Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

12 Mayıs '19

 
Kategori
Kültür - Sanat
 

Harf İkiletmeden Okumak

Gazanfer ERYÜKSEL
 
 I
12 Eylül 1980 darbesinin şoklarını atlatmaya çalıştığımız günler… “Biz yenildik. Nerede hata yaptık? Her şeyi baştan okumak ve konuşmamız gerekir…” diye düşünüp de kimselere derdimi anlatamadığım günler. Bir arkadaşın önerisiyle Attila İlhan’ın “Hangi” dizisi okuyarak (Hangi Sol?, Hangi Sağ?, Hangi Batı?, Hangi Seks?) dünü ve günü anlamaya çalışırken geleceği düşündüğüm günler.
1980 öncesi Tünel Kültür ve Sanatevi’inde yöneticilik yaparken tanışmıştım Hilmi Yavuz ile. Şeyh Bedrettin’in anma toplantısında konuşmacıydı. Şeyh Bedrettin Üzerine Şiirler adlı kitabı yeni çıkmıştı. Erol Toy da Azap Ortakları adlı romanında Şeyh Bedrettin üzerinde Osmanlı’nın kuruluş dönemini irdelediği için konuşmacıydı. 
 
Mehmet Atay’ın “Hilmi Yavuz’u ziyaret edelim…” demesi üzerine o dönemde Boğaziçi Üniversitesinde verdiği dersler dışında Gelişim Yayınları’nda danışmanlık da yapan Hoca’nın yanına gittik. 
Bu ziyaretler sıklaşınca iş çıkışı Hoca ile Nişantaşı’ndan Maçka’ya doğru rahvan yürüyüşler de yapmaya başlamıştık. Bazı yürüyüşlerde ise Akademi Kitabevi’nde mola verirdik. İşte o molaların birinde Hilmi Yavuz’un ilk şiir kitabı olan Bakış Kuşu’nu bulmuştum rafların birinde. Tek kalmıştı. Hemen alıp tek kişilik özel imza günü yapmıştım. 
 
Bu eski resimlerin dip kuytudan çıkmasını Selçuk Altun sağladı. Cumhuriyet Gazetesinin kitap ekindeki (07 Şubat 2019) “Kitap İçin” adlı köşesinde Bakış Kuşu adlı kitaptan Yahya Kemal’e rubai adlı şiirine yer vermişti. 
 
Sen gittin gideli kuşlar anlamaz görünür
Her açılan gülde yepyeni bir Şiraz görünür
Bakışlar dağılırken denizin belleğinde
Senin her şi‘rinde geçmiş bir yaz görünür. 
 
Bu şiir ve/veya kitap Hilmi Yavuz şiirinin kılcal köklerini barındıran bir metindir dersem zamanı ıskalamamış olurum. 
 
 II
“Siz beni bulun, ben ararsan herkes anlar.” Gülce Başer
 
 III
“1961’de Tarık Dursun K. ile birlikte Şiirimizde Aşk ve Kadın adlı nitelikli bir antoloji de hazırlayan Ümit Yaşar, bunun yanı sıra Metin Eloğlu ile birlikte bir de Garip Şiirler Antolojisi yayımlamıştır.
Türk şiirine bu hizmetlerini de hatırlamak yerinde olacaktır. Onun bir yönü de kendisini okuyarak yetiştiren genç şair adaylarını daha üst düzey şairlere hazırlayabilmesidir. Okuyanda şiir hazzı uyandıran şiirlerinin sayısı az değildir. Bu yönüyle, kendisiyle aynı yıllarda romanın en popüler ismi olan Kerime Nadir gibi bir ara durak konumundadır okur için. Onlardan yola çıkarak okur daha nitelikli edebiyata doğru yol alabilir.”
(Şiir Yüklü Gemi, Baki Asiltürk, Çolpan Kitap, 2018) 
 
 IV
“Elinde başvurabileceği pek çok hukuki yol bulunan bir adam dahi bazı planlarını gerçekleştirirken arka kapıları kullanmaya mecburdur. Hukuk daima, küçük ya da büyük her türlü hukuksuzluğun sınırlarında dolanır. Bu sınırlar da yetkiler arttıkça genişler. Bu yüzdendir ki büyük adamlar küçük adamlara kıyasla daha çok haksızlık yapar. Yetkiler ne kadar mutlaksa sınırlar o kadar silik olur; haklı ile haksızı birbirinden ayırt etmek de bir o kadar zorlaşır. İşte o zaman birlikte at çalacağınız insanlara ihtiyaç duyarsınız.” 
(Cam Arıları, Ernst Jünger, Çeviren: Mert Moralı, Jaguar Kitap.)
 
 V
Bir metne önem ve değer katan en başat boyut, metnin farklı zamanlarda, farklı yerlerde, farklı dil ve kültürlerde toplumlara söylenecek bir sözünün bulunmasıdır.
Okuyan/izleyen/dinleyen, metinden yola çıkarak kendisiyle ve hayatla yüzleşerek daha önce hiç düşünüp düşlemediği bir bağlamda şeyleri sorgulama olanağı bulur. 
 
 
 
 
Toplam blog
: 227
: 584
Kayıt tarihi
: 16.12.15
 
 

1952 Yılında İstanbul'da doğdu. Pertevniyal Lisesi'ni ve İstanbul İktisadi ve Ticari İlimler Akad..