Hayat size neler öğretti?

Hayatımızı renklendirmek adına elbetteki bazı hedeflerimiz olabilir.
Ancak tüm bunlara ulaşmamız için mutlaka planlı ve daha gerçekçi yaklaşımlarımız olmalı.
Yapabileceğimize inandığımız değişiklikleri sadece kendimize has özelliklerimizle sınırlandırmalıyız.
Çünkü akıl çerçevesinde her şeyin çaresi mümkündür.

Yani elimizden geldiği kadarını en iyi şekilde yapmaya çalışmalı ve kendimizi herkesten bağımsız olarak değerlendirebilmeliyiz…

Ama kendi güçlü ve güçsüz yönlerimizi terazinin her iki kefesine koyarak, tartarak..

Kimi insanların yaptıklarına özenti duymakla herhangi bir başarı elde etmek mümkün değildir çünkü!.

Örneğin; alt yapısı olmayan herhangi bir şeyin mükemmel olmasını beklediğimiz bir durumda tepe taklak olmamız kaçınılmazdır!

Bu bizi ancak karamsarlığa götürür ve kolayca pes etmemize neden olur.

Tıpkı günümüzde sıkça yaşanan ve yazılı ya da görsel basında hemen her gün takip ettiğimiz çeşitli talihsiz olaylar da olduğu gibi.

Asıl olan her şeye balıklama dalmak değil, her yeni deneyime yeni bir öğrenme fırsatı olarak bakabilmek çok önemlidir.

Aksi taktirde, her fırsat sanılanın peşinden koşmak, getireceği başarısızlığın yanı sıra kişisel gelişimimizi de engelleyecektir.

Ve tüh tüh, vah vah pişmanlıklarıyla ile buluşmamız kaçınılmaz olacaktır..

Öncelikle çevremizi gözlemlemek, olumsuzluklardan ders almak ve bu davranışımızı bir yaşam biçimi haline getirmemiz gerekir.

Bu sayede oluşacak tecrübeler, “hayat neler öğretti size bugüne kadar” sorusunun cevabını vermek adına bize çok şeyler kazandıracaktır.

Hem bu özellikleri kazanmış insanlar, sadece ve sadece mutluluk peşinde koşarlar, hiçbir şeye körü körüne kapılmazlar.

Hatta korkuları ve endişeleri ile başa çıkabilecekleri için bu aşamadan sonra bazı riskleri hiç bir stres yaşamadan göze alabilecek hale gelirler.

Ama bu defa da, onlar sağa sola akıl vermekten geri kalmazlar maalesef:-))