Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

27 Kasım '19

 
Kategori
Gündelik Yaşam
 

Hayatımız Tehdit Altında

Tehditten geçilmiyor hayatımız.

Camı açtığında gürültü tehditi başlar. Yola çıktığında trafik.

Doğa aç, patronun işsiz bırakmakla tehdit eder.

Kanun cezalandırmak, polis ders vermek için sallarken parmağını… En ummadığın kişi, sırlarını açıklamak peşinde!

Sokakta hastalanma, çarşıda pazarda kazıklanma ihtimalin var.

Karın çocuklarınla, kocan boşanmakla tehdit ederken… Sevgilin seni bırakıp gitmekten söz etti mi hiç?

Okulda hocası sınıfta bırakmakla tehdit ederken evladını… Ev sahibin kapı dışarı etmekle meşguldur sizi Allah bilir!

Komşun mahkemeye vermekle, esnaf veresiyeyi kesmekle, anan küsmekle, baban silmekle tehdit ederken varlığını… Kardeşlerin malını çalmanın peşine düşmüş. Aman dikkat et. Açıkta kalmayasın!

Hısım akraba veryansın ederken sana… Mahalleli her ettiğini ayıplama, yadırgama peşinde…

Siyasetçi iç savaşla, gazeteci ekonomik yıkımla tehdit ederken topumuzu… Sinemayla teknoloji birleşmiş, akılsız varlıklara dönüştürüyor insanı.

Konusuz roman yazanlar edebiyattan uzaklaştırırken ruhunu… Kafa şişirmeyen müzikler, ne yazık ki artık makbul değil…

Cep telefonu dostluklarını bitirirken… En zeki olanı da aptala döndürür televizyon… Dikilen her bina, tabiatı tehdit edip, yeşille ormanı bitirirken… Buzulları eritir çevre felaketleri…

Konuşsan, başını derde sokmakla yalnız kalmak arasında bocalarsın. Sussan, reva görülene amadesin.

Ölüm tehlikesiyle doğarken dünyaya… Kimi zaman yaşamak, daha tehditkar ve tehlikeli…

Aşk kırmakla tehdit ederken kalbini… Bırakmaktan dem vuruyor sevgilin. Aklı kalmakta değil; nedense? Tüm sevgililer gitmeye, bütün sevdalar bitmeye ne meraklı anasını satayım!

Komutan askerliğini yakmakla, yönetici mahkemeye vermekle, kahveciyle çorbacı s.ktir etmekle meşgulken kimimizi… Yaşayıp gidiyoruz işte! Sonu nereye varacak belli değil.

Anlayacağın, tehditle gelip, tehditle gidiyoruz yaşamdan…

En akla gelmeyecek şeylerle, en ağza alınmayacak şekilde tehdit ederken şerefsizler… Onca zumlu seyirle meşgul ahali.

Gelirken fikrimizi almadıkları/sormadıkları dünyadan… Binbir tehditin gölgesinde varıyoruz öte yana. Gerçi, orada da ateşle cehennem korkutur gözümüzü ama. Hadi neyse. Bi de o işlere dalmayıvereyim.

Yaşamla ölüm arası sayısız tehditle doluykan… Özgürce yaşadığını sananların/sayanların hali ne acı! Bunca tehdide dağlar dayanamazken… Bunların hiçbirine aldırmayanın aklından şüphe ederim.

Marifet anlaşıp uzlaşmaktaysa da… Bunca zorlama altında gel de efendiliğini koru!

Ya savaş? E, tehditlerin en babasını söylemeyi unuttuk birader!

Vatansız kalmakla, yurdunu almakla tehdit ederken bir yandan düşman… Öte yanımız kan, şiddet, nefret ve gözyaşıyla dolu.

Hava kirliliği sıkarken gırtlağımızı… Ağaç meyve, toprak mahsul vermemekte inatçı.

Kafanı kaldırsan, “Kar, tipi, fırtına!” diye homurdanan Gökyüzü… Yere indirsen gözünü,” Heyelan ve deprem!” diye celallenir Yeryüzü.

Kimi “namus, alacak”, kimi “gurur, karasevda” diye cinnet cinayet diyarına çevirirken her yönümüzü… Kimi yasal acılara, acıtmalara dayamış sırtını. Adalet namına işkence eder garibime.

Kimi alaycılığıyla, kimi kibriyle esir alır insanlığı. Zulmeden zalim ayrı bir tehdit unsuru, halden anlamayan hakim ayrı.

Dayakla tehdit edilen minik de, büyük de aynı sopanın gölgesinde. Kimini de aklıyla zekası sıkıştırır durmadan: ”Bunca bilgiyi unutursan, kafayı oynatacaksın lan! Aman diyim. Mukayit ol kendine!”

Bir de korku ve komplekslerimizin hünerleri(!)söz konusu. Onlar da ha bire “ele güne rezil etmekle” tehdit eder benliğimizi.

Günahlarımızın açık edilmesiyle baskılanırken haysiyetimiz… Yalan, iftira, kara çalmalardan kim korur bizi rabbim bilir!

Günah almalar ayrı mesele, dedikodu bambaşka bir gayya kuyusu kardeş!

“Ben yapmadım, etmedim,” desen de… Elin ağzı torba değil ki büzesin. En önce, iş yapanı, çok çalışanı diline dolar sağ olasıca insanımız!

Yapmak ayrı dert, bilmek ayrı bela.

 Cahil kalmak ne güzel, değil mi emmi? Cahille uğraşan alim nerede görülmüş?!

Adını deliye çıkarmak en doğrusu öyleyse! Gerçek deliler hiçbir şeyden korkmaz çünkü.

“ Delinin de sahtesi mi olur canım?!” demeyin sakın. Onu da başka zaman anlatırım!

 
Toplam blog
: 1349
: 1777
Kayıt tarihi
: 30.01.11
 
 

İstanbul Üniversitesi İletişim Fakültesi Halkla İlişkiler veTanıtım, A.Ö.F. Adalet Yüksek Meslek ..