- Kategori
- Deneme
Hep Alışır İnsan
Hiç bitmesin istersin, ama hep biter. hiç gitmesin istersin, hep yanında kalsın istersin, ama hep gider. ve buna rağmen insan hep alışır. Bazen kokusuna. bazen sesine. bazen gülümsemelerine, bazen verdiği mutluluklara, hep alışır insan.
Nasıl bir şeye benziyordu bir mutluluğun kokusu? Hangi gökkuşağının renkleriyle süslenmişti bir mutluluk? peki ya hüzün? nasıl bir şeye benziyordu kokusu? peki ya görüntüsü nasıl bir şeye benziyordu bir hüznün? Tadı çok acıydı biliyordum. Tadına alışmak kadar, onun adına alışmak, onu yaşamak da onun tadı kadar acıydı onu da biliyordum. İlk önce bildiklerine alışıyormuş insan. sonra da bilmediklerine alışıyormuş.
Kimdim ben? Kime ya da neye benziyordu yüzüm? Hüzün, acı, mutluluk, umutsuzluk, Gökkuşağı renkleri, gökyüzü, yıldızlar, eski bir plak sesi, eski bir roman kitabının sayfaları, yanmış bir kibrit çöpü, eski bir mektubun kokusu, peki ya bunlardan hangisine benziyordu sesim?
Bazen göremediklerim kadar, bazen kokusunu hissedebildiklerim kadar, bazen yaşayabildiklerim, bazen ise hiç yaşayamadıklarım kadar, kısacası hep kaybediyormuş insan...
//Mehmet Bakır.