. (Çin Atasözü)

Vicdanın sesi bütün kanunların üstündedir. (Mahatma Gandi)

Gençlik kolay mutluluklar için, parlak bir çağdır. ( Albert Camus)

Bilgisizlerin geçtikleri mevkiye yaptıkları kötülüğü, yüzlerce aslan bir araya gelse yapamaz. (Mevlana)

Mefkuresiz devletler her an kopacak bir kıyameti beklerler; diriltici ve yaratıcı bir mefkureye sahip her devlet layemuttur, ölmez. (Ziya Gökalp)

İsyan halkın hakkıdır. (John Locke)

Siyasetle ilgilenmeyen aydınları bekleyen sonuç, cahiller tarafından yönetilmeye razı olmaktır. Asıl önemli olan ve memleketi temelinden yıkan, halkını esir eden, çerideki cephenin suskunluğudur. (Mustafa Kemal Atatürk)

Yöneticiler iktidara saltanat sürmek için değil, millete hizmet etmek için getirilmişlerdir. Ulusa karşı olan görevlerini  kötü kullandıkları takdirde, şu veya bu şekilde ulusal iradenin kendileri haklarında vereceği kararla karşılaşırlar. Ulus tarafından ulus adına devleti yönetmeğe yetkili kılınanlar, gerektiğinde ulusa hesap vermek zorunda olduklarını bilmelidirler. (Mustafa Kemal Atatürk)

Böyle demişler, böyle buyurmuş büyüklerimiz; o zamanların büyük, değerli insanları. Söylediği sözler iyi anlaşıldı mı? İyi bir ders çıktı mı) Şapkamızı önümüze alıp biraz  daha düşünmeliyiz. Kimbilir belki bir ders olabilir.