Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

01 Mart '08

 
Kategori
Aşk - Evlilik
 

Hangi yaşta hangi aşk!

Hangi yaşta hangi aşk!
 

Sadece kendi kendisiyle sohbetler ederek verdiği hayati önem taşıyan kararı açıklarken sonuçlarına da katlanmalı insan!
Aptalca şiirler yazmanın,şiir defterinin arasında gül yada papatya kurutmanın gereksizliğinde olduğu gibi!
Telafisi ileride çok zor olacak bir çok yanlışlığa zemin hazırlamamak için,aşık oldum itirafı yerine,sana aşık oluyorum galiba yada sana aşık olabilirim demesi gerekir oysa!
Hayal dünyasından gerçek yaşama geçerken hayatta beni sadece romantik bir ilişki mutlu eder diye düşünüyorsanız,çok yanılırsınız.
Çünkü romantizm hayatın her döneminde insanı mutlu etmez,ayrıca romantizm sadece tıpkı sizin düşüncelerinize sahip bir romantik bir eşle yaşanır.
Pembe yalanların yerini gerçek hayat beklentilerinin gerektirdiği yüzleşmeler alır!
Ama siz aşık olurken bu önemli ayrıntıları mutlaka gözardı etmişsinizdir.
Bu sonuçlara razı olunan bir ilişkide sevgi, saygı,uyum gibi beklentiler de hiç bir zaman gerçekleşmez.

Hem aynı heyecanı, aynı aşkı, yıllar sonra da yaşadığınızı söylüyorsanız, yalan söylüyorsunuzdur demektir.
Ancak mutlu olmak için ilişkiyi olduğu gibi kabul etmek gibi bir gücünüz var ise bu söz doğru olabilir.

Aşk zannettiğiniz olgu en kısa zamanda şekil değiştirebilir,bu nedenle ilişkileri birtakım kurallara veya kalıplara oturtmaya çalışmaktan kaçınmak gerekir.

Hem zaten başaramazsınız.

Her evrenin bir açıklama örnekleri var canım,hiç pembe romanlarda okumadın mı? diyenlerdenseniz, ilişkiniz çoktan bitmiş demektir.
Her adımımızı çevremizdeki örneklere göre atmaktan vazgeçmeliyiz,davranış biçimleri kişilere göre değişir çünki.
Bir insan,sevdiğinin her şeyine asla hayran olamaz,ama hayran olduğunu sanır.

Ve işte bunun adı aşk zannedilir.

Onun bazı huylarından nefret etme cesaretini gösterebilmeliyiz ve bunu yaparken de asla yalnız kalmaktan korkmamalıyız.
Cesaretimizi dizginlersek ileride zaten yanlız kalmaya mahkumuz demektir.
Bu düşünceyle yaklaşırsak aşkı değil, gerçek sevgiyi aramış oluruz.

Çünkü aşk bitse bile, sevgi asla bitmeyecektir...

Aşk a bağımlı olmadan arkadaşlığı dostluğu paylaşmanın tadına varmak önem taşımalı.

Gerçek mutluluk bu olmalı.

Bir zamanların dağları delen aşkları, göz karartan sevdaları yerini arkadaşlık duygusunun hakim olduğu sevgilere bırakmalı.

Ayrıca olası pişmanlıkların gerektireceği yeni başlangıçlar yapabilmek herkesin en doğal hakkıdır..
Ama bu başlangıçlar geçmişte yaşananların tıpkısı olmamalı,hedeflenen gerçek aşkı yeniden bulmak değil, gerçek sevgiyi bulmak olmalı.

Aşık olduğumuz kişi aynı zamanda hem sevgiliniz,bazen babanız ,bazen anneniz bazen de tavla oynadığınız arkadaşınız yada kadeh tokuşturduğunuz dert ortağı meyhanedaşınız olmalı!




 
Toplam blog
: 1021
: 1607
Kayıt tarihi
: 19.10.07
 
 

Çok eski olmayan bir tarihte tıpkı sizler gibi Melek'lere gülümsermişim uykulu hallerimde!  ..