Halkım, sana da yazık bana da!...

Gazetecileri, gerçekten gazeteci olanları, gizli delillerle içeriye tıkmaksa demokrasi, ben de bu ülkeye yazık oluyor derim. 

Dünyanın en pahalı benzinini, en yüksek tüketici vergisini dayatan zorbalığın, yarıya yakını, tek öğünle gün geçiren, yurttan, okula otobüs bileti bile bulamayan öğrenciler, ulaşım hakkı için, okula gidebilmek için eylem yaptığında, düşman gibi nefretle dövülüyorsa,  

Ey halkım sana da yazık bana da.. 

Şehirleri yağmalamakla, orman yakıp el koymakla, polislere taş atıp, komiserleri tokatlamakla, bakanların çocuklarının şirketleri 3-5 yılda, ilk 500 şirket arasına girebiliyorsa, sözde bursla okuyanlar gemicik sahibi olabiliyorsa,  

Ey halkım sana da yazık oluyor bana da… 

Zengini, daha zengin, yoksulu, ucuz belediye ekmeğine bile yapılan, gizli zamlarla, daha yoksul kılınıyorsa,  

Ülkede ne var ne yok, haraç-mezat satılıp, çalıp, çırpıp köşeyi dönülüyorsa 

Ey halkım sana da yazık oluyor, bana da. 

Hastaneleri özelleştirip, parası olmayanı ölüme terk ediliyor, okulları özelleştirip, yoksul çocuklarını cahil, ya da, az bilen çokça yobaz kılınıyorsa,  

Öğrenciye sopa, çiftçiye hakaret, memura baskı, işçiye açlık, işsizlik varken, havuzlu villalarda oturulup sana masallar anlatılıyorsa,  

Ey halkım sana da yazık bana da.. 

Hele tüm bunlar, ileri demokrasiye geçme masalı ile seni uyutup yapıyorlarsa,  

5 bin sayfalık iddianamelerle, 5 yıldır süren davalarda, suçunu bile bilmeyenler içeride yatar iken, tecavüz suçlusu olduğu açıkça kanıtlı bunaklarla, cinayet suçlusu olduğu kanıtlı yobazlar, salına biliyorsa, topluma demokrasi diye, bize dayatılan korku ise, zorbalık ise, baskı ise,  

Ey halkım sana da bana da , çocuklarımıza da yazık oluyor. 

ozcanvural1933@hotmail.com