Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

17 Aralık '15

 
Kategori
İnançlar
 

Günümüzde Şirk

Günümüzde Şirk
 

suffagah


Bugün en büyük şirk, tarikatlarda yaşanmaktadır.
İşte nedeni: Peygamber efendimize, peygamberlik görevi gelmeden önce, aşiretler ve halkta Allah inancı vardı. Ancak geçmişlerinde, Hz. Nuh’un çocuklarını simgeleyen ve zamanla artan, kendilerine küçük tanrılar edinmişlerdi. Bu tanrılar vasıtasıyla ancak Allah’ın hoşnutluğunu kazanabilmeyi umuyorlardı. Yani puta tapıyorlardı, o putlara teslim etmişlerdi kendilerini, çünkü o putlar sayesinde cennete gideceklerdi.
İşte bu yüzden, Cenab-ı Allah, kendisine ortak koşulmasının sakıncalarını bildiren ve yasakladığı Kuran-ı Kerim göndermiştir. Aşağı yukarı kitabın her suresinde, ortak koşulmasını kesin bir şekilde yasaklamıştır. Hristiyanların Jesus diye adlandırdıkları ve Hz. İsa’yı Tanrının oğlu ve dolayısıyla tanrı kabul etmeleri de, Allah’ı kızdırmıştır. Allah Hz. İsa’yı yok etmek istese, ona kim mani olabilirdi ki? Mutlak güç Allah’ındır.
 
Tarikatlara bakıyorsunuz, tarikata mürid olabilmeniz için, aklınızı, biliminizi bırakıp şeyhe teslim olmalısınız. Yani insanı insan yapan özellikleri bırakıp, man kafa, boş kafa, dunkof olmalısınız ki, şeyhe mürid olmalısınız. Bilirsiniz bu vasıflar olmaz ise, insan insan sınıfından çıkar, başka bir canlının sınıfına girer. Şeyh ne dediyse, hiç akıl ve mantık süzgecinden geçirmeden, kabul etmeli ve bu konu üzerine düşünmemelisiniz. Aynen de nakil etmelisiniz?
Cebrail, vahiy meleğidir ve Allah’ın peygamberlerine görünür sadece. Görevi vahyetmek, iletmektir. Fakat bakıyorsunuz ki, büyük islam alimlerinin sözlerine, ben kabede iken, Cebraili gördüm, arap bedevi şekline bürünmüştü diyebilmektedirler. Bu ne demektir. Ben peygamber düzeyindeyim, Allah sadece peygamberiyle direkt olarak görüşmez, bizle de görüşür. Bugün bile duyduğum kadarıyla, efendi babamız, direkt olarak gayptan haber alır bizlere nakleder deyip, şeyhini peygamber gibi gören, hatta onların vasıtası ve himmeti ile affa uğrayıp cennete gireceklerini inanlar vardır. Hatırlatayım, Mekke’deki peygamber efendimiz zamanındaki halkın durumu… Anladınız siz onu.
 
Velayet ve Keramet, Tasarruf yetkisi adı altında toplarsak, velayet, velilerin durumu ve keramette velilerin gösterdiği kerametler aklımıza gelir. Keramet başka bir deyişle, Allah’ın bir takım gücünü, veliye ciro etmesidir. Tasarruf ise daha büyük bir manada, tasarruf yetkisi olan zatın Allah’ın iznini almadan o güçleri kullanma yetkisidir.
Vay, vay, vay. Meğer peygamberimizden sonra, neler gelmiş neler gitmiş. Kur'an okurken, galiba tam olarak hafızamda değil ama Bakara Süresi olabilir, bir ayette diyor ki mealen, Onlar kendilerine belirli bir zaman ateşin değeceğini söylerler, sor bakalım onlara, bir söz mü aldınız diye. Hadi bakalım.
 
Türbeleri ve Evliyaları ziyaret edebiliriz ama onların yüzsüyuyu hürmetine dediniz mi, tehlikeli işe girdiniz demektir. Birşeyi direkt olarak Allah’tan istemeliyiz. Tıpkı küçük bir çocuğun, sokakta oyuncakçı mağazasının önünden geçerken, annesine tutturması gibi, israrla istemeliyiz. Ama direkt olarak Allah’tan istemeliyiz. O kendisinden istenmesini sever, merhameti de gazabını aşmıştır.

 

 
Toplam blog
: 116
: 735
Kayıt tarihi
: 27.07.06
 
 

1994 Uludağ Üniversitesi İ.İ.B.F. İktisat bölümü mezunuyum. Aynı üniversitede Genel İktisat Polit..