Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

12 Temmuz '11

 
Kategori
Kitap
 

Hatırladıklarım - Zekeriya Sertel

Hatırladıklarım - Zekeriya Sertel
 

 

Cumhuriyet’in Kuruluş Dönemi ve sonrasındaki basın hayatı, demokrasi mücadelesi ve siyasi tarihi ilginizi çekiyorsa; Zekeriya Sertel’in “Hatırladıklarım” adlı kitabı tam size göredir...

Zekeriya Sertel, anılarının önemli bir bölümünü bu kitapta toplamış...

Zekeriya Sertel, 1890 yılında Makedonya’nın Usturumca kasabasında doğuyor... Türk basınının en önemli isimlerinden biriyken, baskılar tutuklanmalar ve can güvenliği nedeniyle, 1952 yılında yurt dışına çıkmak zorunda kalıyor... 25 yıl pasaport verilmediği için ülkesine dönemeyen yurt dışında özlem dolu sıkıntılı yıllar geçiren Sertel, 1977 yılında pasaportuna kavuşup yurda döndüyse de; 1980 yılında Paris’te yaşamını yitiriyor...

Gazeteciliğe 1911 yılında Selanik’te başlayan Zekeriya Sertel’in meslek yaşamı, özgürlük ve demokrasi mücadelesiyle geçti...

Balkan Savaşı, Birinci Dünya Savaşı, Kurtuluş Savaşı, İkinci Dünya Savaşı dönemlerinde çok sayıda gazete ve dergi çıkaran Zekeriya Sertel, 1923 yılında’da Ankara’da Basın- Yayın Genel Müdürlüğü görevinde bulunmuştur...

Gazeteciliğe, 1911 yılında, Selanik’te Yunus Nadi’nin çıkardığı “Rumeli” gazetesinde başladı. Daha sonraları Cumhuriyet Gazetesinin kurucuları arasında yer aldı. Türkiye’nin önemli dergilerinden Resimli Ay’ı, Hayat Ansiklopedisini, Son Posta Gazetesini çıkardı...

1934 yılında Tan Gazetesine geçiyor. Tan Gazetesi, 1945 yılında demokrasi karşıtlarınca yakıldı, yıkıldı. Eşi Sabiha Sertel’le birlikte tutuklandı. 1952 yılında da baskılara dayanamadı, can güvenliği nedeniyle yurt dışana çıktı...

Yaşadığı dönemlerde, Türk siyasetine yön veren liderlerle yakın ilişkilerde bulunmuş... Atatürk dâhil, dönemin tüm siyasileriyle yakın ilişkileri ve çatışmaları olmuş... Çok partili sisteme geçişlerde de, bunun öncülüğünü yapmış...1945 yılında kurulan önce adı Cumhuriyetçi Demokrat Parti olan Demokrat Partinin de kurulma sürecinde Adnan Menderes ve Celal Bayar’la birlikte olmuş, daha sonra düşünce ve anlayış farklılığı nedeniyle bu süreçten ayrılmış...

Atatürk’ün ölümü üzerine, cenaze töreninde toplumumuzun duygusal yaklaşımını, tüm milletin ağlayışını izlerken bu güzel ve hazin manzara karşısında Zekeriya Sertel şu özeleştiriyi yapıyordu:

“Atatürk’ün son 15 yıllık hayatı bir sinema filmi gibi gözlerimin önünden geçti. O vakit, vicdanımla bir hesaplaşma yapmak gereğini duydum. Sağlığında biz bu adama karşı hürriyet ve demokrasi savaşı yapmıştık. Onu, demokrasi ve hürriyet getirmediği için âdeta suçlu sayıyorduk. Onun hareketlerini diktatörce buluyorduk. Çünkü o vakit ormanın içindeydik. Ağaçları görüyorduk, ama ormanı bütünlüğüyle göremiyorduk. Şimdi, geçenleri daha aydın görüyorum...Atatürk, memleketin sosyal, siyasal ve ekonomik hayatında büyük devrimler yapmıştı. Halifeliği ve padişahlığı yıkmış, yerine bir cumhuriyet rejimi getirmişti. Halkın sosyal hayatında ve geleneklerinde birçok esaslı değişiklikler yapılmıştı. Şapka ve yazı devrimleri, tekkelerin ortadan kaldırılması, birçok kötü geleneklerin yıkılması bazı kimseleri tedirgin etmişti. Emperyalistler de memleket içinde isyanlar çıkarmışlardı. İstanbul’da bütün halifeci, padişahçı ve gerici basın, Atatürk’e karşı yaylım ateşi açmıştı. Bütün bu koşullar içinde hürriyet ve demokrasi gelişebilir miydi?

Atatürk de iç ve dış düşmanlara karşı ihtiyatlı ve tedbirli bulunmak ihtiyacındaydı. Böyle olmakla beraber Hitler ve Musolini biçiminde bir diktatörlüğe gitmedi. Bütün koşullar, onun Doğulu bir diktatör olmasına elverişliydi... O bunu yapmadı, Kişi yönetiminden çok meclis egemenliğine, yani halk egemenliğine önem verdi...

Atatürk, dün de büyüktü, bugün de büyüktür, yarın da büyük kalacaktır...

Zekeriya Sertel, Cumhuriyet'in Kuruluş ve sonraki dönemlerdeki ülkemizin yazarçizer takımıyla da yakın ilşkileri olmuş, çoğu yazar ve çizeler Sertel’in çıkardığı gazete ve dergilerde yazılar yazmışlardır... Nazım Hikmet, Sabahattin ALİ, Aziz Nesin, Halikarnas Balıkçısı, Rıfat ILGAZ, Sabiha Sertel ve daha çok sayıda yazarımızın adını sayabiliriz...

Zekeriya Sertel’in ölümü üzerine, İlhan Selçuk şunları yazıyor:

“Zekeriya Sertel uzun yaşadı. Türkiye’nin basın ve kültür yaşamına çok önemli katkıları var. O bu ülkeye çok şey verdi, fikir verdi, gazete verdi, dergi verdi, ansiklopedi verdi, kitap verdi,

“Biz ona ne verdik?

Saldırdık, gazetesini parçaladık, matbaasını yıktık, kendisini sürdük, yurt özlemiyle çeyrek asır inlettik, canına okumak için elimizden gelen ne varsa yaptık. Şimdi öldü Zekeriya Sertel, hepimiz anısı önünde eğilerek, bizi bağışlamasını dilemeliyiz”

Remzi Kitabevi tarafından çıkartılan bu kitap, tatil sürecinde bir solukta okuyabileceğiniz bir kitap...

Bol kitaplı günler diliyorum...

 

 

 
Toplam blog
: 1410
: 1053
Kayıt tarihi
: 04.11.06
 
 

Emekli öğretmenim ve  emeklemeye devam ediyorum.  Emeklilik yaşamın sonu değil, yaşama yeni amaçl..