- Kategori
- Deneme
Haydi Abbas vakit tamam
Akşam diyordun işte oldu akşam.
Kur bakalım çilingir soframızı;
Dinsin artık bu kalp ağrısı.
Şu ağacın gölgesinde olsun;
Tam kenarında havuzun.
Aya haber sal çıksın bu gece;
Görünsün şöyle gönlümce.
Bas kırbacı sihirli seccadeye,
Göster hükmettiğini mesafeye
Ve zamana.
Katıp tozu dumana,
Var git,
Böyle ferman etti Cahit,
Al getir ilk sevgiliyi Beşiktaş'tan;
Yaşamak istiyorum gençliğimi baştan.
Cahit Sıtkı Tarancı
Sizinde zaman zaman benim gibi vakit tamam dediğiniz olurmu bilmiyorum. Ama giderek benim tamam olan vakitlerim sıklaşıyor. Bazen büyük usta gibi bende sihirli halıya binip gençliğime gitmek istiyorum. Yeniden yaşamak gençliğimi. Neden mi bu özlem? Artık beyazlamış sakallarımın telinde bir eksikliği, bir yaşanmamışlığı görüyorum. Bazı güzel anıları özlüyorum. Klavyemde en katı metinlere harfler üretebiliyorum da üzerine o yılların kokusu sinmiş bir şarkı duyduğumda gözlerim nemleniveriyor. Zaman tünelinde her türlü acımasızlığa, şiddete karşı dimdik buz gibi bakışlarla ayakta durdukta neden o günleri kanatlarına bindirmiş getiren bir türkü dudaklarımı büküveriyor?
Geleceğe dair saf planların, nurlu ufuk özlemlerinin hayat bulduğu neşeli türkülerin söylendiği o çilingir sofraları yerlerini neden hüzün tramvayları ile gelen hasret şarkılarına bıraktı? O kadar çok soru varki, en iyisi hiç sormaya başlamamak. O yıllardan kalma vefalı dost rakı çağırıyor. Haydi Abbas vakit tamam.
İzmir 2011-03-31