Güzel şeyler

Ülkede toplumsal gelişmelerde yenilikler ve insan gelişimi ile ilgili birşeyler olunca, "güzel şeyler de oluyor" deriz.

Örneğin; bir köy ilkğretim okulu dersliği, herhangi bir yardımsever iş adamı tarafından yenilendiğinde veya okul yaptırıldığında, bir hayvan barınağı yaptırıldığında, kimsesizlere yardım yapıldığında...

24 Ocak kararları uygulandığı tarih itibariyle ülkenin ekonomik dengelerinin yanlış algılanması ve yanlış uygulamaları nedeniyle ikili ilişkilerin bozulmaya yüz tuttuğu ve ticari ahlak düzeylerinin de adeta yok olduğu ve bu nedenle ticari faaliyetlerde bulunan insanlarda toplum ilişkilerinde olduğu gibi güvensizliklerin oluştuğu ve bir kazanım sözkonusu olduğunda ancak ticari ahlak dışında hareket edildiğinde kazançların elde edilebileceği konuşulur.

Bu nedenle, hangi iş kolunu ele alırsak, "piyasada dürüst esnaf kalmadı" der ve yakınırız "doğru insan kalmadı" diye.
Boğulur gideriz adeta bu insanlar arasında...

Faaliyette bulunduğum tekstil piyasası da örnekleyebileceğim en somut örnek piyasalardan biridir.

Ama, tıpkı ülkede güzel şeylerde oluyor dedirtircesine, tekstil piyasamızda da doğru ve güvenilir insanlarda bulunabiliyormuş diyebiliyorum. Fakat yüz kişiden bir kişi malesef...

Aynı iş kolunda faaliyet gösterdiğimiz komşumdan söz ediyorum..
Dürüst ve çok güvenilir bir insan.
Paylaşımcı.
Kendim bir yemek ısmarlarsam, arkasından defalarca yemek ısrarlarında bulunan ve kabül etmediğimde kızabilen.
İnatcılığı ve olayların değerlendirilmesindeki negatif bakış açısının dışında eleştirebileceğim bir durumun olmadığı iyi bir aile çocuğu...
Piyasa koşullarında ticari ahlakının hiç bir güç tarafından bozamadığı birkaç insanlardan biridir kendisi..

Demek ki, ülkede güzel şeylerin olduğu gibi, ticari piyasada da doğru insanlar'a rastlamak mümkündür, mercek ile görülebilselerde...