Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

14 Aralık '09

 
Kategori
Kişisel Gelişim
 

Hayatınızın filminde başrol oynamak ister misiniz?

Evet şimdi okuduğunuzu kendinize tekrar etmenizi isteyeceğim. Hayatınızın Filminde Başrol Oynamak İster misiniz? Hayatınızı filme konu etseler, birçoğumuz ya benim hayatımda filme çekilecek birşey yok ki diye hayıflanır, yada çok can sıkıcı bir film olacağını düşünerek bu teklifi reddeder. Çünkü hayatı filme konu alınan kişilerin; dünya üzerinde önemli işlere imza attığı, kitleleri peşinden sürüklediği, düşünce ve davranış şekli ile yeni bir neslin üzerinde inanılmaz bir etkisi vardır.

İddialı olmak, sürekli insanının kendisini bu şekilde motive etmesi oldukça zor bir iştir. Kime karşı, neye karşı iddialı olacağız. Bir amaç belirlemeden, gidilecek rotayı çizmeden elbette bunları haa deyince yapmak zordur. Öncelikle hangi konuda iddialı olacağımızı belirleyelim ve bunu tüm hayatımıza mal edecek adımları, bilinçli ve kararlı olarak sürdürelim.

Mademki yaşadığımız hayatın, herkesten çok farklı olmasını istiyoruz. Bunun için çevresel anlamda etkili bir nüfuza sahip olmak, maddi açıdan istediğimiz kişilere yardım edebilecek bir düzeye gelmek ve gerçek anlamda dostlara sahip olmak başlıca isteklerimiz olarak sıralanabilir. Sizlerin istekleri ve sıralaması daha farklı olacaktır muhakkak. Önemli olan bunların olacağını bilmek ve hissetmektir.

Şu an bu yazıyı okuyan kişilerin yaş aralığı 20 / 60 arasında olabileceğini tahmin ediyorum. Herkesin kendinden birşeyler bulabileceğine göre , neden şimdiden itibaren bakmıyoruz. Yani bu zamana kadar olan deneyimlerimizi, yaşadıklarımızı bir referans olarak kabul ediyoruz ama bir sonraki adımlarımız hep bu referanslarla eşleşme yapılarak kendine fırsatlar bulabiliyor. Önyargılarınızı kırmak çok zor, sadece başkasının ne dediğine bakarak hareket etmemeniz gerektiğini bilmek çok zor, başarısızlığı gülümseyerek karşılamanız gerektiğini öğretebilmek çok zor. Hayatınızda defalarca sınavlara gireceksiniz, defalarca rekabet ortamlarında boy göstereceksiniz, defalarca kendinizi yapmak isteyip de yapamadığınız şeyler için zorlayacaksınız.( Kilo vermek, Sigarayı Bırakmak, Düzenli Kitap Okumak, Sevdiğimiz insanlara Vakit ayırmak gibi ) Bunları her denemenizde , size göre başarısız olunduğunda duygusal kararlar alarak uzaklaşmaya başlayacak ve nerede yanlış yaptığınızı sorgulamadan bunu da referanslarınız arasına ekleyeceksiniz.

Sizi , kendinize küstüren yapılan hatalar değil , kendinizi dışarıdan değerlendirmeniz olacaktır. Şöyle düşündünüz mü hiç? Sonuçları size olumlu yansıyan durumlarda sizin mutluluğunuz başkasını üzebilir, sonuçları olumsuz yansıyan bir durum ise başkalarını mutlu edebilir. İki tarafında ortak duygularının olması gerekirken, birbiriyle çatışma halindeler. Küçük bir örnek verelim. Birisi ile çıkmayı düşünüyorsunuz ve çıkmayı düşündüğünüz kişi, sizin de tanıdığınız bir kişi ile çıkmaya başlamış, bu anlamda onların mutluluğu sizin üzüntünüz oluyor, onların ayrılması ve ortaya çıkan üzgün tablo ise sizin mutluluğunuz anlamına geliyor.

Hayatınızın bundan sonrasında yapacaklarınız, şimdiye kadar yapacaklarınızdan çok daha önemli, buradaki farkındalığınızı, bu cümleyle birlikte daha iyi anlayacağınızı düşünüyorum. Geçmiş sizi bu aşamaya kadar getirdi fakat hiçbirimiz olmamız gereken yerde değiliz ve daha isteklerimizin %10 u bile karşılanmadı. Daha iyisini kimse size sunmayacak yada verilen vaad'lere hiçbir zaman kanmayın, çünkü insanlar basamak olarak kullanabilecekleri kimselere vaad ederler. Basamaklar basılıp geçilmek içindir. Yukarı yada aşağı her durumda ezilen kesim olmamak için, vaadlerle ilgili o kişiyi çok yönlü inceleyin.

