Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 
 

Aile ve Çocuk Danışmanı Burcu Polatdemir

http://blog.milliyet.com.tr/yasamsenin

19 Eylül '21

 
Kategori
Anne-Babalar
 

Güvenli Bağlanma

Duygusal ve sosyal ilişkilerinde sıklıkla sorun yaşayan insanlar hakkında ne düşünüyorsunuz? Yoksa onlardan biri olabilir misiniz?

O zaman doğduğunuz günden 6 yaşınıza gelen sürece kadar annenizle güvenli duygusal bağ kuramamış ‘ olabilirsiniz. Bebeklikte fiziksel ve duygusal ihtiyaçlarına duyarsız kalınan ,ihtiyaçları annesi tarafından görmezden gelinen varlığın yetişkinliğinde sosyal ve duygusal ilişkilerinde diğer bireylerle  duygusal alışveriş söz konusu olduğunda O da diğerlerinin duygularına  karşı duyarsız davranabilme eğiliminde olur .

Bir örnekle açıklamak gerekirse;’ Hareketsiz Yüz Deneyi ‘ adlı çalışmada bir bebek annesiyle duygusal bağın aracı olan yüz mimikleriyle iletişim kuruyor. Annenin gülümseyen yüzüne bakarak O da ona karşılık gülümsüyor ve pozitif tepkiler alıyor. Daha sonra deney gereği; Çocuk biraz önceki davranışın etkisiyle ve duygusal ihtiyacını karşılayan yegane varlık olarak gördüğü annesinden bir sonraki aşamadaki  gülümsemesinden karşılık alamıyor. Defalarca denemesine rağmen anne tepkisiz bir yüzle ona bakmaya devam ediyor ya da baktığı yönde bulunmuyor fiziksel olarak yakın bir noktada bulunmalarına  rağmen . Bebek birkaç deneme sonrasında ağlamaya başlıyor. Çünkü annesi dünyaya kısa süre önce katılmış minik bu  bireyin hayatla güvenli bağ kuracağı bir köprü.. Dolayısıyla dünyayı ‘güvenli bir yer’ olarak isimlendireceği yer de tıpkı bu alandan çıkarım yapacağı duygularına vereceği anlam her şeyi belirleyecek.

Sadece duygusal olarak mimiklere dayalı değil tabi burada konunun ana başlığı. Eğer bebek doğduğu andan itibaren tepkisiz davranışlara maruz kaldıysa ,fiziksel ya da duygusal ihtiyaçları görmezden gelindiyse ya da geç karşılandıysa çocuk yetişkin olduğunda  bununla ilgili yakın çevresinde duygusal alışveriş yaşayacağı kişilere bunu hissettirecektir. Özel hayatında, evliliğinde karşı taraf olarak gördüğü bireye karşı tepkisiz davranmaya ya da ‘ona yapıldığı şekliyle ‘ karşılık verir. Çünkü ona göre de bu doğal sürecin bir parçasıdır. Hayatında tecrübe ettiği konu budur. En açık şekliyle ‘başka türlüsünü bilmiyordur ‘

Karşı tarafa güvenmekte her zaman kuşku duyar. Herkes günün birinde gitmeye müsait potansiyeldedir. O kişi kimse ona  güvenerek duygularını boşa harcamayı uygun görmez. Varsa yoksa insanın kendidir. Başkasına güvenmek kendini riske atmaktır bir nevi.. Ondan ilgi ya da sevgi beklentisi içine girenleri anlayamaz. Çünkü eğer insan kendini güvende hissetmek istiyorsa bu sadece insanın kendine güvendiğinde olur. İşini pardon duygularını şansa bırakmaz!

Çok yorucudur yaşam çok.. Hep bir yük biner kişinin üstüne ..Üstelik kimsenin ağırlığını taşımamasına karşın.. Sorsalar hayat zor der. Ama bilmez ki ona bebekliğinde layık görülmemiş  olanı ,başkasının verdiğiyle versiyon değiştiremez.. Zaten buna  mecali  de yoktur. Olan enerjisini de karşı taraftan gol yememeye , kendini aciz göstermemeye ,kötüyüm dememek için çaba göstermeye harcar. Halbuki yardım alabilmeye niyetli olsa ,kendini açsa hayat ona kolay yönden gösterir yüzünü.. Ona sorsan hayat zordur zor. Kim mi zorlaştırır bu derece hayatı? Peki Sizce bunu yapan  kimdir?

Hepinize iyi haftalar..

 
Toplam blog
: 82
: 140
Kayıt tarihi
: 12.04.15
 
 

Çocukların duygu ve davranışlarının sonuçlarından yola çıkarak ,çocuğun ruh dünyasında oluşan değ..