Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

31 Ekim '09

 
Kategori
Gündelik Yaşam
 

Hadin gari a y d ı n l a r....

Hadin gari a y d ı n l a r....
 

CAMGÖZ....BALIKLARIN EN HAYİNİ....


Daha önce paylaşmıştım blogda;

Karaköy' den bindiğim taksinin şoförü; " sesinizi birine benzettim ama çıkaramadım adını " dedi....

Radyo programımı ve de anlattığım masallardan bahsetti - hatta birini de anlattı -.....

Yani adımı hatırlayamamıştı ama MASALLARIMI hatırlıyordu....

Masalların gücüne inanmak gerek. Ünlü Yunan Söylevci Demades bir gün çıkmış kürsüye ve bir kırbaç gibi kullanıp sanatını coşturmak istemiş bütün gücüyle insanları…. Ama ne mümkün bir türlü dinletemiyormuş sözlerini…

Bu kez, daha acı sözler etmiş ama yine kalabalık banamısın demiyor. Bakmış olacak gibi değil; başka bir renk vermiş söze Demades. Bir gün Demeter Tanrıça demiş ki diyerek başlamış söze……..

Bakmış herkes pür dikkat kendini dinliyor…:).

...

Masallarını ve ütopyalarını yitirenler kölelere dönüşüyorlar.

Ütopyalarımızı yitirmemeli… Çünkü ancak onlarla çoğalabiliriz….

Yani yine bir masal anlatıcam size :)...

Hep anlatmak istediğim bir masaldı bu BALIKÇI MASALI... Ama inanın bu kez hep Sevgili Blogdaşım Bibliyofil yüzünden doğdu bu masal anlatma isteğim...

Son yazısını okudum ( açıklama yapmayacağım ki o yazıyı mutlaka okuyasınız ) ve bu masalın mutlaka paylaşılması gerektiğini düşündüm....

Çünkü ben de; doğruluğuna inandığımız cümleleri, ( masalda olsa ) bize ait olmasada mutlaka paylaşmalı ki işe yarasınlar diye düşünüyorum......

...

Efendim; balıkçılar elbette daha iyi bilirler Camgöz denilen bir balık vardır. Bu camgöz, köpekbalığının az daha küçüğüdür.

Kıyıcı, yırtıcı, hayın bir balıktır bu camgöz... En çok da sardalyaya düşkündür, hani şu parmak kadarcık, küçücük sardalyalar var ya; işte onların baş düşmanıdır. Pullu pullu sardalyaları yer tüketir, onlara hiç aman vermez.

Sardalyalar, camgözün üzerlerine geldiğini, artık kokusundan mı, suyu dalgalandırmasından mı neden anlarlar bir şekilde. Anlar anlamaz da, o küçücük sardalyalar ordan burdan koşuşur, birbirlerinin üstüne toplanırlar, sıkışırlar sıkışırlar iyiiice... sıklaşırlar... Denizin içinde sardalyalardan bir duvar olur.

Camgözün boyu bir- birbuçuk metredir. Sardalyaların kendi küçük bedenlerinden ördüğü duvar, camgözün boyundan büyük olur.

Camgöz denilen canavar yürür sardalyaların üstüne... Sokulur, sokulur iyicene....

İşte tam o zaman birbirlerine dayanıp bedenleriyle duvar örmüş küçücük sardalyalar hep birden pullarını atarlar. Denizin içi pul pul olur. Camgöz canavarının cam gözleri pullardan görmez olur, körleşir...

Yanını yöresini bilemeyen camgöz kaçar gider.

Biz balıkçılar, denizin içinde sardalyaların camgöz canavarıyla savaştığını , deniz yüzüne çıkan pullardan anlarız.

Denizin derisi, boncuklu, pullu, süslü kadın kumaşları gibi, pul pul ışıldar, yanar.

İşte tam o zaman biz de kancayı denize atar, gözü görmeyen camgözü yakalarız.

...

A R K A D A Ş L A R ....

A y d ı n

A r k a d a ş l a r ....

Biz camgözü yakalayınca ne yapacağımızı iyi biliriz, bir güzel çobasını yaparız, yahnisini yaparız.

Siz o camgöze kanca atmasını bize bırakın.

Ama siz aydınlar da, hadin, atın pullarınızı gayri,

Camgöze atın pullarınızı !

y o k s a

c a m g ö z

s a r d a l y a l a r ı

y i y i p

y u t a c a k...

...

Masal bu kadar :)

Öyle elma melma da düşmüyor ama; Erdem Balcı'nın dizelerinde de söylediği gibi;

Ben düşerdim kalbim çizilirdi
Unutma vişneleri ve masalları…

Unutmamalı masalları ve “Ütopyalara inanan yanımızın tozunu almalı” bir an önce....

ekim-2009-haticeatalay

Bu masalı Aziz Nesin , bir işçi toplantısında balıkçının birinden duymuş...

 
Toplam blog
: 206
: 1273
Kayıt tarihi
: 24.09.08
 
 

Don Kişot, Matematikçi, Öğretmen, Öğrenci ..