Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

03 Mart '13

 
Kategori
Gündelik Yaşam
 

Hayat...

Hayat...
 

“Sonra anlatırım” deyip, anlatamadıklarımızdadır hayat!

Erteleyip, görmezden geldiklerinizdir.

İki parantez arasına sıkıştırılmış noktalar, sonu; soru işaretleri ile biten uzun cümlelerdir.

İç çekmektir kimi zaman ve gözlerden yaş gelene kadar, katıla katıla gülmektir.

Kalmak, gidenin ardından bakmak, gitmek ve geride birilerini bırakmaktır hayat.

Umut etmek, beklemektir… Çocukça sebeplerden küsmektir hayat, barışmaktır!

Bir şans daha tanımaktır…

“ Ne hali varsa görsün” deyip, gözünün yaşına bile bakmamaktır hayat. Acımak, nefret etmek, kin tutmaktır…

Acıtmak ve kanatmaktır…

Balık tutmak, safa yatmak, tenha bir bankta güneşin batışını izlemektir hayat.

Pencere kenarında geçirilen saatler, ardına saklanılan tül, gül, menekşe, sardunyalar ve beklemektir…

Kimi zaman topuk tıkırtısı, kimi zaman da tenha sokakta duyulan ayak sesidir.

Kar yağdığında balkona ekmek ufalamak ve gelen serçeleri izlemektir.

Hayat hissetmektir!

Hayat evdir, borçlanmaktır, ödemektir.

Hayat; her yıl bir hafta tatile çıkmak, o haftanın bitmeyeceğini düşünmek, özgür gibi hissetmek, kendini kandırmaktır.

Hayat avunmak ve başkalarını da avutmak zorunda kalmaktır!

Hayat; kendi ayaklarının üzerinde durmak, istememektir…

Hayat muhtaç olmak, utanmak, çaresiz kalmak ve yeri geldiğinde ne iş olsa yapmaktır…

Dik durmaktır hayat…

Koltuğunun altında ekmekle eve dönmek, alın teri, kabullenmektir… Çocukların elleri, kadının gözleri, adamın omzudur hayat!

Tahta iskele, pembe şarap, çıkmaz yol, “ya çıkarsa” denip alınan piyango biletidir hayat…

Amortiye gülümsemektir!

 
Toplam blog
: 1280
: 1114
Kayıt tarihi
: 09.08.06
 
 

Deniz tutkunu.Amatör kıyı balıkçısı. Aynı Şarkı ve Ilık Havada Hoşça Kal adlı kitapların yazarı ..