- Kategori
- Anılar
Hep aynı noktada kalanlara
Caretta Caretta
Hiç yer değiştirmeyenler, doğdukları, yaşadıkları yer aynı olanlar, sizlere sözüm olsun. Artık bir süreliğine evinizi taşımayı hayal edin ve taşıyın bakalım neler olacak hayatınızda.
Hayatınızdaki bakkalı, kasabı değiştirin. Eşyalarınızı başka dolaplara sığsın, yüreğiniz başka şehirlere gitsin, başka şehirlerde nefes alın. Topladığınız her bir eşyaya bakıp yorulun. Değişiklik mi istiyorsunuz, hayatınızdan, her şeyden bıktınız mı eşinizden, dostunuzdan? Yeniden bir yerde, yeniden eş dost edinin bakalım.
Hiç yer değiştirmeyenler, dolaşmayı sevmeyenler, düşüncelerinde bile değişiklikten hoşlanmayanlar; bir çok yerde yaşamak demek, yorulmak, yoğrulmak demek, başka gözle bakmak demek.
Yorgunluktan kalemi zor tutuyor ya elim, olsun yüreğimin taşıp taşıp boşalması daha ağır. Boş ver artık bu kadfar hüzne bulanmamalı diyorum kendime ama olmuyor. Koyversem hüngür hüngür ağlayabilirim ama bana yakışmaz. Sevmem güçsüzlüğü.
Henüz kader taşlarımız atılmadı veye yönümüz belli değil. Bence ne değersiz şeyler değer görüyor bu hayatta bu yaşımda anlamakta güçlük çekiyorum.
Hep aynı yerde yaşayanlar, yenilenmekten korkup risk almadan yaşayanlar, gezginci bir yaşamı anlamanız elbette çok zordur. Taşıdığımız eşyalar bile kaderimizin bir parçası olarak oradan oraya savrulurlar. Biriktirebildiğimiz şeyler; gökyüzünün renklerini, güneşin ağlayan ve gülen yüzünü veya insanların değişik coğrafyalardaki yüzlerini, gülüşlerini, neyi az neyi çok sevdiklerine şahit oluruz.
Bu deniz, bu balkon bu evin en güzel kısmı idi, öylece kalacak. Çiçekler tek tek gidecek ve bu balkonda başka sözler, başka sesler denize akacak.