Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

29 Ocak '07

 
Kategori
Gündelik Yaşam
 

Hadi dünlük tutalım !

Hadi dünlük tutalım !
 

Günlük tutmayı çoğu kişi çok sever. Ama bir türlü tutamaz. Günlüklere en güzel kalemlerle başlanır herzaman. Kurşun kalemin ucu açılır önce, sonra sayfa söyle elle üstünden bir temizlenir, hafif yan yatırılıp derin de bir iç çekere başlanır yazılmaya.

Merhaba Günlük. Bugün... diye devam eder... Ama hiç bir zaman, hoşçakal günlük yeni bir defterde görüşmek üzere denemez. Özellikle günümüzde, günlük dizi kaçıyor görüşürüz, günlük dizide çok heyecanlı şeyler oldu bidaha ki hafta yazarım deyip, 4 hafta sonra günlük neler oldu neler... Son zamanlar günlüklerimize bile yazıcak şeyler bulamıyoruz belkide. Rutin iş yaşantımı mı yazsam, yorgun argın eve geldiğimde tek bir keyfim dizi izlemek ondan mı vazgeçsem...

Zordur aslında günlük yazmak. Zaman ayırmak, o günü tam anlamıyla aktarabilmek. Yorgunluğun verdiği etkiyle aslında yazmak istediğinin en basite indirgenmiş halini yazmak... Zor iştir günlük yazmak O günü anlatmak... ve çok acıdır birgün O günü hatırlayamamak...

Bu düşünce sardı heryerimi. Unutmak. Çok acı olsa gerek. Hayatımdan birgünü unutmamalıyım. Dün'ü bile. Bu yüzden "Hadi Dünlük Yazalım"....

Bugün bitmeden bugünü anlatmak yerine, yarın anlatalım bugünü. Dünümüzü yazalım dün haline geldiğinde gün. Dün neler olduğunu unutmadan ertesi gün yazalım bir gün öncesini. En azından bir kaç satır iz bırakabilelim unutma ihtimalimiz olan hayatımıza. Her ne kadar teknolojinin nimetleri tokatlayıp uyandırsada elimizi yoralım. Olmadı mı parmaklarımız yorulsun bilgisayar başında.

Ama olsun. Unutmayalım bize ait bizim yaşadığımız şeyleri. Hayatımızı hatırlamak bize düşsün. Kimse hatırlıyor musun demeden biz hatırlatalım unutan insanlara....

Kokusu olmayan bir sayfaya yazsak bile...

 
Toplam blog
: 34
: 984
Kayıt tarihi
: 15.01.07
 
 

Yoktur hakkımızda söylenecek söz... Hakkımız da yoktur, hakkımızda birşey söylemeye zaten... Bir eli..