Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

25 Nisan '07

 
Kategori
Siyaset
 

Ha Kel Hasan, ha Hasan Kel.

Ha Kel Hasan, ha Hasan Kel.
 

Haftalardır cumhurbaşkanı adayı olup olmayacağı konusunda yaptığı ustaca manevralarla kamuoyunu meşgul eden Başbakan Erdoğan sonunda adayını açıkladı: Abdullah Gül…

Dışişleri bakanı Abdullah Gül, başbakanın sıkıştığı anda ona her daim Hızır gibi yetişen sadık bir emanetçi. Emanetçi başbakan ve eğer seçilirse zamanı geldiğinde sahibine (!) emanet edeceği cumhurbaşkanı adayı.

Abdullah Gül her zaman hazır ve nazır. Başbakan karar veriyor, Abdullah Gül onaylıyor.

İkiz kardeş gibiler. Birbirlerini çok iyi tamamlıyorlar. Hep birlikte ve sırayla görev yapıyorlar.

Konuşmalarını duyar gibiyiz;

..) Sen başbakan ol, ben yasaklarım bitince emanetimi senden devralırım!
..) Elbette, nasıl isterseniz!
..) Yine başım sıkıştı…
..) Hayırdır?
..) Cumhurbaşkanı olup hanımla birlikte köşke çıkmayı çok istiyorum ama baksana eline bayrağını alan soluğu Tandoğan’da aldı. Kimse istemiyor. Ne yapacağımı bilemiyorum. Oysa ne güzel olacaktı… Atatürk’ün koltuğuna bir güzel kurulacaktım…
..) Üzülmeyin başbakanım, bir çözüm bulunur…
..) Evet, buldum bile; Sen cumhurbaşkanı ol! Elbet bir gün bir yolunu bulur emanetimi senden devralırım… Sonuçta ha seen, ha ben bir şey fark etmez…
..) Elbette, nasıl isterseniz ama dışişleri bakanı kim olacak?
..)Aman canım, babacan ne güne duruyor; o da dış işleri bakanı oluversin!..

***
Bu arada heykeli dikilecek adam, tarafsız (!) Meclis Başkanı Bülent Arınç, Abdullah Gül’ü tebrik etmiş ve şu sözleri söylemiş:

"Hayırlı olsun. Sayın Gül, inşallah seçimleri kazanır Meclisimizin takdiriyle... Ülkemizin beklediği, özlediği iyi bir cumhurbaşkanı olur.

“Ülkemizin beklediği, özlediği iyi bir cumhurbaşkanı…” Vah, vah, vah…

Kendileri gibi düşünenlerin özlediği bir cumhurbaşkanı. Cumhuriyetin değerlerine özde değil, sözde bağlı bir cumhurbaşkanı.

Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer’den nasıl da bıkmışlar. Bıkkınlıklarını ancak bu kadar güzel ifade edebilirlerdi.

Cumhurbaşkanı Sezer, bugüne kadar iktidarın almış olduğu pek çok kararı ya veto etti, ya da Anayasa Mahkemesine götürdü. Devletin en üst makamında ülkeyi korumak için elinden geleni yaptı. Hukuktan ve prensiplerinden asla ödün vermedi. Her zaman mağrur ve dik bir duruş sergiledi. Türkiye onu her zaman sevgi, saygı ve minnetle anacaktır…

Abdullah Gül’ün Cumhurbaşkanlığı adayı olması Başbakan Erdoğan’ın aday olmasından farklı değildir. İkisinin de geçmişteki icraatları ve kafa yapıları bir milim şaşmaz. Aynıdır…

Abdullah Gül eğer seçilirse ki seçileceği muhtemeldir; tablo hiç de iç açıcı olmayacaktır.

Cumhurbaşkanı Abdullah Gül; Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Meclis Başkanı Bülent Arınç!... Geçmişleri aynı, zihniyetleri aynı, yapmak istedikleri aynı…

Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk’ün kurduğu Türkiye Cumhuriyeti, tarihinde hiç olmadığı kadar keskin bir kırılma noktasına girmek üzeredir. 50 yıldır atılan tohumlar yeşermiş, filiz vermiş ve kök salmaya başlamıştır. Plan tıkır tıkır işlemekte, bütün kaleler tek tek düşürülmektedir.

Ha Kel Hasan, ha Hasan Kel… Yazık ki ne yazık!...

 
Toplam blog
: 516
: 1080
Kayıt tarihi
: 09.06.06
 
 

1955 Ankara doğumluyum. Anadolu Üniversitesi İşletme Fakültesi mezunuyum. İstanbul'da uzun yıllar..