Günün hadisesi!..

Başbakan Erdoğan Azeri Meclisinde konuştu.

Ağırlıklı olarak Karabağ odaklı, Türkiye-Azerbaycan ve Ermenistan ilişkilerine değindi.

Özellikle Obama'nın Türkiye ziyaretinden sonra ortaya çıkan Türkiye-Ermenistan ilişkilerindeki gelişmenin, Azerbaycan aleyhine tezahür ettiği iddiaları Azerilerde belirgin bir kırgınlığa neden olmuştu.

Başbakan Erdoğan, hitabetçi üslubu ve şiirlerle bezeli konuşmasıyla, Azeri milletvekillerinin yüzlerine yansıyan endişe ve kırgınlığı yok etti.
Konuşmanın sonunda Türk ve Azeri İstiklal Marşlarından okuduğu dörtlüklerle, dakikalarca ayakta alkışlandı.

Erdoğan, Türkiye ve Azarbaycan ilişkilerinin sıradan "devletler hukuku" içerisinde değerlendirilmeyeceğini, bu ilşkinin dünyada başka örneği bulunmayan "kardeşlik ilişkisi" olduğunu ifade ile, "Tek millet, iki devlet" vurgusunu yaptı.

Türkiye'nin hiç bir şekilde Azarbaycan aleyhine olabilecek bir taahüde girmeyeceğini, bazı haber ajanslarına düşen haberlerin iki devlet arasında "fitne" çıkarmaya yönelik olduğunu söyledi.

Bu bağlamda, Karabağ'ın işgali bitmeden, Türkiye-Ermenistan kapısının açılamayacağını zaten bu kapının Karabağ'ın Ermenistan tarafından işgali üzerine kapandığını söyledi.

Ancak, çözümsüzlüklerin hiç kimseye bir yarar sağlamayacağını, bu bakımdan çözüm için gayretler sarfedilmesinin tüm bölgenin barışı ve refahı için gerekli olduğunu ifade etti.

Başbakan Erdoğan, bu etkileyeci konuşmasıyla, Azerbaycan hükemetini de rahatlatmış oldu. Çünkü, Türkiye'nin Ermenistan'la her türlü ilişkisini kendi aleyhine gibi değerlendiren bir anlayış, konuyu her zaman bir istismar aracı olarak kullanabiliyor Azeri toplumunda.

Türkiye'de olduğu gibi Arerbaycan'da da "milliyetçi" söylemler itibar görüyor. Sorunların çözümüne bir katkı yapamayanlar, çözümsüzlükten medet ummaya devam ediyor.

Türkiye Başbakanı'nın kesin ve emin ifadeleri, Karabağ'da adımlar atılmadan Türkiye-Ermenistan ilişkilerinin normalleşmeyeceğini açıkça ortaya koydu. Bu durum, Ermenistan'ın Karabağ konusunda adımlar atacağının da işareti olarak da algılanabilir.

Başbakan Erdoğan'ın Azeri meclisindeki "al alma gönül alma" temalı konuşması günün hadisesi olarak değerlendirilmelidir..

Her ne kadar, şu günlerde gözler Hadise'den başka hadise görmüyorsa da!..