Hayırlı Ramazanlar

HAYIRLI RAMAZANLAR

 

Henüz 5 yaşında oruç tutuğumu anımsıyorum. Ailem ramazana 15 gün önce hazırlanır, ambarlar tenekelerle tereyağı, bal, çeşitli peynirler, meyve kuruları ile doldurulurdu. Bu yiyecekler köyden getirilirdi. Ramazandan 2 gün önce tandırda lavaş ekmekler yapılır deste, deste yerlerine konur üzerleri beyaz çarşaflarla örtülürdü. Tabi günlük ramazan pideleri muhakkak alınırdı.

 

 Ramazan ayı boyunca iftarda muhakkak Erzurum’un köfteli ve yarmalı ayran çorbası, yumurtalı kıyma yapılır, yanına diğer sebze yemekleri ilave edilir, arkasından kadayıf dolması veya sütlaç veya kaysefe ( Siyah erik kurusu az bir suda haşlanır tereyağında çevrilir, üzerine dövülmüş ceviz serpilir.) Savur’da su böreği veya kete, pilav hoşaf, peynir çeşitleri çay çok az içilir, bol bol su içilirdi.

 

Anneciğim oruç tuttuğum gün beni sırında aşır her istediğimi alırdı, 5 yaşındaki çocuğun orucu öğlen sona erer buna Tekne Orucu denirdi.

 

Ramazan ayının bir özelliği de iftar davetleri idi. O davetlerde çeşit, çeşit yemekler, atlılar ikram edilirdi.

 

Teravi namazları muhakkak camilerde büyük bir coşku ile kılınırdı.

 

Ramazan ayının dinimizde büyük bir önemi ve diğer aylar arasında seçkin bir yeri vardır. İnsanlığı karanlıklardan çıkarıp aydınlığa kavuşturan Rabbimizin son mesajı yüce kitabımız Kur’an-ı Kerim, bu ayda yeryüzüne inmeye başlamış ve böylece insanlık için yepyeni ve mutlu bir dönem başlamıştır. Bu gerçek, Kur’an-ı Kerim’de şöyle bildirilmiştir: “Ramazan ayı ki onda Kur’an, insanlara yol gösterici ve doğruyu yanlıştan ayırıcı belgeler olarak indirildi.”

Kur’an-ı Kerim Ramazan ayında inmeye başladığı için bu ay, bir anlamda Kur’an ayıdır.

 

Kur’an-ı Kerim’i Peygamberimize getiren büyük melek Cebrail, her yıl Ramazan ayında Peygamberimize gelir, Kur’an ayetlerini karşılıklı olarak birbirlerine okurlardı.

 

Hz. Muhammed Aleyhisselâm’a peygamberlik görevi bu ayda verilmiştir. Mekke yakınlarındaki Hıra mağarasında “oku” emri ile başlayan ilk Kur’an ayetlerini Hz. Muhammed’e tebliğ eden büyük melek Cebrail (a.s.) daha sonra ona “Sen Allah’ın Resulüsün (Peygamberisin) ben de Cebrail’im” diye hitap ederek onun insanlığın kurtuluşu için peygamber olarak görevlendirildiğini bildirdi.

 

Tüm İslam alemine hayırlı ramazanlar dilerim. İnşallah bu ayda çekişmeler, kırgınlıklar, dargınlıklar sona erer, Ülkemize huzur ve güven gelir.

 

NAHİDE ÇELEBİ