Güzel konuşmasını bilmek !!

Güzel konuşmasını bilen insanları dinlemek, büyük zevk…

Ancak birde zamanlı, zamansız konuşanlar vardır ki bunları dinlemek eziyet verir insana.

Toplumda sevilen, sayılan bir insan olmanın en etkili yolu, yerinde ve zamanında güzel konuşmasını bilmektir. Mesela herkesi ilgilendirmeyen özel konuların, sosyal ortamlarda ulu orta konuşulması basitlik.. Ayrıca dinleyene hiçbir şey kazandırmadığı için, sadece boş konuşma oluyor..

‘’Sözün en güzeli, söyleyenin doğru olarak söylediği, dinleyenin de yararlandığı sözdür’’ derken Aristo ne kadar anlamlı ve güzel bir söz söylemiş değil mi Arkadaşlar…

İnsan, konuşmuş olmak için konuşmamalı...

Konuşurken, sözcükleri boca etmemeli.

Anlatımı sade olmalı.

Kelimeleri, çeşmeden dökülen su gibi ifşa etmeli.

Konuşulması gereken yerde konuşmalı, susması gereken yerde susmalı…

Nasıl ki, toplum içindeki davranışlarımız kişiliğimiz hakkında bilgi veriyorsa, konuşmalarımızda öyle… Muhataplarımıza müspet ya da menfi bilgi sağlıyor. Onun için, seçtiğimiz kelimelere, kurduğumuz cümlelere çok itina gösterelim.

Karşıt fikirlerde olsak dahi, saygı kurallarını ihlal etmeyelim.

Konuştuğumuz kimselere, ismiyle hitap edelim ayrıca, bu o kişiye değer verdiğimizi gösterir.

Son olarak bir (hatta iki ) şey daha ifade etmek istiyorum Arkadaşlar;

Bir insanın karşısındaki kişi yaşça çok küçüğü ya da, çok yakını olmadıktan sonra sen diye hitap etmesi görgüsüzlüktür, benim de hiç hoşlanmadığım bir durumdur. Zaten kendini bilen insan haddini de bilir :)

Bir de ne olur, güzel Türkçemizi yahu, kanki (öğrencilerinin çok sık birbirlerine hitap ettiği kelime ), apaçi, ayol…gibi olur olmaz anlamsız kelimeler kullanarak kirletmeyelim..

Güzel konuşmasını bilmek; biraz yetenek, biraz da kendini yetiştirmekle ilgili sanırım..

Dar zamanların konuları değil aslında bunlar, sonra yine devam ederim :)

Sevgi ve ışıkla.