Hava Deyip Geçmeyin. Temiz Havanın Önemi...

İnsan için ne lâzımsa Kâinatta en bol ve rahat bir şekilde bulunur. Yaradan merhameti ile sistemi öyle kurmuştur. İnsan bedeninin en çok ihtiyacı olan şey havadır. Hava almadan 1 dk yaşayamaz. Bu sebeple insanın en rahat bulabildiği şey havadır. Başını çevirdiği her yerde havayı bedava olarak bulur. İkinci büyük ihtiyaç sudur ve suya da hava kadar kolay olmasa da fazla zorlanmadan ulaşabilir. Devamında diğer gıdalar gelir. Gıdalar içinde de insana en çok lazım olanlar en yaygın olanlardır. Vücudumuz en çok buğdaya, ekmeğe ihtiyaç duyar. En çok ve yaygın olarak onlar yetişir. Nispeten az ihtiyaç duyduğumuz muz, enginar vb ise daha zor yetişen ve erişimi daha zor olan gıdalardır.

Aslında basit ve sağlıklı yaşam bu prensip üzerine kurulmuştur. En yaygın ve rahat ulaşabileceğimiz şeyleri doğru bir şekilde kullanabilsek nadir ve pahalı olan gıdalara vb ihtiyacımız kalmaz evelAllah. Sağlıklı olmak için herkesin illa kivi veya avokado yemesi gerekmez…

Peki en çok ihtiyaç duyduğumuz hava konusunda nelere dikkat etmeliyiz? Doğrular ve Yanlışlar nelerdir?

Öncelikle elbette solunan hava temiz olmalı. Egzoz, kömür, sanayi atıkları, bacalar havayı en çok kirleten unsurlardır. Bunlardan ne kadar uzak bir hayat yaşarsak o kadar lehimize olur.

Diğer yandan en temiz hava ise yükseklerde ve deniz kenarlarında olur. Bol rüzgâr alan yerlerde de kirli hava çabuk tahliye olur. Maalesef günümüz şehirleşme düzeninde birbirine çok yakın ve yüksek katlı evler yapılması ile rüzgârın havayı temizlemesi zorlaşmakta, evlerden ve araçlardan yayılan kirletici unsurlar mahallelere çökmektedir.

Bir diğer önemli yanlış ise ev için uygun olmayıp tarla, bahçeye uygun olan ova, vadi ve çukurlara kentler kurulmasıdır. Oysa eski insanlar evlerini dağların etekleri gibi daha yüksek yerlere kurarlarmış ve ovayı tarım için kullanırlarmış. Ev seçiminde bu kriterlere ne kadar dikkat edilebilirse o kadar lehimize olur. Zira soluduğumuz havadaki zararlı partiküller akciğerlerimizde kana karışmakta ve vücudumuzda birikerek çeşitli organlarımızda çeşitli arızalara sebep olmaktadır (not: bu birikintilerden nasıl kurtulabileceğimiz ile ilgili inşallah HACAMAT üzerine yazılacak blog’u okuyabilirsiniz).

Diğer bir öneri ise şu olabilir: Herkesin istediği evde oturma veya istediği ortamda çalışma fırsatı olmayabilir, ancak boş vakitlerimizde doğada, deniz kenarlarında, orman veya parklarda yürüyüp derin ve temiz hava alarak gündelik yaşamın olumsuz etkilerini bertaraf etmeye gayret edebiliriz.