Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

29 Şubat '08

 
Kategori
Öykü
 

Hayat'ın kadını

Hayat'ın kadını
 

kadın


Güneş geceyi semadan yavaş yavaş kovarken kaderin silueti belirdi sokağın köşesinde. Yavaş adımlarla ve geceyi kovar gibi adımlıyordu kaldırımları. Her adımına gecenin yorgunluğu eşlik ediyordu. Ama aldırmıyordu yorgunluğa. Aydınlanmaya başlayan güne camii çıkışı evlerine dönen insanlar ve bir de eşlik ediyordu. Her gün bu sokaktan aslına gidiyordu Kader. Her zaman ki gibi kendi gerçek dünyasına seyahati başlamıştı. Uzun soluklu ve hızlı yürüyüşünün ardından bu sokağa geldiğinde yavaş adımlarla yürüyordu. Sokakta biraz ilerledikten sonra ‘Nazlı’ diye geçirdi içinden. Garip bir his sardı o anda bütün benliğini. Ne çok zaman olmuştu kendisine bu isimle seslenilmeyeli. Bir ölünün ismiydi sanki ‘Nazlı’. Varlığından kendisi bile zaman zaman şüphe ediyordu ve bu ismi her duyduğunda ürperiyordu. Duyabileceği yükseklikte söyledi bu defa ismini. ‘Nazlı’… Ne kadar da yabancıydı kendisine. İsmi bile yabancıydı. Geçmişin ‘Nazlı’sı şimdinin Kader’iydi. ‘Kahrolası kader’ diyesi geldi içinden. Ama vazgeçti. Usulca ve merhametle yine tekrarladı ismini. ‘Nazlı’… Bugün koskoca sokağı sadece Nazlı’ya ayırmıştı. Ve sokağı evinin kapısında sonlandırdı. Durdu ve uzun uzun seyretti evini. Yılların yorgunluğunu taşıyordu sanki evin her karesi. Nakşetmişti geçen zaman kendisini eve. Eski bir Rum eviydi Kader’in evi. Kutu gibi, dip dibe sıralanmış evlerin içinde bir başka görünüyordu kendisine evi. Bu sokaklardan her geçtiğinde Rum evlerinin gölgelerinde yürümekten ayrı bir haz alıyordu. Asıl İstanbul’u yaşıyordu o anlarda. Kısa süreliğine de olsa geçmişe, asırlar öncesine seyahat ediyor ve o günleri yüreğinde sessizce yaşıyordu. Sokağın girişinde diline doluyordu sanat müziğinin eşsiz nağmelerini. Hüzünlü günlerinde ‘hiç ayrılamam derken kavuşmak hayal oldu’, neşeli günlerinde ‘Üsküdar’a gider iken aldı da bir yağmur’ gibi eserler takılıyordu diline ve gönlüne. Mırıldanıyordu ardın sıra bazen içinden bazen dışından...

Bugün şarkılardan, şiirlerden ziyade düşünceler depreşiyordu zihninde. Evini seyrederken düşünceleri depreşti yine ve hücum etti zihnine. ‘Bu hayat benim seçtiğim bir hayat değil. Neden insanlar seçmedikleri, yaşamak istemedikleri hayatlara mecbur bırakılıyorlardı. Şu karşımda duran evden farkım neydi benim. Yılların yorgunluğu ve acımasızlığı şu evi nasıl eskittiyse beni de öyle eskitti. Nasıl ki şu ev iradesi dışında şuraya inşa edildiyse bende iradem dışında ve dayatılmış bir hayatı yaşamak zorunda kalıyorum. Ne farkım var şu evden? Ne? Kader mi demeliyim ismim gibi? Yoksa’… Diye sonlandırdı düşüncelerini. Daha fazla düşünmekten kaçar gibi yıllanmış demir kapısını açtı ve içeri girdi. Kapadı ardın sıra hem evin hem de kendi dünyasının kapısını bütün dünyaya...

Yaşamaktan ziyade, yaşamak zorunda olmak ne kadar da ızdırap veriyor insan olana. Dikte edilen bir ömrü tüketmek ne kadar insancıl? Diye devam ederken satırlar zaman hayli ilerlemişti. Kader saate baktı ve sandalyesinden zamana mecbur kalarak kalktı. Yatak odasının yolunu tuttu yorgun adımlarıyla. Odanın kapısından girmek üzereyken radyoda çalan çok sevdiği

‘Sebep sensin gönülde ihtilâle

Sürüklersin beni sonsuz melâle’

Şarkısına takıldı adımları. Döndü ve şarkıyı dinlemek için sandalyesini penceresinin önüne koyup seyrine daldı sokağın. Şarkının bitmesini beklerken koşuşan, oynaşan çocukları, işine yetişmek için koşturan insanları, geceyi evlerinden kovarcasına pencerelerini açıp havalandıran mahalle kadınlarını ve sokak kedilerini seyretti. Hiçbir şey düşünmeden seyrini, şarkının bitmesiyle tamamladı. Bir bitiş bir hüzne daha müptela etti Kader’i. Artık uyuma vakti gelmişti. Uyuyup sıyrılmak bütün dünyadan ve benliğinden. Radyosunu kapattı hüzünlü ve yorgun adımlarıyla yatak odasına geçti. Uzandı yatağına ve yumdu gözlerini iç çekerek, derin bir nefesle sonlandırdı gecesi haline gelen günü...

...Devam eder umarım...

 
Toplam blog
: 143
: 379
Kayıt tarihi
: 14.02.08
 
 

1983 Aksaray doğumluyum. İlk ve orta öğrenimimi Aksaray'da tamamladım. Lisan eğitimimi Fırat Ünivers..