Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

04 Ocak '08

 
Kategori
Eğitim
 

Hazırlanın, geceleri nöbet tutacağız!

Hazırlanın, geceleri nöbet tutacağız!
 

Bu resmi bugünler için bekletiyordum...


MB özgür bir ortam, isteyen her düşüncesini açık açık ifade ediyor. Ama ben öğretmenlikle uzaktan yakından ilgisi olmayan blog yazarına taktım kafayı. Aklıma geldikçe sinirleniyorum. Herhalde akşamları evde çoluk çocuğun ödeviyle, dersiyle uğraşmak zor geldi. Bu öğretmenler nasılsa bütün gün uğraşıyorlar, gece de devam etsinler diye düşündü. Düşüncesini de yazmış…

Geceleri okulda nöbetçi öğretmen kalacakmış, gelen çocukların sorularını cevaplayacakmış. Tabii bu da gönül işiymiş, gönüllülük esasmış. Bunu da benim bıraktığım yorum üzerine özellikle üstüne basarak söylemiş. Bu durumda ben gönülsüz bir öğretmenim ya…

Bu arkadaş hayaller kurup, hayallerini yazdığına göre, bir öğretmen olarak biraz da ben hayal kurayım…

Önce okullardan mı başlasam… Hani geceleri de kalacağımız için uygun bir ortam olması gerekir. Zira bizim okul birkaç kere soyulma riski geçirdi, arada biz de heba olup gitmeyelim. Daha gündüz saati güvenliğimiz yok, ama olsun gece gelenler nasıl olsa aklı başında, öğrenme meraklısı öğrenciler olacağından sorun olmaz sanırım. Yine de beni okulda koruyacak koruma, yiyecek-içecek, sıcak bir ortam isterim. Bu istekler gönüllü tanımına uymuyorsa bilemem. Hayatımı ortaya koyacak kadar gönüllü değilim demek ki.

Ya veliler… Çocuğunu okula tertemiz, karnını doyurmuş, okul araç gereçlerini tam olarak koymuş, ödevlerini yapmış bir şekilde gönderen veliler istiyorum. Öğretmene, eğitime değer veren, çocuğunu seven ve sayan, onun her istediğini yapmak yerine sorumlu bir birey olması için çaba harcayan, veli toplantılarına katılan, okul ve sınıf ihtiyaçları ile ilgilenen, evde çocuğuna uygun çalışma ortamı sağlayan, gerekiyorsa TV’yi kapatan, çocuğu ile kitap okuyan, yanı başında oturup, sorunlarını dinleyen veli istiyorum. Böyle bir veli de herhalde gece çocuğunu okula gönderip, “Sen git öğretmene sor, ben bilmiyorum” demez. En azından araştırarak bulunamayan bir ödevin, ödev olarak verilmeyeceğini bilir.

Öğrencileri tarif etmeyeceğim. Ailesi ve çevresi ile bir bütün oldukları için onları tarif etmeye gerek yok.

Nasıl? Güvenlik ve sağlık birimleri gibi gece nöbetleri tutacağız ya, bence bütün çalışanlar gece nöbeti tutsun. Bankacılar, lokantacılar, fırıncılar, marketler, devlet daireleri. Gece hep beraber gönüllü bir şekilde ülkemiz için çalışalım... Millet horul horul uyurken, biz uykusu kaçmış kişilerin işlerini hallederiz… Hem sabahlara kadar uyumayıp ders çalışan çocuklarımızın elinin altında bir öğretmen olduğu gibi, alış-verişi yapacağı bir marketi, para çekeceği bir bankası, karnını doyuracağı bir lokantası, ulaşım için nöbetçi otobüsü vs. de olması gerekir. İşte eğitimli uygar bir millet olmanın yolu. Haydi buyurun…

 
Toplam blog
: 111
: 5210
Kayıt tarihi
: 11.12.07
 
 

1997 yılında öğretmenliğe başlamış bir mühendisim. Bir oğlum var. Çocukları ve yaşamı seviyorum. ..