Güneş Batı'dan Batarken

Dünya nüfusu yaklaşık yedi buçuk milyar civarında. Bu nüfusun önemli bir kısmı açlık sınırının altında yaşarken, bir başka kısım yediklerinden semirmiş bir şekilde nutuklar attığı sürece bu dünyada barış gelmesi hayalden başka bir şey değildir.

Avrupa ve Avrupalı şirketlerle Amerikalılar güçlerinin zirvesinde yaşayadursunlar, bu zafer de uzun süre devam edemez. Nedenine gelince dünyanın üçte birinden fazlası Çin ve Hindistan’da yaşıyor. Avrupalı ve Amerikalıların adeta açık fabrikası olan Asya kıtasında inanılmaz bir ivme ile büyümeye devam ediyorlar. Zaman içinde birlik haline gelecek bu nüfus kitleleri aralarında gerçek birliği sağladığı ve adam akıllı yönetildiği takdirde Avrupa ve Amerika’nın tozunu attıracaklardır. Haliyle batı ile aynı cephede olan Türkiye de bu mücadeleden uzun bir süreçte zararlı çıkacak ülkelerden. Çin Avrupa ve Amerika’daki hemen her şeyi kopyala yapıştır metodu ile batılı şirketlere ağır darbeler vururken, diğer yandan biriken dövizlerle batılı şirketleri yavaş yavaş satın almaya devam ediyor. İsveç üretimi Volvo bunlardan biriydi. Gelly isimli ülkemizde de otomobillerine rastladığımız firma 2011 yılında çoktan satın almıştı. Batılı şirketlerin son yıllarda maliyetlerini azaltmak için fabrikaları Çin’e, Hindistan’a taşıdığını bunun da aslında batılı şirketlerdeki kar oranını artırmasına karşılık Batıda birçok işçinin işsiz kaldığını kalmaya devam edeceğini bilmek için müneccim olmaya gerek yok.

Yıllar önce Doğu Hindistan Şirketiyle Hindistan’ı sömüren ve Hong-Kong’a el koyan İngiltere eski gücünde olmasa gerek ki bu bölgelerdeki etkisini yitirdi. Hindistan’ı bilen uzmanlar, dillerinin yıllarca sömürge olmasından kaynaklanan İngilizceye hâkimiyet, aynı zamanda matematik, fizik, kimya ve nükleer teknolojide, uzayda inanılamaz bir şekilde batıyla mücadele edebilir güce ulaşmış görünüyor. Aynı şekilde Çin devleti tarafından desteklenen hacker takımları Batı’da ne var ne yok her şeyi ülkelerine aktarmakta mahirler. Aynı şekilde Rusların da bu iki ülke ile aşağı yukarı aynı amaçlar taşıdığını görmemek saflık olur.

Bir tarafta milyon dolarlık arabalar ve lüks hayatlar, diğer tarafta çalıştığı halde açlıktan ölmek üzere olan halk yığınları. Lüks hayata ulaşmak için gözünü budaktan sakınmayan doğu var. Nüfus kalabalık ve karınlarını doyurmak zorunda. Onları kim suçlayabilir ki? Doğu hayatta kalmaya çalışıyor, Doğu kendinden yıllarca çalınmış zenginlikleri geri istiyor ve emin olun ki çok yakın bir gelecekte Doğu önce Batı’yı dengeleyecek sonra da geçecek.

Bizim gibi ülkelere gelen turistleri gönderen ülkelere bir de bu açıdan bakmak gerek. Ekonomi daralıyor daha da daralacak, batılı turistler artık eskisi gibi gezemeyecek. Çünkü Batılı firmalar dünyanın fabrikası, üretim üssü olan Doğu’ya çekildi. Batı destekli terör kendi vatandaşlarını bilinçli olarak evlerine hapsetmek, para harcatmamak zorunda. Terör belki de tüm bu geri çekilme operasyonlarına bir kılıftan başka bir şey değil…

İnsanlar uzun süre bize aç kalamaz. Batı ile doğu arasındaki yaklaşık nüfus hareketleri görüldüğü şekildedir. Batıda az olan nüfus doğuda bu denli yoğunluk gösterirken, ekonomik dengelerin de hızla değişmesi kaçınılmaz olması beklenmelidir. Ayrıca daha adildir belki de...