Haçan naçar kalursun dul karida alursun

Teknik, bilim, psikoloji, hukuk v.s konularında danışılan, akıl alınan, yardım istenen kişilerdir..

Sözde ekonomiyi çok iyi bilirler. Bu yüzden, danışanıyla bire bir, gün içersinde etkileşim içine girerler. Terapi uygulamalı bir şekilde saatlerce şirketlerin yönetimi, arge konularında akademik ve teknik konuşur, konuşur anlatmaya çalışırlar.

Haftalık aylık raporlar hazırlar, durumu yazılı bir şekilde yönetime sunarlar.

Aslında maaşlı çalışan biri olduklarından patronlar tarafından biraz küçümsenirler. Bundan dolayı dırki, kendilerine haksızlık yapıldığını zannettiklerinden, iş verenle ilişkileri her zaman bozulur. Şirketlerde ortam gerildiğinde, sıkıntılar ortaya çıktığında ilk göze batan onlardır.

Piyasada oluşan ekonomik ve finans krizlerinin gel gitlerinde en çabuk etkilenende kendileridir.

Gemi su almaya başladığında durum ilk ona danışılmasına rağmen nedense gemiden filikasız indirilen, açık denize tabiri caizse mıçından tekmelenip can simitsiz atılan ne yazıkki onlardır.

Mihmail abi....

Hep klasik müzik dinler, askılı pantol giyer, keçi sakalı bırakır, saçları at kuyruğu yapar, pipo içer, inadına halen milenyum çağında şavrole araba biner.

Enteldir, menteldir ama gerçekten hoş adamdır.. Severim kendisini. Hemşerumdur..

Yaptığı işe gelince adı çok afilli, yukarıda anlatmaya çalıştığım meslek olan DANIŞ- MA- N- dır

Dışarıdan bakıldığında hep şaşalı hayat yaşadığı sanılır ama aslında hep parasal sıkıntı çeker. Dolayısıylada genelde danışmanların en azından benim tanıdığım Mihmail abi nin yıllardır hiç parasal sıkıntısı bitmez.

Neyse efenim.

Sabah arabamı ofisin önüne park ediyorum.

- Ooo Mihmail baba.. Ne o hayırdır saç, sakal bir birine karışmış.

- Ercan a traş olmaya geldim.

- Haline bakılırsa uzunca bir süre buralara gelmedin galiba.

- Sorma yav ..

- Ne o yinemi iş The end..

- Aynen öle..

- Yapma abi yaa!!!.. Geçmiş olsun..

- Sağol.. Patronun halinden anlamıştım zaten.

- Hayırdır abi..

- Son günler bana karşı çok acaip kibarlaşmıştı..

- Ne dedikine..

- Günde 5 sefer " Mihmail bey cim, Nasılsın, iyimisin derdi..

- Eee..

- Eesi işte, Sonunda patladı ve " Mihmail bey cim aldığınız maaş bu ekonomik krizde sanki bana çok gibi geliyor. Bi düşünsen" dedi..

- Nasıl yani.. dedim bende

Tabi oda açıklık getirdi..

- " Bütün çalışanlarımdan daha çok alıyorsun.. Üstelik yüzünü gören cennetlik. Part - time çalışıyor haftada 3 gün işe geliyorsun. Yarı maaşı kabul edersen devam edelim. " dedi..

- Eee sen dedinkine ona..

- Ama başında maaşı konuşmuş, bu şekilde anlaşmıştık sizinle dedim...

- Eee..

- O da " İyide işin başında değil artık kuyruğundayız" dedi.. " Gördüğün gibi iş yok. Hem evinde işe çok uzak.. Sende gelip ofiste boş boş oturuyorsun. " demezmi!!..

- Eeee!!..

- Tam ayakkabıyı çıkarıp kafasına atacaktimkine; sakinleştim. Tamam anlaşıldı.. Anlaşıldı.. Hadi ben gideyim o zaman. Haa.. Unutmadan, Se... bey; kuyruğunun altındaki basuruna iyi bak. dediğimde yüzündeki ifadeyi görecektin..

- Üzüldüm abi ya!!..

- Ne üzülecen.. Adam Tazminat ödememek için sudan sebep sebep arıyor. " Yok evin işe çok uzakta yok iki katı maaş alıyonda yok diğer personeller huzursuzda, felan, filan. Bu sabah bende işin Pause tuşuna bastım..

- İyi düşündünmü parim Pause tuşuna basarken...

- Ne düşenecem yav.. Aklıyla tazminatımın üstüne yatacak. Yedirirmiyim ?=)(/&%+^’!. o parayı. Hem beni çok arayacaklar çook..

- Ararlar abi, ararlar. Çık, çık, çık.. Vay anasına!!.. Senin gibi adam boşa çıktıysa, memlekette hakkaten kriz varmış haa..

- Yenimi anladın!!..

- Eee abi, şimdi napcan..

- Bilmem!!.. NAÇAR kaldım gördüğün gibi.. Hele bi tazminatı alalım; Bu krizde düz duvara tırmanıp durmaktansa mecburen onu sermaye edip bişeyler alacağız, aldığımızıda evirip, çevirip satacağız.

- Ne gibi şeyler.

Mihmail abi sinirlendi :)

- Rahmetli Babam hep bana " Oğlum, Haçan naçar kalursun. Dul karida alursun, ...!!! satarsun." derdi..

- Hehehehe..

- Artık napalim, yapıcaz bi şeler:)..

- Hehehee..

Saygılar..