Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

15 Ocak '09

 
Kategori
İlişkiler
 

Hata kimde?

Hata mevzuunda ne kadar inkâra yeltensekte hatalar karşılıklıdır, karşılıklı olması da tecrübeyle sabittir. Sosyal hayatta melek değiliz ki hata işlemeyelim.

Diyelim ki hatamız oldu isteyerek veya istemeyerek, hata da bizim olmalıdır. Başkalarına göndermesek ne güzel olur.

Nerede o günler? Geleceğe de benzemez.

Birbirimize davranırken hepimizin küçük, büyük hatamız olur. Önemli olan yapılan hatanın farkında olmaktır. Farkına varınca da hatamızı kabullenmeliyiz ki büyüklük bizde kalsın. Hem hata yaptık, hem de inkâra kalkışmak da bir o kadar küçüklüktür.

Küçülmektir, kendini masum görmek doğru olmaz ki zaten.

Aileler arasında geçimsizlik olduğunu var sayalım. Ailenin dağılma aşamasına gelmesinde sadece erkeğin suçu mu vardır? Veya bayanın mıdır hata? Tek taraflı geçinmenin bozulması olur mu?

Hata her iki tarafındır. İster kabul etsinler, isterlerse kabul etmesinler. Gerçekler gün gibi orta da, benim veya senin hatayı kabul etmen veya etmemende gerçekleri değiştirmez.

Hatanın tek taraflı olduğunu iddia ederse, böyle olmaz, kim iddiada bulunursa düşünce doğru olmaz. İki kişiyle gerçekleşen diyalogda ferdin etkisi kadar, karşı tarafında bir o kadar iletişimde katkısı vardır.

Olumlu veya olumsuz.

Oran olarak, ağırlık bir tarafta fazladır ya erkekte suç fazladır, ya da bayan da. Suçu sadece birinin üzerine yıkarak, bir tarafı suçlu kabul etmek insafsızlıktır.

Diğer tarafı kayırmaktır.

Bu güne kadar tecrübelerimle diyebilirim ki, suçun ortaklığına “evet “ diyen pek çıkmadı. Suç hep diğerlerinde.

Nedense suçlu hep gıyabında konuştuğumuz kişi veya kişilerdir. Toplum katmanlarının hepsi de genel bu görüş yaygındır, yanlışta olsa, bu böyle.

Farkımız yok bir birimizden.

Şimdi doğru oturup, doğru konuşalım. Kişilerin değerinin doğruluğuyla ve dürüstlüğüyle olduğuna katılır mısınız?

Kusur bende diye söylesek ne olur? Kaybımız olmaz, onun yerine kazancımız olur. Hele çok önemli konu var ki, en tehlikelisi de budur denebilir.

Başkalarının suçu olmadığında o kişiye suç isnat etmek. Böyle yapmaksa o kişinin hakkını yemek olur. Kul hakkını hiçe sayanlardan başkasını yapmaz bunu.

Dünyamızda her türlü insan mevcut olduğu gibi çeşitli huylara sahip insanımız da var. Özellikle hiç kimseyi işlemediği, yapmadığı fiille vasıflandırmamalıyız.

Hatasız insan var mıdır diye tekrar sorarsak? Yoktur, olması da mümkün değildir. Önce kendimizin hatalarını düzeltmek gerekir.

Hatasız olan varlıklar bellidir. Bunların içinde insan yok. Herkes hata yapabilir. Hatasını telafi eden kazanır.

Telafi etmeyen kaybeder. Izdırabını çeker. Bilerek hata işlemişse karşındakine söylemeye de çekinir.

Onun için sözlerimize dikkat etmeliyiz. Ölçüyü kaçırmadan, doğruluktan vazgeçmeden hayata devam etmek güzeldir.

Küçük insanlar başkalarının kusurlarıyla kafasını doldurur. Ders almasını bilemez. Aklı da o kadardır.

Büyük insanlar fikirlerle konuşurlar.

Acaba hangisini önerirsiniz? Bu da sorulur mu? Hani gaflete düşüyoruz bazen. Tercih kişilere kalıyor.

 
Toplam blog
: 375
: 678
Kayıt tarihi
: 12.07.08
 
 

Mehmet Şener 1964 doğumluyum, Burdur-Gölhisar'da yaşıyorum. Doğum yerim Burdur/Atınyayla . Lisans..