Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

31 Mayıs '13

 
Kategori
Siyaset
 

Günün fıkrası

Günün fıkrası
 

Seninle yaşadım 60 yıldır, senin suyunu içtim, havanı teneffüs ettim, senin ara sokaklarında, kaldırım taşlarında, Arnavut kaldırımlarında, toprak yollarında dolaştım. Gülhaneparkında, Belgrat ormanında, Taksim gezi parkında dolaştım...

Sizlerde mutlaka bu yerlerde anılarınız vardır.

Dolaştığım her yerin kokusunu hala içimde hissediyorum… Anılarımı yaşıyorum…

İstanbul’un geleceği, devletin inşaat firmaları tarafından birçok yerde taşa dönüştürülmeye devam ediyor… Anılarımızın kimsenin yok etmeye hakkı yoktur... 

Onlarca ulusal kanal Taksim gezi parkına sahip çıkan vatandaşlara yönelik polislerin şiddetini niye yayınlamıyorlar… Birisinden mi korkuyorlar?

Siz bağımsız basın mensupları, Lütfen korkmadan cesurca gördüklerinizi, yaşadıklarınızı kimseden çekinmeden yazın ve yayınlayın...

Yayınlayın ki gerçekler görünsün… Korkmadan yazın ve yayınlayın… SUSMAYIN…Gerçekleri...

Hepimizin bildiği bu fıkrayı Sayın vekillerime ithaf ediyorum.

Padişahın biri patlıcanı çok severmiş, ne zaman “şu patlıcan musakkaya bir türlü doyamıyorum” dese dalkavuğu da;

“Aman padişahım, siz söyleyince ağzımın suyu akıyor, akşam olsa da 
yesek.”Padişah imambayıldıdan söz edecek olsa “şu imambayıldıyı icat 
edenin mekânı cennet olsun, nefis bir yemek, insan yemeye doyamıyor” 
dermiş.

Padişah; karnıyarıktan, patlıcan dolmasından, kızartmasından, 
kebabından, patlıcan salatasından, turşusundan ve reçelinden söz 
ettikçe, dalkavuk da göklere çıkarırmış.

Gel zaman git zaman padişah patlıcandan nefret etmiş, sofraya değil 
yemeği, salatası, turşusu, tatlısı patlıcanın “p” harfinin gelmesini 
bile yasaklamış.“Şu patlıcan musakkanın neresini beğenirler de yerler, 
bir türlü anlamıyorum” dediğinde dalkavuk da padişahın sözünü 
tamamlarmış.

“Aman padişahım bu musakkanın yenilmesini yasaklamak lazım.

”Padişah bir başka gün;

“Bu insanlara hayret ediyorum; o kadar güzel salata çeşidi varken akşam 
yemeğinde tutup patlıcan salatası yiyorlar, anlamak mümkün değil.”

Dalkavuk sözünü kesercesine atılarak eklemiş, “insanlarda damak zevki 
diye bir şey yok, en iyisi patlıcanın yetiştirilmesini yasaklamak. Adını 
bile duymaktan nefret ediyorum.”

Bu konuşmaları duyan biri dayanamamış ve padişahın olmadığı ortamda 
dalkavuğa sormuş “yahu sen bir zamanlar patlıcanı met eder ve adeta 
göklere çıkarırdın, şimdi ise patlıcanı ve yemeklerini kötülüyorsun, 
nasıl olur da bu kadar değişebilirsin, hayret”

Dalkavuk da hemen yanıtlamış:“Bana bak arkadaş bana bak ben patlıcanın değil padişahın dalkavuğuyum anladın mı?”
 

Sayın vekilim kim olursan ol kendin ol… Sakın ha, ne başbakanın, ne başkanının; Ne dalkavuğu ne de yalakası olma…

 
Toplam blog
: 359
: 4545
Kayıt tarihi
: 05.06.06
 
 

İstanbul Kadıköylüyüm.Yardım seven, sevimli bir insan olduğumu söyler dostlarım... Eşimi, kızımı,..