Hakikat'in ağırlığı

Tedirgin ve telaşlıdırlar geçmişe sığınanlar... Tedirgin, telaşlı ve ne getireceği belli olmayan günlere yüzlerini çevirirler. Kaçabilmek midir amaç?

Sanmam. Geçmişte kalan güzel anılardan kopmak istemeyenlerdir belki de. Sıkı sıkı tutunurlar hatıralara, geçmişte kalan sevgililere, fotoğraflara. İçlerinde hep eski günleri yaşar varolan günü bile yaşayamazlar.gözlerinde hep bir perde vardır bugüne dair ve belli belirsiz yaşarlar yaşadıklarını... Sözleri bile geçmişe dairdir, kah sitem kah umut vardır... Belkide kopmak isterler istemesine ama öyle bağlı ve sadıktırlar ki o yaşananlara gelecek hep korku dolu bi sis penceresidir boş boş baktıkları...

Zihinde güzel anımsanan şeylerdir geçmişe sakladıkları. Ya da içinden çıkılmadık bir durumdur. Nefretler, öfkeler biriktirip saklanmıştır. Zamanını bekliyordur belki de gün yüzüne çıkarılmak için. Herşeyi reddeden bi ruh hali ve ona savaş açmak isteyen cılız bi bedendir günlük hayata ayak uydurma çabası... Yalnız değildirler bedenleri sarılmasada ruhlarında yerleşik bir hayat vardır... Her günün planı önceden çizilmiş her gün bi öncekinden farklı yaşanmak üzere ayarlanmıştır... Mazi koridorunda gidip gelir yaşanılanlar bazen de. Geçmişe sığınmak bazen de hakikatten sakınmak içindir. Gerçeğin ağırlığından kaçmaktır.

Tüm tezatlığa rağmen böyle hissedilir böyle yaşanılır geçmişte yaşayanlar.