Dönelim tekrar senaryomuza, kendinizle ilgili gerçek bir durum analizi istemek zorundayım. Bundan birkaç sene sonrasında kendinizi nerede ve nasıl hayal edebiliyorsanız lütfen bunu kağıt kalem alarak yazıya geçirin. Hayalgücünüzde sınırlarınız olmadığı müddetçe kendiniz için en iyi durumu isteyebilirsiniz. Çalışan pozisyonunda iseniz, bir yönetici, maddi durumunuzun fevkalade iyi olduğu, kariyer bakımından ilerleme kaydetmiş, sağlıklı ve zinde, çevresinde saygınlıkla tanınmış bir kişi ve hatta bunlardan çok daha fazlası olabilirsiniz.

Kendinizle ilgili gelecek tariflerinizde, düşünmüş olduğunuz bu tanımlara uyabilmek için artık senaryomuz hazırlanmış oldu. Geriye sadece usta oyunculuğunuzu ortaya dökmek kalmıştır. Hayatınızın sahnelerini göz önüne getirin. Evden çıkana kadar olan sahneleriniz, işe yada herhangi bir yere gidene kadar olan sahneleriniz, işyerinde / okulda / seyahatte geçireceğiniz sahnelerinizi artık çok daha farklı değerlendirebilirsiniz. Bundan sonraki dikkat edeceğiniz hususlar, doğrudan ve etkili iletişim kurma, insanları gerçekten dinlediğinizi gösterme, empati kurarak onları anlama ve mantıklı cevap verebilme gibi etkenler artık hayat hikayenizin yeniden şekillendigini ve kendinizi daha özgür hissetmeye başlayacağınızı size hissettirecek. Şimdiye kadar sürekli iş üstüne iş trafiğinden kimseyi farkedemezken artık siz insanlardan iş beklemeye başlayacaksınız. Çünkü bakış açınızı değiştirdiğinizi farkettiniz. Eskisi gibi olmadığınızı ve olmayacağınızı...

Bir düşünce akımını savunmuyorsunuz, Süper bir gücünüz yok yada insanlık tarihine geçecek bir icadınız da olmadı. Peki neden insanlar sizin hayat hikayenizi konu alan bu sıkıcı filmi izlesinler? İşte bu soruyu kendinize sorduğunuzda eksik olan şey bu. İnsanlara birşeyler vermeliyim. Neden vereyim, onlar bana ne verdiler ki diyeceğinize artık kendi sınırlarınızı aşın ve önyargılarınızı kırın, karşılıksız vereceğiniz her yardım, her düşünce , her maddi manevi yardım sizi bulacaktır. Eğer yardımcı olmayı seven birisi iseniz zaten bu düşünce sizi mutlu edecektir. Karşılıklı yardımlaşmayı uygun buluyorsanız da dert etmeyin, sizden yardım alan kişiye göre artık yüzlerce binlerce insan arasında sizin yeriniz çok farklı. Siz bunu hissetmeseniz bile bu genel anlamda böyledir. Akışına bırakmakla ilgili bir durum.

Sonucu bağlayalım diyorum artık. Sürekli nasihat ve telkinlerle bir yazı oldu farkındayım. En iyi yapabildiğiniz alanda sözünüzün de geçmesi gerekiyor. Bu alanda hitap ettiğiniz kişiler en yakınınızdakiler olabilir, fakat size uzak olanlarda sizin en iyi yaptığınız bu işe ihtiyaç duyacak ve bu da ününüzün yayılmasına neden olacaktır. Başarılarınızın duyulmasını sağlamak da kariyer basamaklarında birer birer ilerlemenizi sağlayacak ve şimdiden hayatınızın filminde ilk sahneyi bitirdiniz bile. Kendinizle ilgili olumlu yönlerinizi belirleyerek bunları topluluga hitap edecek şekilde pazarlamayı deneyin. Özgüven sayesinde birçok pazarlamacı köşeyi dönmüştür. Özgüveni olmayan kişiler ise yaptıkları harika işleri kendilerine saklayıp, kalitesi düşük olan işleri eleştirmekten öteye gidememişlerdir. Hangi tarafta yer almak istiyorsunuz ? Zaman şu andan itibaren aleyhinize işlemeye başladı bile. Zamanınıza sahip çıkın, çünkü onu size emanet ettiler.

Yazan : Turgay GEZİCİ

 
Toplam blog
: 98
: 414
Kayıt tarihi
: 11.12.09
 
 

1977 İstanbul doğumluyum. Web Tasarım ve Bilişim Danışmanlığı yapmaktayım. Uzun yıllardır ilgi du..