Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

12 Mayıs '11

 
Kategori
Basın Yayın / Medya
 

Haydar Amcamı "seller" almış!"

Haydar Amcamı "seller" almış!"
 

Cemal Aliş, Bartın Gazetesinin kurucularından.


Alman baskı makinesi “Heilderberg” le, yıllar önce tanışmışım da, haberim ancak bu günlerde oldu. Bartın’a gittiğimde bunu anladım. Meğersem ben, bu marka makinenin kolunu çevire çevire, Bartın Gazetesinin baskısını yapmışım da, haberim şimdi oldu. Pes doğrusu. 

 

Dergi ve gazeteleri İzmir’de bastırırken, hep bu tip makineler karşıma çıktı. Demek ki, 60 yıl öncesi ile bu makinelerle, Bartın Gazetesi çıkarken tanışmışım. 

 

O zamanlar, Heilderberg’lerin belki de ilk versiyonlarıylı bu makine. Kısacası, “Haydar Amca” ile tanışmamız eskilere dayanıyor. Telaffuzu zor olduğu için, kısacası Haydar Amca derdik biz bu makinelere. Her halde Bartın’daki Cemal Aliş’in makinesi, Haydar Amcanın emmioğlusu veya dayıoğlusu idi. Bilemem,  

 

İşte bu makinenin kolunu çevirdikçe, Bartın gazetesi günlük olarak makineden taze taze çıkardı. Bartına gitmişken, merak ettim ve bu kolu aramağa başladım. Oğul Esen Aliş’le evlerine gittik. Bodruma konmuş olan makineyi gördüm. Heyt be! Bütün ihtişamı ile duruyor. Ama paslanmış. Büyük selde, sular altında kalmış makine. Haydar Amcamın fiyakası bozulmuş. Ama mihrabı duruyor. Ben o zamanlar, Ortaokul birinci sınıftaydım. Aradık, taradık, makinenin kolunu bulamadık. Elime geçirseydim ne iyi olurdu. 60 yıl öncesindeki gibi o kolun aynı yerinden tutarak, 60 yıl gençleşecektim. Olmadı. Oğul Aliş’in borcu var bana. Bulsun, buluştursun. 

 

Bu marka makineler, hala daha kullanılıyor çoğunlukla. Şimdi düşünüyorum, o yılların modern makinesi ile Bartın Gazetesini basmışız biz.. Şimdi tarihi oldu. 

 

Demek ki Cemal Aliş, o devirde orta okulu ve liseyi bitirmiş olarak, memleketin en büyüğü idi. Fransız’cayı özel öğrenmişti. Okullara derslere girerdi. Belediye Başkanıyken, parlamenter seçilmişti. Düşündüğünü ve bildiğini iyi yapan birisiydi. Gazeteciliği, vekillikten üstün tutardı. Hiçbir zaman, gazetesini ihmal etmedi. Mücadele ruhu da, bunu icap ettiriyordu. O devirde ortaokul mezunu olmak, her şeydi. Okulumuzun Katip Halil’i vardı. Öğretmenlerden itibarlıydı. 

 

Sonradan öğreniyorum. Gazete Eylül/1924 de kurulmuş. Cumhuriyetle yaşıt. Türkiye’de en eskileri Bartın, Urfa ve Antalya Gazeteleri... Türkiye'de en eski üç gazete bunlar. 

 

Bartın’lılar, vefalı insanlardır. "İlk’leri" unutmazlar. Bu yüzden de Amerikasından bile abonesi var gazetenin. Gazeteye muhabir olmak çok zordu. Ben şiir vermek istedim ama, "sayfamız yok" dediler. Muhabirliğe yanaştım ama, bana “ sen hele şu kolu çevirmeğe yardım et dediler” Zevkle, şevkle, heyecanla çevirdim. 

 

Mürettip Kont Osman vardı. Nöbetleşe çeviriyorduk kolu. İki defa tam çevrilince, üçüncüye hamle yapıp doğrulurken, gazete, sehpasına düşüp seriliyor. Her iniş kalkışın sonunda yazıları okuyyabiliyordum.. Bir gazetecilik sevdası ki, deme gitsin. Al işte, şimdi de o kolu bulamadık, iyi mi?! Kaç yıl sonra... Ah oğul Aliş, ah! Bul onu allahasen! 

 

Sevgili Esen Aliş’le on yıl gecikti arkadaşlığımız. İlk geldiğimde Bartın’a, seyahatteymiş. Aradan on yıl geçtiğinde, geldim baktım ki, yerinde duruyor. Demek ki daha önce tanışsaydık, Bartın röportajlarım on yıl öncesinden başlayacakmış. Yazarsam, hep onun gazetesinde yazmak istedim zaten.Tanışamayınca da, Bartın74 internetine ve Milliyet Blog’lara devam ettim. Ara sıra Milliyet Blog’da “nasıl gazeteci olunur?” diye yazılar yayınlanır. Mesleğe, ortaokul sıralarında heves duymuşuz. Şiir vermek istemişiz basılsın diye, bize matbaa makinesinin kolunu göstermişlerdir. Kıssadan hisse işte! 

 

Mahalli gazete okumak bir ihtiyaç. Hele Bartın gazetesinden kimler geldi, kimler geçti.. Miraç Güneş’ler, Rıfat Ilgaz’lar, “Bir bahar akşamı, rastladım size” bestesinin şairi Fuat Edip Baksı, “Güneyden geliyorum şiir kitabının yazarı. Rıza Polat Akkoyunlu. Ve niceleri. 

 

Türkiye’nin çok ödüllü en büyük yerel gazetesi olan Bartın Gazetesi; 1991 yılında, basının tepe örgütü İstanbul Cemiyetinin “Basın Özgürlüğü” ödülünü Milliyet’ten Melih Aşık, Cumhuriyetten Fikret İlkiz, Ajans Press ile birlikte aldı. 

 

Ayrıca 1965 den beri düzenlenen “ Anadolu Basını başarı ve özendirme” ödülünü, Basın Yayın Gn. Md. den aldı. Hem bunu 8 defa tekrarladı. Ayrıca da Cumhuriyetin 75. yılında “Başbakanlık Cumhuriyet ödülü” de verildi. Başta Ankara, İstanbul Üniversiteleri dahil pek çok yerin üniversitelerinde, tez konusu oldu. 

 

İktisatçı Oğul Esen Aliş’e buradan sesleniyorum. Şu Haydar Amcanın kayıp kolunu buluver Allahasen. 

ALTTAKİ RESİM: (Solda Esen Aliş ve Bartın Valisi İsa Küçük, Bartın Gazetesi idarehanesinde) 

 

 

 

 
Toplam blog
: 1616
: 918
Kayıt tarihi
: 13.08.06
 
 

Hayatın dikenli yollarından geçmenin  sırrı, aralarından çabuk geçmektir. Ümit, naylon çorap giyd..