Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

17 Mayıs '09

 
Kategori
Sivil Toplum
 

Hangi Cumhuriyet?

Bugün Ankara Tandoğan Meydanı'nda Cumhuriyet Mitingi yapıldı. Bunun toplumun çeşitli kesimleri için değişik anlamları vardır şüphesiz. Kimseye "öteki" damgası vurmadan görüşlerimi paylaşmak istedim ben de .
"Farklılıklara saygılı olmak "kavramı demokrasinin özünde, belki de en temelinde var. Ama bu "farklılıklara saygılı olmak" o kadar kolay anlaşılacak ve uygulanabilecek bir şey midir? Bazı reklamlarda vurgulandığı gibi"kontrolsüz güç, güç değildir." dersem eminim çok yandaşım olacaktır. Güç, büyüdükçe kontrol etmede o kadar çok sorunla karşılaşılır ki sonunda gölgesi kendinden büyük bir gerçekle karşı karşıya kalıveririz. Tarih boyunca bütün siyasi olaylarda bu böyle olmuştur. Her sistemin icraatlerinden kaynaklanan iyi ve kötü "anıları" olmuştur. O çağ atlatan Fransız İhtilali'nin özgürlük, eşitlik, kardeşlik söylemleriyle gelip nasıl bir kıyıma neden olduğunu pek azımız bilir. Burada asıl sorumlu bence uygulayıcı konumdaki insanın sosyokültürel zaafıdır. Çünkü aynı sorunun başka uygulayıcılar tarafından kolaylıkla çözüldüğü çok örnek var. Nasrettin Hoca fıkraları böyle örneklerden sıklıkla dem vurur. "Kraldan çok kralcı" deyimi içinde yaşadığı sistemi özümseyememiş ve uygulayıcı konumdakilerden ya da sistemin destekçilerinden oluşan aymaz insanları ne güzel anlatıyor değil mi?
Neyse öyle ya da böyle sistemin uygulama sıkıntılarından doğan bir muhalif kitle oluşur. Asıl sorun iktidarda olanlar ile muhalefetin aynı coğrafyada nasıl huzur içinde yaşayacağı ya da yaşaması gerektiğidir. Muhalefeti susturmaya yönelmenin, bazı istisnalar dışında (Nazizmin yaptığı Yahudi soykırımı gibi) ters etki yaptığı genelde kabul edilen toplumsal bir gerçektir. Atatürk'ün ardıllarının sistemi taşımada gösterdikleri zaaflar ortadadır. 12 Eylül'den sonra Diyarbakır Cezaevi'nde yaşanan olaylar mağdurları ve onların nesillerinde hala devam eden çok ciddi tepkileri doğurmadı mı? Burada "muhalefet olmasın" demek istemediğimi kesinlikle vurgulamak isterim. Ancak gereksiz yere, önlenebilir hatalardan dolayı toplumsal huzurun bozulması o kadar da istendik bir durum değildir.
Konuyu Cumhuriyet Mitingi ile ilişkilendirecek olursak; cumhur (yani halk) kazanımı olan demokrasiyi ve onun getirdiği toplumsal düzeni yaşarken vatandaşların aynı memnuniyet düzeyinde olmadığını görüyoruz. Peki bu fark ne kadar kabul edilebilir düzeydedir? Bu farklılığın, bizim toplumsal yapımızı düşündüğümüzde (siz buna demokrasinin içselleştirilme düzeyi deyin) toplumsal huzurumuza olumsuz etkisi katlanılabilir düzeyde midir? Ve farklılıkları ifade etmek için yapılandırılan bu tarz mitingler ne kadar etkili olacaktır? Hafızası bu kadar kısa bir toplumun böyle bir refleksi gerçekten neleri değiştirebilir? Peki zamanında iktidarda olan bir görüşün bu şekilde meydanlara doluşup muhalif azınlık konuma düş-ürül-mesini nasıl okumalı?
Bu sorularım biraz olsun canınızı acıttıysa siz duyarlı bir vatandaşsınız demektir.Gerçekten!
Ben sadece farkında olmayı, birlikte farkında olmamızı istiyorum ve öneriyorum. Olan bitene makro boyutta bir bakalım. Tüm bu toplumsal gelişmeler kime fayda sağlıyor? Bu coğrafyayı paylaşan her bir vatandaşın en küçük mutluluğunu bir kazanım sayarak ifade ediyorum; lütfen düşünün ve farkına varın! Yoksa şimdiye kadar olduğu gibi önümüze konanla yetinmeye devam eden bir üçüncü dünya ülkesi kalmaya mahkumuz.
Demokrasinin gereği olarak düşüncelerimizi kitle örgütleri aracılığı ile ifade etmek durumundayız. Aksi halde her türlü bahaneyle susturulmaya çalışılacak olan, acı çeken bir muhalif kitle olarak kalırız. Demokratik örgütlü mücadeleye rağmen hala başarılı olunamıyorsa o zaman ya içselleştirdiğimiz değer yargılarını benimseyen ülkelerde yaşayacağız (bunu ifade etmek ne kadar acıdır!) ya da yaşadığımız ülkeyi aydınlığa taşımak için yanmaya devam edeceğiz. Zira "Sen yanmazsan, ben yanmazsam, biz yanmazsak nasıl çıkar karanlıklar aydınlığa?" demiş Nazım.
 
Toplam blog
: 68
: 644
Kayıt tarihi
: 17.11.08
 
 

1964 İstanbul doğumluyum. Bekarım. Çocuk hastalıkları uzmanıyım. Halkla İlişkiler ön lisans ve İk..