Hayat kurtaran organ bağışı

Kaç zamandır yatağa bağlanmış yatıyor. Her gün ölüme biraz daha yaklaşmak onu yaşamdan iyice koparmıştı ve içine kapanmıştı. Acı da olsa, ölecek birinin ona can vermesini beklemek. Birilerinin üzüldüğü anda kendisinin bundan sevinç duyması yüreğini acıtıyor. Camdan dışarı bakıyor ama akıp giden hayata karışamıyor.

Çaresizlik içinde çırpınan kaç insan olduğu akıldan çıkarılmamalı. Kaç evde umutlu bekleyişin olduğunu tahmin bile edemezsiniz. Tazecik bedenler yaşama veda etmenin eşiğinde onlara can verecek bir organı bekliyorlar. Yıllarca konuşuldu organ bağışı doğrumu diye. Fetvalar verildi, etik değil denildi. Ölene yapılan hakaret denildi. Kişi sevdiğine eziyet gördü bağışı. Organlarını sağa sola dağıtarak ona değer vermediğini dile getirecek sandı. Sağlıklı olduğumuzda asla aklımıza gelmeyecek acıları yaşıyor insanlar.

Düşünemiyoruz bir adım ilerisini. Çok zordur ölen sevdiğinizin ardından acı ile kıvrandığınız o ilk saatlerde organ naklini konuşmak. Mantıklı düşünemeyiz bu acıda neden bize bunu teklif ediyorlar diye daha bir çıldırır feryat ederiz. Ama onlarda aslında bunu hiç severek yapmıyorlar ama mecburlar. Çünkü kaybedilecek zaman yoktur. Ondandır bu çırpınışları. Organ vermek değildir asıl olan topraktan bir organ kurtarmaktır. Ve bu organ ile toprağa gidecek olan bir bedene can vermektir. Yok olan bedenden yaşayan bir şeyler kurtarmaktır asıl olan. Gidenimizin bedeninden kurtarılan organlarla yaşama birilerini bağlamaktır. Gidenin ardından hala ölmemiş olan organları kurtarmakla ona yeniden birilerinde yaşam bulmak en güzel avuntu olmalıdır.

Unutmayalım ki hiç kimsenin garantisi yok bu hayatta. Bir gün bizde organ bekliyor olabiliriz. Hala sağlıklı iken bu kararı verirsek geride kalanların üzerinden büyük bir yük almış oluruz. Ve en önemlisi de zaman kaybı yüzünden kurtarılamayacak olan organları kurtarmış oluruz. Bu konuda daha duyarlı olmamız gerektiğini düşünüyorum ben. Sağlıklı iken karar vermeli ona göre girişimlerimizi yapmalıyız. Umudu tükenmiş kişilere umut olmalıyız.