Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 
 

perihan reyhan ALKAN

http://blog.milliyet.com.tr/pra

22 Kasım '11

 
Kategori
Güncel
 

Hafif kaldı yine!..

Hafif kaldı yine!..
 

İşte yine kendimi en aciz hissettiğim, zorlandığım, ne yazarsam yazayım, ne söylersem söyleyeyim hafif kalan, yeterli görmediğim ve bir türlü tatmin olup rahatlayamadığım yazılardan biri daha.

Hayvanlarda tecavüz yoktur, birliktelikten önce uzun süre kur yapar, dişisi rıza gösterirse ancak birlikte olurlar. Çoğunda çok eşlilik de yoktur, ömür boyu tek eşle yaşarlar ve başka eşlere, hele de birbirlerinin yavrularına tecavüz yoktur!

Bunlar, yani bu 28 kişi hiçbir sınıfa girmiyor, adi, aşağılık, şerefsiz gibi sözler ise çok hafif kalıyor. Ama kılıfına da uydurup kızın rıza gösterdiğini kabul etmişler. O kız ne anlar bu işten, diyelim ki rıza gösterdi yaşı nedeniyle ne olduğunu bilmeksizin, ya o koca koca adi herifler?!. Herifler sözünü hiç sevmediğim halde özellikle kullanıyorum, çünkü adam desem adamlık, insan desem insanlık söz konusu değil bu iğrenç yaratıklar için.

En ağır cezaya çarptırıp resimlerini de çarşaf çarşaf sergilemeliydiler ki ibret olsun, insan içine çıkamasınlar ve de o ana kadar olmayan utanma duygusunu da belki tadabilsinler…

Tecavüzcü erkeklerin biri hariç iyi halden hafifletilmiş olarak göstermelik cezalandırıldı lakin başta o 13 yaşındaki masum kız olmak üzere, iki aracı kadın hafifletilmeksizin cezalandırıldı. Öncelikle kadındılar çünkü, erkek olmak zaten tüm bu nevi kadına yönelik suçlarda hafifletici sebep, kadın ise, ister suçlu, ister suçsuz mutlaka daha baştan kadın olmakla suçlu.

O aracı kadınları tutuyor ya da masum göstermeye çalışıyor da değilim. Aman sakın yanlış anlaşılmasın. Ben olsam, başta o aracı kadınlar olmak üzere, hepsini ipe dizerdim. Hatta erkekleri ölümden öte olan şekilde cezalandırırdım. Çünkü malumunuz, bazı erkeklerin erkeklik anlayışı tek bir organdan ibaret, yaşam da öyle… O yoksa, geriye hiçbir şey kalmıyor onlar için!

Mümkün değil ama diyelim ki oldu, o yavrucak ama erken gelişti ama hormonları çok çalışıyordu, istedi, hatta yalvardı bunlara “Ne olur…” Diye…

Peki o iki kadın nasıl bir kadın, hatta annedirler ki hiç vicdanları sızlamaksızın bir yavruya böyle bir konuda aracılık eder, nasıl demez, “Evladım bu çok yanlış, çirkin ve adice bir talep…” diye. Yine erkekler, nasıl insan, nasıl babadırlar ki yine böylesi bir talep gelse ya da rıza gösterilse bile, biri biri çıkıp da nasıl demez yine o iki kadının söylemeleri gerekeni. Nasıl sızlamaz vicdanları, nasıl acımaz yürekleri, bu ne arlanmaz, bu ne aşağılık bir duygudur ki bu denli yitirirler insanlık ve vicdanlarını? Kendi çocukları hiç mi gelmez gözlerinin önüne?

Ayrıca bu iyi hal ölçüsünü de anlayamıyorum; adam ilk kez hafif bir suç veya kabahat işlemiştir, daha önceki yaşamını gözden geçirerek, insandır, şeytana uymuş, bu bunu yapacak biri değildir aslında der ve hafifletirsiniz cezasını. Ama bu, böylesi bir ahlaksızlık, sadece suç değil, cinayettir de, çünkü o kızın hayatı o günden itibaren bitmiştir. Daha önce iyi hallerinin görünmüş olması, bu boyuttaki bir kötülüğü hafifletecek bir sebep değildir. Başlı başına, kötü, hatta en kötü haldir bu ve ardına, önüne bakılmaksızın gereken yapılmalıdır.

Söyleyebileceğim tüm sözler, hakaretler, hatta küfürler öylesi hafif kalıyor ki hem bu şerefsiz kişilere, hem de olayı bu kadar hafife alıp böylesine adaletsiz adalet dağıtanlara!..

p.r.alkan

 
Toplam blog
: 290
: 553
Kayıt tarihi
: 11.03.08
 
 

İlk ve orta öğrenimimi Gölcük/ Kocaeli, lise ve üniversite öğrenimimi Ankarada gördüm. İlk okuldan..