Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 
 

Erdoğan Özgenç DOST MECLİSİ

http://blog.milliyet.com.tr/erdoganozgenc

19 Şubat '13

 
Kategori
Siyaset
 

Hala yüzde elli mi? (Özgürlük ve demokrasi var mı?)

Hala yüzde elli mi? (Özgürlük ve demokrasi var mı?)
 

En azından benim yaşımda olanlar, geçmişte bu ülkede yaşanan ekonomik sıkıntıları, hemen tamamı “dış güçler” tarafından organize edilen fiyat artışlarını yüksek kur ve faiz politikalarını ve enflasyon artışlarını çok iyi bilirler.

Evet, çok zor dönemlerdi ama ilginç olan “Devlet” halka hesap vermek zorunda hissediyordu kendini o günlerde, bu nedenle devletin borçları da aldıkları kredilerde yaptığı harcamalarda açıkça anlatılıyordu. Enflasyona neden olanları yüksek faizlerden kurlardan nemalanları gördük, o günün ekonomik tüm sıkıntılarını yaşatanların hemen hepsi bugün iktidarda ya da iktidarın “yalakası” durumunda…

Devlet, enflasyon oranları açıklarken halkın sıkça kullandığı ihtiyaç maddeleri başta olmak üzere birçok ürünü öncelikler sırasını dikkate alarak belirler ve yayınlar. Kaç senedir açıklanıyor bilmiyorum ama bugüne kadar açıklanan enflasyon oranlarının hiç birine inanmadığım gibi bir tekinde ‘haklısınız bu kadar artmış şu kadar inmiş’ diyemedim bir ekonomist olarak. Çünkü rakamlar hayaliydi…

Geçenlerde enflasyon oranı ve bu oranın tespitine yarayan ürünlerin listesi yayınlandı, hepimiz gördük, kaçını bazı kesimlerin dışında vatandaş kullanıyor sorgulamak lazım. Ne ilginçtir ki o listelerde halkın hemen her gün her an kullandığı ürünlerin büyük bölümü yok. Bir tuhaf tarafta şu; Türk insanını ne yaparsanız yapın Rakı içmekten Votka Şarap içmekten men edemezsiniz, enflasyon ürün listesinde tam on bir yıldır bunların adı bile geçmez ama bu ürünler en fazla tüketilen ürünlerin başında gelir. Neyse nasıl olsa bu millet “aptal” ya yutarlar ve itiraz bile edemezler anlayışıyla yayınlanıyor bizde yiyoruz…(?)

Şimdi sizlere 2005 ve 2011 yılları arasında bazı mallardaki fiyat artış oranlarını vereceğim, bugün iktidarın “yalakası” olan işverenler iş adamları %80 fiyat artışının olduğu dönemlerde gazetelerde çarşaf çarşaf Başbakanı, vekilleri istifaya çağıran reklamlar yayınlattılar. Listeye bakarsanız iktidarın fiyat artışını göreceğiniz gibi asıl görünmesi gereken bu ürünleri “halka-vatandaşa” satan ve bugün iktidarı alkış yağmuruna tutan ilan sahibi iş adamlarının kar marjlarını görebilirsiniz. Yani artış oranı aslında onların da kar oranıdır, yalan mı?

Koyun eti fiyatı tamı tamamına %233 artmış, salça %243 peynir evet hemen her sabah kahvaltı soframıza gelen rakının vazgeçilmez mezesi PEYNİR %265 artmış…

Yumurta %95 tüp gaz %88 mazot ve benzini yazmak bile istemiyorum çünkü maalesef bu iki ürünün artış hızı ve oranı kimsenin umurunda bile değil yani bizlere müstahak…

Devam ediyorum ama çok uzatmayacağım elektrik %97 çay %81 ekmek %77 artmış…

Peki, açıklanan enflasyon rakamları nasıl açıklanıyor; Enflasyon “tek” rakamlarda…

Şimdi bu yazımı okuyan herkese soruyorum; ENFLASYON TEK RAKAMLARDA MI?

Eski bir bankacı şimdilerin ekonomisti ve akademisyeni olarak yaptığım araştırmalarda devletin borcu %210 cari açık ise %463 oranında armış, en acı artış ise halkın tüketici kredisi konut kredisi kredi kartı borçlarındaki artış ise %840…

Bugün her kullanılan tüketici kredisinin geri dönüş oranı son derece düşük seviyelerde, yasal takibe düşen sayısı ise tavan yapmış halde. Bankalar durup dururken konut sahibi olmak zorunda kalmıştır aldıkları ipotekler nedeniyle…

Devletin ödediği borç faizindeki artışı, açılan dava sayılarını hapishanelerdeki artışı, icra dairelerindeki iç acıtan durumları yazmayacağım gözlerinizin önünde oluyor olanlar. Eğer biraz zaman ayırsanız çok şey göreceğiz ancak “bana dokunmayan yılan bin yaşasın” anlayışı ile bir dönemi yerden yere vuran anlayış devleti halkı “birazda onlar soysun, yesin” anlayışı bunları görmemize engel olmaktadır. Şimdi ben size bir kere daha soracağım; Ekonomik durum bu haldeyken ve sizin ceplerinize düşen ateş bu kadar büyükken halk refah içinde mi ve iktidar başarılı mı?

Komşularımızın hemen hepsiyle sorunlu hale gelmişken, Avrupa Birliğinden tamamen kopmaya başlamışken, dünya kültürü içerisinde artık yer bile alamazken, komşularda oluşan tüm kargaşaların katliamların destekçisi olmuşken bu ülkede medeniyet, çağdaşlık, kadın hakları, atamızın insanlığa hediye ettiği “Yurtta Sulh Cihanda Sulh” anlayışı var diyebilir misiniz?

Ülkemizde hemen herkes vatandaşlık numarası ile fişlenmiş, bütün telefonlarımız dinlenir hale gelmiş, henüz basılmamış kitaplar bile yasaklanabilmiş…

TSK nin sahra talimatları doğrultusunda yaptığı savaş ve taktik planlarına bakarak “darbeye teşebbüs” hikâyeleri ile askerleri aydınları bilim adamları gazetecileri yazarları hatta öğrencileri tutuklanmış… Sokakta yürüyen hemen herkes gölgesinden bile korkar en yakın arkadaşından kuşku duymaya başlamış, halkı sadaka ve biat kültürüne alıştırmış, hemen her yerde önce devlet terör estirilmekte, terör sinsi bir şekilde şuursuzca yapılan anlaşmaların sonucunu beklemekte…

Bu ülkeyi başta yönetenler vatandaşlarına sövebilmekte hakaret edebilmekte, en ufacık bir muhalefete ise tahammül edememekte…

Şimdi size yine soruyorum bu ülkede “DEMOKRASİ VE ÖZGÜRLÜK VAR MI? Ya da onların övündüğü

“İleri Demokrasi” var mı?

Bugün bir başka açıklama yapılmış ki gerçekten eğer doğru ise çok acı; Bu ülkede “Türküm” diyenlerin oranı %54 civarındaymış…

Şimdi bir başka soru ile yazımı bitiriyorum, yukarıdaki açıkladığım oranlara bakarak yanıtlarsanız sevinirim;  iktidarın oy ve destek oranı hala % 50 mi?  Ek olarak bu oran ve atılan oylar, seçim sonuçları gerçek mi?

İyi akşamlar…

Erdoğan ÖZGENÇ

 
Toplam blog
: 846
: 425
Kayıt tarihi
: 26.06.12
 
 

Emekli banka müdürüyüm ama kart vizitimde "insan" yazıyor. Adana'da ikamet ediyorum. Herk..