Güneydoğu da sürek avının önü açıldı

Olay budur, nokta koymak budur hadi bakalım sallayın taşları şimdi de görelim. Yargıtay ceza genel kurulu "Burası kürdistan Türkiye değil" sloganıyla askeri araca taş atan, hasar veren hatta iki askerin yaralanmasına neden olan saldırıda, kalabalığı uyarmasına rağmen saldırı devam edince araçtan kalabalığa ateş açılmış ve 1 kişi ölmüştü, Yargıtay ceza kurulu bölgenin de özellikleri gerekçesi ile askere ceza verilemeyeceğine hükmetti. Yargıtayın kararına göre, kalabalığın silah ya da bıçağa sahip olmadığı, taşlı saldırıda bulunduğu olaylarda, benzer bir korku ve telaş yaşayan güvenlik görevlisinin açtığı öldürücü ateş, ceza nedeni sayılmayacak.

Öyle anlaşılıyor ki Güneydoğu da sivil saldırganlara karşı sürek avının önü bu kararla açılmış oldu. İşin esas korkunç boyutu ise sivil vatansever halkın bu terörist yandaşı sözde vatandaşlarla karşı karşıya gelmesi!.. bir kişinin ölümünün mahkemelerde sorgulandığı bir olaya karşın milyonlarca vatanseverin, terörist girişimlerin yoğun olduğu bölgelere organize bir şekilde girdiğini düşünmek bile istemiyorum. Herhalde dünyanın bütün mahkemelerini toplasanız olacaklara yetişemez.. Önümüzde gerçekten böyle bir süreç yaşanacak mı?

Anadoludan doğuya ve güneydoğuya sivil yürüyüş başlayacak mı.. Adı yürüyüş olsa da devletin toprak reformu yaparak iç Anadolu da ki insanları bu bölgelere çekmesi yerleşim sağlaması gerekmekte yoksa dağ başını duman almış gümüş dere durmaz akar diyerek Şırnak ta 1 milyon kişi, Diyarbakır da 1 milyon kişi, Hakkari de 1 milyon kişi toplanmış neye yarar !..

Devlet bu hassas konuda ayrıştırıcı değil birleştirici olmak zorunda bu teröristle pazarlığı gerektirmez masum halkı ayırt etmek en önemli düstur olmuştur olacaktır. Çatışmalar tabi ki olacaktır. Kıbrıs harekatı bile yeşil ada da zulüm çeken masum insanlar için barış harekatı adıyla yapılmıştır. Tarihte bize birçok örnekle göstermiştir ki her sükunetin ardında mücadele, çatışma, savaş ve kan vardır.

Şu anda terörist ve yandaşlarının sıkılıkla bulunduğu bölgelerde böyle bir mücadele şarttır.

Kıyamet nasıl koparılırmış görecekler, terörist besleyenler, hem ağlarım hem giderim diye çocuklarını PKK ya gönderen aileler, Türkiye Cumhuriyetinden maaş alıp ta koltuklara oturan tescilli vatan hainleri bürokratlar bakalım nasıl karşılayacaklar bu vatanseverleri..

İşte o zaman anlayacaklar ki bu ayrılıkçı düşüncelerini kustukça bu coğrafya da asla kendilerine yer olmayacağını anlayacaklar. fakat iş işten geçmiş olacak. Terörist sözcülerinin dillerinin bir karış uzadığı şu sıralarda vatanseverler Eyyüb sabrıyla izlemekte olanları.. Dileğimiz o günlerin yaşanmaması zira yaşanırsa hiçbir güç durduramaz Türk milletini..