Hak geçmesin; 1 gol bize, 1 gol size!

Chelsea, Avrupa'nın devi ise Deivid Kadıköy'ün, Volkan da kalesinin... Şampiyonlar Ligi çeyrek finali ilk maçında tarih yazdı yine Sarı Kanaryalar. Biz bu tarihleri kanıksadık gitgide, Anderlecht maçı kadar etki yapmıyor artık.
İngiliz devi, 500 Milyon dolarlık, 21 maçtır yenilmeyen ve bu yıl Şampiyonlar Ligi'nde kalesinde sadece iki gol gören Chelsea, bu maçta tam iki gol birden gördü. Milyon dolarlık Drogba'dan tıs yokken bizim 1 Milyonluk Deivid neredeyse Avrupa gol kralı olacak, 5. golünü attı. Diğeri sayılsa 6. olacak, çünkü ilk golü 13. dakikada kendi kalemize attı.

13 sayısının uğursuzluğuna inanmam, hatta benim için uğurludur bile. Golü erken görünce, dikkatli oynayan Kanaryalar bir ara dağıldılar. Chelsea'nın yıldızları, Sevilla'nınkiler kadar hızlı olmasalar da, gerçekten güçlüler, hiç pas hatası yapmadılar, top kaptırmadılar, kalemize de çok geldiler üstelik. Ama orada onları bekleyen bir KAPLAN vardı. Maçın yıldızı Volkan, belki şimdi dünyanın en popüler kalecisi olacak!

Maç öncesi kadroya alındığında Gökhan Gönül'ü aratır dediğimiz Önder bile bugün çok dikkatli ve iyi oynadı, Edu ve Lugano da öyle. Vederson, çok tat vermiyor. Uğur Boral da heyecanlıydı ve ilk değişiklikte yerini Kazım'a bıraktı. Kazım, İngilizlere alışık, hiç yadırgamadı oyunu ve Aurelio'nun gönderdiği topu güzel bir şutla 65. dakikada filelere yolladı. Sessizliğe gömülen tribünler golden sonra çoştu da çoştu, tabii ki oyuncular da.

Alex, daha etkili olabilirdi, ama duran topların sayısı azdı. Hakem her pozisyona çalmadı ve güzel yönetti maçı. Maldonado, az oynamasına rağmen çok uyumluydu, Zico demek ki onu bu günler için sakladı. Etkili silahlar Roberto Carlos ve Gökhan Gönül'ün olmadığı bir maçta böyle bir oyun çıkaran takıma herkes şapka çıkarmalı diyorum.

Yine de kontrolü elden bırakmadan oynadılar, ikinci değişiklikte, fazla etkili olamayan eski Chelsealı Kezman çıktı, nöbetçi golcü Semih girdi. Oyuna katkısı daha ilk dakikalarda belli oldu. Deivid, golü kendi kalesine atmasına rağmen yine sahanın her yerinde dolaştı, savunmaya bile yardımcı oldu. Bir röveşata denemesi oldu ki, gol olsaydı, epeyce konuşulurdu, tam jeneriklik. Olmadı ama o girişim golün geleceğini belli etti. Orta sahadan aldığı topu uzaktan çok sert yolladı ve kaleciyi de yıktı. (Dakika 80) Golden sonra İngilizler iyice dağıldı, bizimkilere de 90 dakikayı doldurmak kaldı. Yenmek önemli, Türkiye için, 36 ülkede canlı olarak izlendi maç. yenilgi de olsa, Fenerbahçe'nin azmi ve direnci yine konuşulurdu.

Oldukça tecrübeli ve geniş kadrolu bir takıma karşı gol attırmadan yenmek başarı değildir de nedir? Bundan sonraki adres Moskova olacaktır. Herkes maçı 2-1 alırız diyordu. Taraftarın desteği ve isteği ile oldu.

Maçın rövanşı 8 Nisan'da. Turu geçeceeğimize tüm kalbimle inanıyorum. Hele penaltılara kalırsa, kesin geçeriz.

Orada burada artık farketmez, Fener bu asla affetmez!..

Haydi size iyi okumalar, ben kutlamaya gidiyorum!

http://www.fenerbahce.com/haberler/27897.php