Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

12 Aralık '06

 
Kategori
Genel Sağlık
 

Hastane hikayem..

Hastane hikayem..
 

Uzun zamandır, rahatsızdım.. bazen nefes almakta zorlanıyordum.. sırtımda agrılarım oluyordu.. zaman zaman da göğsümde..

Bir taraftan da haftanın 3 günü spor yapıyorum, yapıyorum diyemeyecegim artık yapmaya çalışıyorum nefes nefese.. Tamam dedim bende kalp yetmezliği var..spora gitmediğim günler iyiyim.. spor dan sonra körkütük hastayım.. neredeyse '' beni hastaneye '' yatırın deme durumuna geldim eşime..

Çok iyi tanıdıgım bir iç hastalıkları uzmanı doktor bayana gittik.. tabii ki bu kez hastaneye.. muayenehanesine degil.. bir ögrenelim de, gerekirse gene gideriz özeline.. dedik..

Eşim erkenden devlet hastahanesine gitti dahiliyeden sıra almaya.. gitti gelmez.. .saat dokuz gibi geldi neyse..ssk'lılar randevulu sisteme geçmişler artık.. telefon edecegiz öyle gidecegiz.. çok güzel.. tam 25.sıradayız..

Bayan doktorumuz saat 9,5'ta geldi.. Hastanenin içinde gezinecek yer yok..ben de akşam ne yediysem onunla duruyorum..a çlık şekerimi de ölçtürecegim..ayakta duracak halim kalmadı.. açlık bir taraftan..

Bir taraftan da insanları izliyorum.. Yaşlı teyzeler , dedeler.. gençlerin koluna girmiş, kalabalıkları yararak. ''. bir saniye '' diyerek yol istiyorlar.. Hemşirenin peşine takılıp giden yol iz bilmez oldugu belli gençler.... birilerini dövmeye çıkmış gibi yürüyen hemşireler.. (İstisnalar var)doktorunun gelmesini sabırsızlıkla bekleyen çocuklar.. en çok onlar için üzülüyorum zaten.. Uyur uykusundan annesi tarafından kucaklanıp, sarıp sarmalanıp bir koşu hasteneye getirilen çocuklara çok üzülüyorum.. Bari diyorum.. çocuk doktorları geç gelmeseler muayeneye..

Bu arada ben dayanamadım orucumu bozdum.. şekerimi ölçtürecektim ya.. eşim kantinden simit ve çay alıp geldi.. bir güzel yedim onu..

Bir baktık ki aa sıramız gelmiş bile.. bir sevindim ki sormayın.. İçeri geçtim.. eşim de peşimden.. '' Ne şikayetiniz var' 'dedi.. söyledim işte.. göğsümde ve sırtımda agrılarım var.. nefes darlıgı çekiyorum aynı zamanda..''

hemşiresi ''Sırtınızı açın''dedi.. açtık.. agızdan nefes alıp verdik bir-iki.. aaa.. baktım doktorum yerine oturmuş ilaç yazıyor.. konuşmamaya yeminli o da.. hemşireler gibi.. çıktık odadan şaşkın bir vaziyette.

Yaa benim neyim var?? ögrenemedim.. soramadım.. konuşamadım tek bir cümle..n'lur biri bana neyim oldugunu söylesin..diyorum.. eşim kahkahalarla gülüyor.. ''Ya ne bekliyordun.. burada böyle kızım.. ben sana özele gidelim dedim''dedi.. ama her zaman da gidilemiyor işte.. her zaman 120 milyonu bayılamıyorsun..

Ben de hastaneden çıktıktan sonra hastane karşısında eczacılık yapan canım arkadaşıma gittim.. Anlattıklarıma kahkahalarla güldü o da.. saglık karnemi aldı..doktorumun koydugu tanıya baktı.. tamam çok kötü degil Allah'a şükür.. cigerlerimi üşütmüşüm.. çaresiz degilim ama..

Yaa fazla bir şey istemiyoruz kii bir dakikalık bir açıklama.. amacımız zamanınızı çalmak degil inanın.. sadece hastalıgımızı söyleyin yeter.. ve biraz da gülümseme lütfen..

Tamam.. kolay degil o kadar insanla ugraşmak.. siz de haklısınız sevgili doktorlarımız.. ama bu kadar da olmaz... insanlarımıza da yazık.. Agzınızdan çıkacak birkaç kelimeye inanın muhtacız..

Sevgi'yle

 
Toplam blog
: 319
: 1390
Kayıt tarihi
: 29.10.06
 
 

"Ben; hiç yalnız kalmadım... Kalabalık bi ailede yere atılan yataklarda Yan yana, baş başa, el el..