Halkın kutladığı Zafer Bayramı

AKP Hükümeti toplumu ve milleti ayrıştırmaya, ötekileştirmeye ve germeye devam ediyor. Geçtiğimiz yıl geleneksel milli bayramların kutlanması kapsamında kutlama programında birtakım yasakçı gelişmeler ve çelenk sunmanın sınırlandırılması sonucunda bayramların kutlanmasında iki kanal ortaya çıktı. Resmi kutlama ve halkın kutlaması. Örneğin Hükümetin Cumhuriyet Bayramı kutlamalarında değişikliklere ve resepsiyonu kaldırma yoluna gitmesi, halkın tepkisine neden olmuş, halk kitleleri yürüyüşler, mitingler, basın açıklamaları vb. şekilde alternatif kutlama programları geliştirmişti. Bu kapsamda bu yıl tüm yurtta olduğu gibi Burdur’da da sabahki resmi kutlama programında halk yoktu. Kutlama komitesi boş kaldırımları selamladı. Ama öğleyin CHP’nin önderliğinde çeşitli kitle örgütü ve sendikaların ve derneklerin destek verdiği kutlama programında ise halk vardı. Topluluk adına CHP Merkez İlçe Başkanı Barış Ayten Atatürk anıtına çelenk sundu.

Yaklaşık 5 yüz kişinin katıldığı Cumhuriyet Meydanında Atatürk anıtına çelenk sunma töreni, çelengin ardından şehitlere saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nın okunmasıyla devam etti. Günün anlam ve önemi üzerine konuşmayı Merkez İlçe Başkanı Barış Ayten yaptı.

Ayten’in açıklamaları şöyledir:

30 Ağustos, Bağımsızlık ve Özgürlük mücadelesini Gazi Mustafa Kemal Atatürk ile silah arkadaşlarının kazandığı Büyük Zafer’in taçlandığı gündür.

30 Ağustos aynı zamanda özgür, laik, demokratik Türkiye Cumhuriyeti ile Atatürk ilke ve devrimlerinin başlangıcının simgesidir.

30 Ağustos Topraklarımızı paylaşmaya, Ulusumuzu Bölmeye ve Kendilerine Esir etmeye çalışan Emperyalistlere en büyük dersi verdiğimiz gündür.

30 Ağustos Ulusumuzun her türlü farklılıklarını bir kenara bırakarak kenetlendiği ve topyekûn mücadele vererek Bağımsızlık Benim Karakterimdir dediği gündür.

AKP ile Devlet Geleneklerimizin birer birer yok edildiği kimisinin ise değiştirildiği bir dönemde; Resmi Kuruluş ve Kurtuluş günlerimizde Atamızın manevi huzuruna çelenk bırakmamız yönetmelikle kaldırıldı.

Bu yönetmeliklere rağmen köklerinde emperyalizmle mücadele olan, yüreğinde bağımsızlık ve demokrasi aşkı olan CHP’liler olarak, Bizi Biz eden, Bizi tarih eden, Bizim damarlarımızda akan kanın sıcağını, bütün dünyaya hissettiren, Bu Zafer Bayramı gününde Atamızın Manevi huzuruna çelenk koymaktan alıkoymamıştır, hiçbir zaman da alıkoyamayacaktır.

Bu vesileyle buradan bir kez daha haykırmalıyız ki; Hiçbir yasak ve uygulama bizleri ulusal değerlerimizden, Milli birliğimizden, Bağımsızlık Mücadelemizden, Mustafa Kemal’in aydınlık yolundan, Devrimlerinden koparamaz ve yüce yolculuğumuzdan ayrı koyamaz.

Büyük Milletimiz, bugün tıpkı tarihte olduğu gibi yine topraklarımızda aynı işbirlikçi, emperyalist, terörist güçlerle mücadele etmektedir. Başta Büyük Milletimize ve CHP’lilere düşen en büyük görev her zamankinde daha fazla birlik ve beraberlik içinde olmak, Her zamankinden daha fazla azimli ve kararlı olmaktır. Unutmamalıyız ki birlik ve beraberliğin üstesinden gelemeyeceği, engelleri aşamayacağı hiçbir şey yoktur.

Bu duygu ve düşüncelerle, Başta Başkomutan Ulu Önder Gazi Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere; Bizlere bugünleri kanlarıyla, canlarıyla armağan eden Şehit ve Gazilerimizi saygıyla anıyor, Siz değerli Aydınlanma neferlerini ve Silivri’de tutuklu TSK Mensuplarını saygıyla selamlıyorum.

YASAKLAR İSYAN ETTİRDİ

İstanbul, Ankara, İzmir, Antalya ve Isparta’da çelenk sunma ve saygı duruşu yasakları vatandaşları isyan ettirdi. Çelenk koyacaklar arasında kitle örgütleri ve bazı siyasi partilerin isimleri okunmayınca vatandaşlarla CHP ve İP’lilerin itirazları ve çelenk sunmaya çalışmaları sonucu polisle arbede yaşandı.