Hayatın hafif yönlerini kaşımak ya da İslami yazar ne kazar

Vakit gazetesi yazarı Hüseyin Üzmez’in 14 yaşında genç bir kıza “cinsel istismarda” bulunmaktan tutuklanması, yazılarını yazdığı Vakit gazetesi açısından ilginç bir durum oluşturdu. Nasıl oluşturmaz, daha bir süre önce, nereden/nasıl ele geçirmişlerse emniyetin telefon dinlemelerine dayanarak aşna-fişne ile ilgilendiği iddiasıyla İlhan Selçuk’la kafa bulmuşlardı.

Gazetenin önde gelenleri şu anda bu konuda komplo iddiaları üretmekle/keşfetmekle meşgüller. Bu kervana, kendilerini “bu sınıfa” dahil eden diğer bazı gazeteler de katılmış durumda.

Bu durumdaki bir gazetenin/gazete patronunun yapması gerekenler:

1. Öncelikle muhafazakar bir gazete olmalısınız.

2. Sanki bu işi o kişiyle birlikte yapmışınız gibi, hemen inkar etmelisiniz.

3. Durum görmezden gelmeyi aşarsa, komplo iddialarında bulunmalı, bunun için de daha önce yaşanmış sapkınlıklardan örnekler vererek saptamalarda bulunmalısınız.

4. İstikametleri aynı olan diğer yayın organlarındaki dostlarınızı aramalı, haberi geçmemeleri, mümkünü yoksa iç sayfalarda, mümkünse gazete adı vermeden fotoğrafsız geçmelerini rica etmelisiniz.

5. Önemli yerlerdeki dostlarınızdan bu olayı örbast etmek üzere okkalı birinin cukkalı işlerinden haberdar edilmenizi istemelisiniz.

6. Artık durumun kurtarılacak yanı kalmadıysa, hadisenin mide bulandırıcı olduğunu, bugüne kadar ilkeli bir yaklaşımla adı geçenin suçu sabit görülene dek suçlamaktan kaçınıldığını ifade eden bir yazı yazmalısınız. Yazıda, olayı ortaya çıkaran gazetecinin de pislikleri olduğunu, toplum psikolojisini göz ardı etmemek için bundan bahsedilmediğini, merak uyandırmak için, özellikle belirtilmelisiniz.

7. Bu aşamada, istismarcıyı sert bir şekilde eleştirilmeye başlamalısınız. Bu kişinin aynı zamanda din istismarcısı olduğunu da söylemelisiniz.

8. İşten atmalısınız. Atıldığı günün istismardan önceki ilk gün olmasına dikkat etmelisiniz. Bu kişiyle herhangi bir bağlantınızın olmadığını kamuoyuna bildirilmelisiniz. İstismardan sonraki yazıları için ise, parasını daha önce ödediğiniz için yayınlandığını mutlaka belirtmelisiniz.

Bu durumdaki yazarımızın hapishanede Hayyam’ın şu dörtlüğünü mırıldandarak volta attığı rivayet edilir.

Akıl bu kadehi övdükçe över

Alnından sevgiyle öptükçe öper

Zaman ustaysa bu canım nesneyi

Hem yapar hep kırıp bin parça eder.

Son söz: Hayatın hafif yönlerini her türden, her meslekten, her gruptan insan kaşıyabilir. Bunun adla inançla, diğer bazı etiketlerle hiç ilişkisi yoktur. Bir başkasına, böyledir şöyledir diyerek en küçük, en duygulu ilişkilerin bile “inanç” adına yasaklandığı adı geçenin kimi yazılarının, benzer düşüncedeki insanların da mezarlarını bir gün kazacağını düşünmek bile hüzünlendiriyor insanı.