Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

01 Şubat '17

 
Kategori
Eğitim
 

Hababam sınıfı ve biz öğrenciler...

Hababam sınıfı ve biz öğrenciler...
 

dizihdfilm1.net


Şu okullarda ne öğrenciler gördük, ne öğrencilerle arkadaşlık ettik. Kimileriyle mecburen aynı sınıfta bulunduk; bazıları da ömür boyunca yakın dostlarımız oldu. Akıllısı, çılgını yıllar boyunca tip tip çeşitli kişilikte insanlarla dost olduk, arkadaş olduk. Kimi zaman onlardan yakındık ama ister istemez aynı sınıflarda, ayni anfilerde olduk.
 
Kimileriyle notlaımızı paylaştık. Kimi de bize not hazırladılar… Öğretmenin ağzından çıkanı hemen kapanlar herkesin en yakın arakadaşıydılar..
 
Yıllar geçti bazılarını unutamadık.. Aşağıdakilere bakın bakalım, onlar arasında siz de birkaç arkadaşınızı tanıyor musunuz? 
 
İşte size çeşit çeşit öğrenci tipleri.. Hep yaşadığımız, gördüğümüz…
 
1. Sporcular : 
 
Futbol fanatiği ve basketbol fanatiği olarak ikiye ayrılırlar. Sevdiği spor dalının müsabakalarını kaçırmazdı. Genellikle amatör olarak oynarrlardı. Bahis oyunları konusunda uzmandır. Boş derslerde elinde bir topla bahçede görebilirdik.
 
2.  Popüler tipler.
 
Herkesi tanıyan / herkesin tanıdığı tiplerdir. Bu popüler ve eğlenceli öğrenciler konuşkandır. Hiçbir okul gezisini, okul içinde ve dışında yapılan hiçbir aktiviteyi kaçırmazlar.
 
3. Tembeller.
 
Uykucular. Ders, tenefüs demeden arka sırada uyuyan  öğrencilerdir. 
 
4.Teknik kafalılar :
 
Bilgisayar oyunları oynayan, bilgisayarın başından ayrılmayan tiplerdir. Bu kişiler aynı zamanda teknoloji uzmanıdır. Format atmayı bilir. Öğrenciler bütün teknik sorunlarını bunlara danışırlar.
 
5. İnekler : 
 
Çalışkankanlar.  "Hocam, ben 100 bekliyordum. 5 puanı nerden kırdınız?” diye itiraz edebilirler.
 
6. Son dakikacılar: 
 
Öğrenci olduğunu sadece sınav döneminde hatırlar. Son gün yana yakıla not arar. Sınavın gecesi ders çalışarak sabahlar.
 
7.  Entelektüeller:
 
Bazen hocadan daha fazla bilirler ama göstermezler. Çok akıllıca sorularıyla bazen öğretmenle bile dalga geçebilirler.  Dalgacı görünmeyi severler. Derslerden başka bütün konularla ilgilidirler. Hani hoca ders anlatırken kitabına defterine, masaya eserlerini çizen öğrenci vardır ya, onlardandır.
 
8. Okulu toplumsallaşma yeri olarak kabul edenler:
 
Derslerle pek ilgisi yoktur. Okula sadece sosyalleşmek için gelir. Kim kiminle çıkıyor, okul dışında kimin nasıl bir hayatı var, her şeyi bilirler.(milliyet.com.tr)
 
9. Çekingenler:
 
Ne kokar, ne bulaşırlar. Sanki görünmeyen tiplerdir. Gölge gibidirler. Dokunsan ağlayabilen öğrencilerdir.
 
10. Saldırganlar:
 
Belalı tiplerdir. Bazen çete başı, bazen de çete üyesi rollerinde görülebilirler. Önderlik yetenekleri fazladır. Herkesle (öğretmen dahil) dalaşmaya çekinmezler. Belalı tiplerdir.
 
