Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

14 Mayıs '07

 
Kategori
Blog
 

Günlük tutar mısınız?

Günlük tutar mısınız?
 

Birçok insan günlük tutmaz çünkü ya yazacak bir şey bulamaz yada düşündüklerimi, yaşadıklarımı yazsam ne olacak diye düşünürler. Zaten zor olan hayatlarını birde günlük tutarak zorlaştırmak istemezler. Aslında tutulan günlükler -ki artık bloglarda bu işi görür oldu, “kişisel ve sivil tarihlerimizi” oluşturuyor, kendi kimliklerimizi bulmamızı sağlıyorlar.

Aslında günlük tutarak şu sorulara yanıt bulmak mümkün;

Ben kimim?

Ben şu anda ve bu konularda ne düşünüyorum?

Günlük tutmanın yada günlük olarak yazmanın en güzel tarafı o günün düşüncelerini, hissedilenlerini, sıkıntılarını, kızgınlıklarını ve deneyimlerini kayıt altına almak. Bu ne işe yarayacak derseniz cevabım şöyle olur; hem kişisel olarak gelişiminize katkınız olacak, hem kendinizi keşfetmenize hemde dayatılan resmi tarihin ötesinde gerçek tarihin kayıt altına alınmasına. Birde düşünce ve duygularınızı yazıya dökmeniz farkında olmadığınız özellik ve güçlerinizi, içinizdeki dehayı ortaya çıkaracaktır.

Yazma ve Bağımlılıklarımız

Şişmanlayan insanlar hatayı yedikleri, yiyeceklerde buluyorlarsa problem var demektir. Yemeği isteyen sizin beyniniz ve sonuçlarına katlanan bedeninizdir. Eğer beyniniz bir şeyin size keyif vereceğini iyi olacağını düşünüyorsa yapmanızı destekler. Fakat öte yandan siz sağlıklı olma mantığına ulaştığınızda bu seferde diyet yada sağlıklı beslenme ile ilgili beyninizin karar mekanizmasını değiştirmeye çalışırsınız. Örneğin günlük yazmaya başlarsanız öncelikle kendinizle barışıp beyninizin doğru düşünmesi için gerekli farkındalığı yakalayabilirsiniz. Eğer hergün içki içiyor ve sarhoş oluyorsanız yazdığınız günlüğe bir süre sonra geri dönüp okuduğunuzda ne kadar yanlış yaptığınızı görebilirsiniz. Hele birde daha az içebilmek için yapmayı planladıklarınızı yazıp yaptıkça tekrar günlüğünüze kaydetseniz işte gerçek başarıyı yakalamak için en büyük adımı atmışsınız demektir.

Bu arada günlüğü belki farklı başlıklar altında düşünmenizde fayda olabilir;

1. Öfkemi yansıtabileceğim en güvenli yer.

Trafikte yada başka bir yerde çok kızdığınızda, tepenizin attığı durumlarda belkişde hiç istemediğiniz bir şeyler yapmak zorunda kalıyorsunuz yada yapamadığınız için beyninizin içinde sürekli o olayı hatırlayıp “keşke şunu yapsaydım” diyorsunuz. Şimdi yaşadığınız şeyi ve öfkenizi günlüğünüze kaydederek olası istenmeyen bir durumdan kendinizi kurtarabilirsiniz. Sadece çok öfkelendiğinizde bunu akşama günlüğüme yazmalıyım diye düşünmeye kendinizi alıştırmanız yeterli. Üstelik yazdığınızda elkide çok aptalca bir şey yaptığınızı yada olya kendinizin sebebiyet vetdiğinide farkedebilirsiniz.

2. Stresimi alan şey.

Tüm duygu e düşüncelerinizi günlüğünüze yazabilirsiniz. Eğer tüm korkularınızı, kaygılarınızı, özlemlerinizi yazabiliyorsanız ruhsal gelişiminze bilmedende olsa bir katkı sağladığınızı göreceksiniz. Kendinizi keşfettikçe kendinize yeni yeni yollar çizebilecek, stratejiler belirleyebileceksiniz. Eğer kafanız çok karışıksa bunları yazıya dküp karşınıza alarak bir düzen ve intizam sağlama şansınız olacaktır. Yazacağınız şeylerde “Bugün şöyle hissediyorum;”, “İhtiyacım olan şey” yada “İstediğim şey” şeklinde başlayan cümleler kurmalısınız.

Devam edecek...

 
Toplam blog
: 578
: 5372
Kayıt tarihi
: 23.06.06
 
 

Superonline danışmanlık, İktisat Bankası' nda ilk palm bankacılığı uygulaması, 5 yıl Garanti E-Ticar..