Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

15 Şubat '08

 
Kategori
Güncel
 

Halkın istemediği ınkilap

Halkın istemediği ınkilap
 

Bayrağımız...


Kütüphanemdeki kitapları yeniden okuyorum. Dünyayı bilmem ama Türkiye'nin gündemi pek az değişiyor. Özellikle, bizde örneği pek de fazla olmayan "hatırat"ları okumak, güne ve gündeme ilişkin yeni ufuklar kazandırıyor insana.
Yıllar önce okuduğum, Osman Nuri Lermioğlu'nun I.Dünya Savaşı yıllarındaki anılarını anlattığı, "Halkın istemediği inkilap;Meşrutiyet" adlı eserini bir kere daha okudum.
İttihat ve Terakki "çılgın" lığının koskoca imparatorluğu nasıl paramparça edişini, canlı şahitinden dinlemiş oldum.Bu milletin evladının, Almanlara yaranmak uğruna "Kafkas" cephesinde aç, susuz donduruluşunu okudum.
Meşrutiyet çılgınlarının, "Hürriyet, adalet, müsavat" diye yola çıkıp da, nasıl hürriyetleri yok ettiklerini, adaleti rafa kaldırdıklarını bir kere daha gördüm.
Geçen yüzyılın başında yaşadığı bu çarpıklıkları bu ülke yüzyıl sonra bile henüz aşmış görünmüyor, ne yazık ki.
Yirmi birinci yüzyılın ilk çeyreğini yaşarken hala, demokrasinin "azınlık" rejimi mi, yoksa "çoğunluk" rejimi mi olduğunu tartışıyoruz.
Eğer kendinizi "azınlık" olarak hissediyorsanız, demokrası azınlık rejimidir.Yok, çoğunluksanız, demokrasi çoğunluk rejimidir. Ne güzel değil mi? Demokrasiyi de kendimize uyduruveriyoruz hemen..
Bir yasağı savunmak nasıl demokratlık oluyor, anlamak mümkün değil. Demokrasi yasaklarla yaşayan bir rejim değil ki.
Üstelik bu yasak, sosyal bünyeyle, kültürle, dinle ve insan haklarıyla ilgili bir yasak. Böyle bir yasağı güya "rejim" adına yaşatmak istiyorsanız, bu ne tür bir "rejim" oluyor?
Sahi Türkiyede naslı bir rejim var?
Cumhuriyet mi? Yani halk çoğunluğunun iradesinin oluşturduğu devlet yönetimi...
Demokrası mi? Yani halk iradesinin idareye yansımasıyla oluşmuş sistem.
Pekala, nasıl oluyor da, %25 , %75' ten çok oluyor?
Yoksa bu ülkede üçüncü dünya ülkelerinde olduğu gibi, belli bir "azınlığın" hakimiyetiyle oluşmuş bir "gizil diktatörlük" mü var!
İster azınlık olsun, ister çoğunluk olsun, insanların kendi "yaşam tarz"larını savunmaları son derece doğal ve son derece haysiyetli bir iştir.
Ancak, kendi yaşam tarzının idamesini başkalarının "yaşam tarz" larının yaşatılmamasına dayandırmaları en azından zorbalıktır.
Siz, size konmuş bir "yasak" varsa, onun mücadelesini verin. Başkalarına konmuş "yasak"ların devamı için verdiğiniz mücadele bir "hak" mücadelesi olamaz!
Haklı olmayan mücadeleler "haysiyetli" de olmaz!

 
Toplam blog
: 1645
: 822
Kayıt tarihi
: 19.01.08
 
 

Edebiyat, kamu yönetimi ve gazetecilik tahsili... 27 yıllık eğitimcilik hayatından sonra emeklili..