Hem Silivri'ye ağlamak, hem Uludere için kara bağlamak nasıl bir ikiyüzlülüktür!

Uludere'de geçen yıl yaşanan vahim olay, başka bir çok olay gibi, yine turnusol kağıdı oldu, bu ülkenin ikiyüzlüleri için.

Daha olayın gerçekleştiği ilk günden beri, terör mahfillerinin peşine düşmüş gidiyorlar... Uludere'de ne oldu, Roboski (bu isim de özellikle dışarıya mesaj vermek için kullanıyor herhalde)'nin hesabı ne zaman sorulacak, vesaire...

Uludere'deki olay araştırılıyor, soruşturuluyor; ancak olayın bir hata olduğu aşağı yukarı belli.... Başbakan Erdoğan da çeşitli televizyonlarda yaptığı açıklamalarda olayı hata olarak değerlendiriyor.

Elbette, hata yapanlar da, yaptıkları hata ölçüsünde bedel ödemelidir; vatandaşın acısı dindirilmelidir. Ne var ki, orası bir terör bölgesidir ve güvenlik güçlerinin hata yapma riski her zaman vardır.

Hal böyleyken, özellikle AK Parti muhalifliğinde birleşen kesimler, bir yandan Silivridekilere "özgürlük" mücadelesi veriyor, bir yandan da Uludere'nin "hakkını" aramaktan geri durmuyorlar.

Eğer, Uludere bir kasıtlı eylemse-ki terör kesimi hep bunu söylüyor- bunu kim yapmış olabilir?... Elbette, askerin içinde hala bulunan Silivri takımı yapabilir. O zaman nasıl oluyorda, Silivriye özgürlük isteyenlerle, Uludere'nin hesabını sormak isteyenler aynı ağızlar olabiliyor?

Bu tutarsızlık, bu ikiyüzlülük ancak bu ülkede olur...Hem, ölüye ağıt yakacaksın, hem öldürene kaside düzeceksin... Yeter ki,  her iki olaydan da sorumlu tuttuğun Hükumet'e ve onun Başbakan'ına vurabilesin!!...

Yani, bugün AK Parti iktidardan düşse, ne Uludere kalacak ne Silivri... Uludere'nin adı unutulacak, Silivri'nin kapıları açılacak... Memleket eskisi gibi "güllük gülistanlık" olacak öyle mi? Ayıptır, ayıp!!

Türkiye'de nice Uludere olayları oldu; bugün hala çoğunun failleri dışarlarda dolaşıyor; Başbağlar katliamı, 33 erin şehit edilmesi, Maraş, Sivas... bunların failleri kimlerdi?...

Peki, bugün bunların ortaya çıkması için uğraşanlar kimler; bunları örtbas etmek isteyenler kimler?... Size göre, geçmişte suça bulaşanları Silivri'de yargılanmasını da Hükumetin vebali, Uludere 'de olanlar da...

Bakın, bu yılda yeni anayasa çıkmadı. Bu işlerden şikayet edenler, "Uludere,,, Uludere"... diye tempo tutanlar yeni anayasa yapımında hep yan çiziyorlar. Bu türlü  derin işlerin  bitmesi, her şeyi şeffafalaşması için esas olarak yeni bir anayasa gerekmiyor muydu?

Bir yandan Silivri'nin kapılarını açın, diye haykırıp, bir yandan  Uludere'ye ağıt yakmak; bir yandan Sivas, Maraş diyip, bir yandan yeni anayasa çalışmalarını tavsatmak, beklediğiniz gibi size AKP karşısınıda siyasi bir rant sağlamıyor... Aksine, sizi daha yüzsüz, AK Parti'yi de daha güçlü yapıyor...

Samimiyetsizlik, iki yüzlülük, her türlü riyakarlık.... İşte bu ülke "muhalefeti"nin  temel sorunu!