Harika bir duygu;Öğretmen öğrenci ilişkisi

Öğretmen-öğrenci ilişkisi,  kendine has bir insan ilişkisi biçimidir. Eğitimci aldığı eğitim, kendine kattığı birikiminle öğrencilerini etkileme ve onlarda istendik davranışlar kazandırma gücünü göstermesi ile gelişen ve kazanılan davranışları kalıcı hale gelmesini sağlayan karşılıklı bir etkileşim le oluşan bir ilişkidir. İlişkiye ''harika''dememin nedeni, Yeni bir insanı tanıdığımızda ve ondan çok etkilendiğimizde, bunu "harika" olarak tanımlarız. Günlük hayatta zaman zaman kullandığımız bir sözdür harika, beğendiğimiz bir fikir için  "Harika fikir doğrusu' 'beğendiğimiz bir futbolcuya, Öyle bir top oynuyor ki harika deriz. Öğretmen öğrenci ilişkisini harika bir duygu diye tanımlamamın nedeni kendidünyanızı yeni bir insana açıyorsunuz ve sizde bir başkasının dünyasına girerek yeni bir dünya tanıyorsunuz. Öğretmen öğrenci ilişkisinde dünyaların ne kadar zengin olduğu, birbirlerine ne kadar çok şey verebildikleriyle ilintilidir.

 

Öğretmen-öğrenci ilişkisi ile ilgili iyi bir örneği bir yazıda okumuştum, alıntı şöyle

"Sefiller'i okumadan dünyayı anlayamazsınız."

Öğretmen, "Benim babam o kadar büyük bir adamdı ki, Victor Hugo'nun Sefiller romanını Türkçe 'ye çevirdi," diyerek sınıfa soruyor: "Aranızda bu romanı okuyan var mı? Sefiller 'i okumadan dünyayı anlayamazsınız. Bundan sonra ilk işiniz, Sefiller 'i okumak olacak." Server Tanilli, Sefiller 'i buluyor, okuyor ve o kadar etkileniyor ki, bir hafta hasta yatıyor, okula gelemiyor. Bu, öğretmen-öğrenci ilişkisinin aslında ne denli derinleşebileceğinin çok simgesel örneklerinden biri, diye tanımlıyor yazar.

 

Çocuklarla ilişkimizi birkaç yıllık öğrenimle sınırlı bir ilişkiden ötede tutarak, bu ilişkiye, onların hayatında o etkilerin ve donanımın hayat boyu süreceğini düşünerek yaklaşmalı. Bu yüzden, onlara ne kadar çok şey verirsek ve yenidünyalar açmayı başarabilirsek, etkimiz o kadar fazla olacaktır. Bunun temel yolu da, onlara koşulsuz sevgimizi, ilgimizi, bilgimizi vermek, onların dünyalarına girip onların ilgi ve yeteneklerini birlikte keşfetmekten geçer.  Öğretmen öğrenciye kabul ettiğini gösterecek özel ilişki göstermek, diğer öğrencilerin kabul görmesini sağlayacak, böylece kendisinde öğrencilerin hayranlık göstermesinin yolunu açmış olacaktır. Bu ilişki öğrencinin öğrenimine ve eğitimine olumlu yansımalar sağlayacak. Güven duygusu gelişmiş olacak, bireyde güven duygusunun gelişmesi kişinin hayatındaki başarısına olumlu katkılar katacaktır.

 

Mesleğimin dördüncü yılında, Anadolu'nun bir kasabasında görev yapıyorum. Ortaokul lise aynı binada eğitim yapıldığı yıllarda okula babasını trafik kazasında kaybetmiş bir erkek çocuğu geldi ve benim sınıf öğretmenliğini yaptığım sınıfa verildi. Babasını kaybetmiş olması ve kasabaya yabancı olması bende farklı bir duygu içinde öğrenciye bakış açısı içinde olmama neden oldu, diğer öğrencilere kabul ve yalnızlık içinde olmaması derslerine olumsuz etkilememsi konusunda iyi bir iletişim içine girdim, öğrencin bana hayran olmasına neden oldu bu da derslerine psikolojisine olumlu yansıdı. Bir gün annesi okula geldi benden bir fotoğrafımı istedi oğluna karşı gösterdiğim ilgi, kurduğum iletişime teşekkür edip fotoğrafı oğlunun istediği büyütüp odasına asacağını söyledi, ardan geçen zaman içinde bir gün öğretmenim bir fotoğraf çekilelim dedi bir bayram günü ve bir fotoğraf çektirdik, öğrencinin sınıf içi başarısı, tavırları, hal ve hareketleri bende ona karşı bir hayranlık uyandırdı, bir gün sınıfta tahtada problem çözerken, kendi kendime evlenirsem erkek çocuğum olursa adını o öğrencimin adını koyacağım duygusu oluştu bende. Aradan belirli bir süre sonunda evlendim eş durumundan eşimin yanına tayin oldum, bir daha da o öğrencimle iletişimim olmadı. İkinci çocuğum oğlan oldu ve andını öğrencimin ismini koydum. Aradan yıllar içinde bu ad koyma meselesini oğluma anlattım. Yine yıllar sonra oğlum iş hayatına atılması aşamasında mülakatta adının ne anlama geldiği sorulduğunda oğlum bu anıyı anlatmış mülakatı yapan kişinin hayranlık duyduğunu bana söyledi.

 

Otuz yıl ardan sonra bir telefon geldi arayan o öğrencimdi, bana hayatını anlattı Türkiye'nin sayılı iki üniversitesini bitirmiş, yurt dışında adını dünyaya duyurmuş bir üniversitede doktora yapmış devlette bürokraside görev yaptıktan sonra kendi şirketini kurmuş. Öğretmenim fotoğrafın hala duruyor dedi. Bende ilk kez oğluma senin adını koydum dediğimde çok duygulandı ve adresini aldı. O zamanlar genç bir öğretmen olarak bu duygu bana da çok şey öğretmişti, beni öğretmen yapmıştı.

 

 Ayhan ŞİMŞEK/Eğitim yöneticisi.

 

Öğretmen genellikle öğrencisinden çok şey öğrenir. Bu doğru değil mi? D.Adams