11. Öğretmenin yakını (teacher’s pet):
Öğretmenin yağcısıdırlar. Öğretmenler de bu tiplerin sınıfında bulunmasından hoşlanırlar. Sık sık öğretmenle sözlü iletişime girerler. Sınıfta veya sınıf dışında öğretmenin yanından ayrılmazlar. 
 
13. Geççiler:
 
Sınıfa durmadan geç giren üç beş öğrenci her sınıfta mutlaka vardır. Öğretmenleri bu alışkanlıklarıyla deli ederler.
 
14. Öğretmen sırtını döndüğünde sınıfı karıştıranlar:
 
Öğretmen sırtını tahtaya dönmesin, mutlaka bir muziplik yaparlar. Öğretmen yakalarsa , “Ben yapmadım, hocam!” deyip çıkarlar. 
 
15. Zekiler :
 
Çalışmıyor gibi görünüp; arka sıralarda vakit geçiren fakat tahtaya kalktığı zaman bütün sorulara yanıt verip, kitabı baştan aşağı sayıp dökerek, hem öğretmeni, hem de sınıf şaşırtan tiplerdir. Bunların ne zaman çalıştığını anlayamazsınız. Çoğu kez dersi derste öğrenirler.
 
16. Dışarıda çalışanlar.
Anne babaları fakru zaruret içinde olduklarından dolayı, bu çocuklar okul dışında buldukları her işte çalışmak zorundadırlar. Onun için dersleri çoğu kez pek de başarılı olmayabilir. Onları diğer öğrenciler tanırlar. Bazen öğretmenler de tanır ve yardımcı olmak isterler.
 
17. Kopyacılar:
 
Hiç uslanmaz kopyacıdırlar. Kendi kendilerine envai türlü kopya çekme usulleri geliştirmişlerdir. Kendilerine sorulacak olursa, “bu kopyaları hazırlarken öğrendiklerini,” söylerler. Yakalandıklarında , hayatlarının kayacağını bilirler; ama yine de bu alışkanlıklarından kolay kolay vazgeçmezler. Bazen sınıfta bir yardımlaşma çetesi oluşturabilirler.
 
18. Neşeliler:
Onlar hep neşelidirler. Sınıfın soytarısı pozlarındadırlar. Dersleri çoğu kez iyi olmasa da öğretmenler de onları severler. Çoğu kez derslerde onlarla diyaloğa girerler. 
 
19.Aşıklar:
 
Ya sınıftaki birine, veya yakındaki birine ölesiye aşıktırlar. Genellikle aşkları karşılık görmez. Sınıftaki aşklar genellikle platoniktir. Karşılıklı olduğu zaman, tadından yenmez. Mektuplar, mesajlar gider gelir. Bir bakarsın iyidirler, bir bakarsın küs. 
 
20,  Kitapsızlar:
Okula gelirken mutlaka bir şeylerini evde unuturlar. Çoğu kez kitaplarını, malzemelerini getirmezler. Pek ders çalıştıkları da söylenemez. Nasıl sınıf geçtikleri de meçhuldür.
 
Acaba biz yukarıdaki  kümelerden hangisine girerdik?  Bir kendi kendimize soralım… Bir de yakın bir arkadaşımıza. Ancak o zaman anlaşılır nasıl bir insan olduğumuz. 
 
Önemi var mı? O yıllar çoktan geldi geçti. Ama o yıllardan acaba ne kaldı? Yine okuldaki o çocuk muyuz? Kim bilir…
 
Aslında hayat insanı ne kadar değiştiriyor. Ama belki de o yıllardan kişiliğimizde bazı derin izler de kalmış olabilir.  Belki de bambaşka bir insan olduk çıktık.. Kimbilir, hepimiz de bir çeşit “Hababam Okulu”ndan mezun değil miyiz? Bizim de “İnek Şaban”larımız, Mahmut Hoca’larımız hep vardır. Biraz hatırlayalım dedik.
 
 
Toplam blog
: 2579
: 848
Kayıt tarihi
: 24.10.10
 
 

Mesleğim eğitimcilik… Şimdi artık emekli bir vatandaşım… biraz şairlik, biraz hayalcilik, biraz s..