Hafifleteceğine inandığım tüyolara despotça kararlar!

Öncelikle kışın her iki akşamın birinde misafir barındıran bir eve gittiğimden ve de evde yemek pişirmeyi sevdiği kadar yedirmeyi seven bir anneye sahip olduğundandır ki, bel çevremin genişlediğini, artık açlık şekerimin düştüğünü, elimin altında ne varsa yemeye başladığımı görüp de panikleme yaptığımı düşünenler yanıldınız.

Öncelikle bu kış yemek yemeyi ne kadar sevdiğimi gördüm.

Yemek yemenin hazzı bir başka şey yahu.

Gözümün arkada kalacağı tüm gıdaları anne sayesinde mutlu tombul sıfatıyla yemiş bulunan benim.

Abarttım mı?

Yooo, geçen gün bereket tanrıçası ünvanı ile onurlandırıldım.

Ve, an itibariyle hoşuma gitti; evet tillahi.

Ve, fakat, benim bir eşek damarım vardır. Bu damarımın bir gün şaha kalkacağının bilinciyle yedik bitirdik, sildiiiiikkkk, süpürdük tabakları.

O an geldi çattı. Damarım tuttu.

Her neyse hafiflemek gerek,

Öncelikle içeceklerden başladım…

Yeşilçay aldım.

Ihlamur, zencefil.

Her sabah kahvaltıya neskafe ile oturduğumdan, bundan kurtulma kararı alarak, ıhlamur ve zencefil içmeye karar verdim. An itibariyle poşet çay yerine kendilerini demliyorum kocaman bir kupada…

Bir dilim çavdar ekmeğine bir kibrit kutusu kadar beyaz peynir… Bugünkü kahvaltım.

Öğle yemeğine ise bir  kase yoğurt getirdim. Bir dilim çavdar ekmeği ile birlikte.

Aralara erik kurusu  sabah onda 3 adet, akşam dörtte üç adet olmak üzere.

Sabah  saat onda bir fincan şekersiz türk kahvesi.

Masamda duran bir buçuk litre su da bitiyor, yavaş yavaş…

Öğle yemeğimi yedikten sonra ise yürüyüş. Spor ayakkabılarımı ayağıma geçirip yürüyeceğim. Artı akşamları da aynı şekilde eve yürüme gideceğim. Araba haftasonları hariç, olmayacak. Sabahları yürüyerek gelemem işe, dolmuşla olacak. Havalarda bahara girdi.

Öğleden sonra yeşilçay, bir kupa. Akşam yemeğine ise yine balıkla devam ettireceğim. Makarna yiyeceğim. Bir de elma.

Ama sanırım tavşan kanı çay demleyeceğim. Yanına bir iki galeta; belki.

Bugünkü uygulama böyle.

Eşek damarımı seviyorum ben.

Tuttumu böyle tutacak.