Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

03 Aralık '10

 
Kategori
Haber
 

Ha bu Ahmet, nasil akil etti da, ha buraya evi kondirdi?!

Ha bu Ahmet, nasil akil etti da, ha buraya evi kondirdi?!
 

Fırtına Deresinin fırtına adamı, evinin girişinde...


Rize’nin Çamlıhemşin İlçesinde, yerleşim alanlarında SİT’in kaldırılmasını isteyen vatandaşların, pankartlı, sloganlı tepkileri, bir piknik havasında geçiyor.

Yöre halkı, zaten hep bu SİT yüzünden bir türlü büyüyemedi, Ev yapımında herkes, kendi kafasına göre takıldı. Ortaya acayip şeyler çıktı. İlçenin Topluca Köyünden bir vatandaş, yoldan 42 metre yukarıda, sivri bir dağın tepesine inşa ettiği tek katlı evinin çatısını, rüzgardan korumak için, çelik halatlarla eve bağladı. Evin rüzgardan uçmaması için de, arka tarafta inşa ettiği duvara, yine çelik halatlarla duvara monte etti. Karayolu ile ulaşımı sağlamak için de, sorunu, bir teleferik yaparak çözdü,.

6 ayda bitirdiği evi 70, teleferiği de 7 milyara maleden Ahmet Kesti “Gürültüden, patırtıdan uzağım. Evin her penceresinden çeşitli manzaralar seyrediyorum kuşbakışı.” diyor.

Giriş katında 4 odası, çatıda salonu bulunan evin ilk katına soba kuran Ahmet Kesti, evin üst kısmını ısıtabilmek için de, sobanın üst kısmına gelen tavana, bir metre çapında bir delik açarak, buraya dairesel delikli bir metal oturtarak, çocukların düşmesini önlemiş oldu.

Sobaya su kazanı monte eden Kesti, kazanı su tesisatına bağladı. Soba yandığı müddetçe, banyo ve lavabolarda devamlı sıcak su elde etti. Soba borusu da döşeyerek küçük bir davlumbaz vasıtasıyle dumanı toplayarak, dumanı dışarıya tahliye etti.

“Böylelikle SİT konusunu çözdüm diyen Topluca Köyü sakini Ahmet Kest, Güneşin, yeşilliğin, dünyanın tadını çıkarıyorum” dedi.

İşte. Bölgenin kaderine kafa tutan Ahmet Kestin’in hikayesi bu. Köprübaşı Köyündeki Hasan Uzun’un derdi de şu: “ Bir evde 10 kişiden fazla yaşayamadığımızdan, kardeşlerimle şu an ayrıldık. Ev yapmağa karara verdik. Evimizi yaptık. Peşinden SİT kanunları karşımıza dikildi. İmar projesi olmadan, burası nasıl SİT alanı ilan edilir, anlayamadım” dedi.

SİT’e hayır diyerek Fırtına Vadisinin SİT alanlarına karşı birlikte yürüten Çamlıhemşinliler, hazırladıkları tabutu, duasını okuduktan sonra, köprüden dereye attılar.

Fırtına Deresi sakinleri “ Yayla, otlak, olarak kullanılan alanların SİT kapsamından çıkarılması isteyerek ilçe girişinde toplanan Çamlıhemşinliler, köy muhtarları, bazı siyası parti temsilcileri ve 1500 kişilik grup, slogan attılar, pankart açtılar, ilçe merkezine yürüyerek “ Biz yöre halkı, beton yapılaşmaya gitmiyoruz. Arsa darlığı, çok katlı yapılaşmayı zorunlu bir hale getiriyor. Burada yaşayan insanlara yaşama şansı vermeden koruma olmaz” dediler.

Fakat her şeye rağmen, gözler, Karadenizlinin zekası, şu anda bir atar damar gibi Topluca Köyünde dağın tepesindeki evde atıyor. Yöre halkı “ Ula ula, haçen ki bu Ahmet Efendi, ha buni nasil akil etti de, ha buraya bu evi kondirdi” demekten de kendini alamıyor.

Ahmet Kesti, vadideki güneşsizlikten kurtulmak için, köylülerin eleştirisine de aldırmadan bu evi, dağın tepesinde, 6 ayda tamamladı. Üstelik de bu ahşap ev; Karadeniz manzaralı, dünya ile arası kesik, konforlu, havadar, sarp tepeli, ulaşımı sağlanmış, fırını olan, sofrasında has mısır ekmeği eksik olmayan, yoğurdu, balı, yağı mutfağında mevcut. Ve bu ev, hem Fırtına Vadisine, hem Ardeşen, hem de Pazar İlçelerine bakıyor. Daha ne?!

Geriye ne kalıyor? Kestane pişirmek, ayakları uzatıp televizyon seyretmek. Fırtınaların o tatlı uğultusunu dinlemek. Kışın da buğulanan camların ardından, karlara bulanmış çamların tepesinden, derinlere doğru manzarayı seyretmek. Sobada kaynayan demliğin inceden inceden fısıltını dinlemek, mangalın altında uyuyan, sırtı ateşten sapsarı kesilen evin kedisinin, sırtını sıvazlamak..

Oh keka!

 
Toplam blog
: 1616
: 918
Kayıt tarihi
: 13.08.06
 
 

Hayatın dikenli yollarından geçmenin  sırrı, aralarından çabuk geçmektir. Ümit, naylon çorap giyd..